O Türkiye'nin sanat güneşiydi. Besteleri dilden dile dolaşırdı. Ama hakkında çok ağır bir iddia ortaya atıldı.
Abone olAykut Işıklar, Türkiye'nin sanat güneşi Zeki Müren'e ağır bir suçlamada bulundu. Işıklar'a göre o dönemde besteleri dilden dile dolaşan Müren bir sahtekar. O bestelerin hiçbirisi ona ait değil. Hepsi Türkiye'nin gelmiş geçmiş en büyük klarnet sanatçısı Şükrü Tunar'ın...
Aykut Işıklar bu iddiasının temelini köşesinde anlattı:
Işıklar'ı 70'li yıllarda Hürriyet gazetesinde bir genç ziyaret eder. Türkiye'nin gelmiş geçmiş en büyük klarnet sanatçısı Şükrü Tunar'ın oğlu....
BESTELERİN HEPSİ ŞÜKRÜ TUNAR'INDIR
"Çantasını çıkardı ve onlarca notayı masama koydu. Hepsi de Zeki Müren'in bestesi diye bildiğimiz hâlâ çok sevilen ve söylenen şarkıların notaları. Sararmış kağıtlar... 'İşte tüm şarkıların orijinal notası ve babamın imzası. Sahnede yıllarca eşlik ettiği ve sahnede kollarında vefat ettiği Zeki Müren'e hediye etmişti. Açıkcası
TUNAR ÖLDÜKTEN SONRA ZEKİ MÜREN'İN TEK BESTESİ YOK
Neden Şükrü Tunar öldükten sonra tek bir Zeki Müren bestesi çıkmadı? Bu aralarındaki özel bir anlaşma idi. Şimdi gerçekleri açıklıyorum çünkü Zeki Müren babamın mezarına bir kez gitmedi, bir kez bizi arayıp hatır sormadı'' dedi.
Şok oldum, ne diyeceğimi şaşırdım. Sadece 'Bu çok önemli bir iddia. Koskoca Zeki Müren'e beste hırsızı diyorsunuz' diyebildim. 'Evet böyle anlıyorsanız öyle. ben de Şükrü Tunar'ın büyük oğluyum. Şu fabrikanın muhasebe müdürüyüm.
FAZLA ÜZERİNE GİTME
Ne olacaksa olsun' dedi. Notaların fotokopisini çektim ve dediklerini aynen kağıda döktürdüm. İddia iki gün sonra Kelebek'te kocaman çıktı. Merakla bekledim. Ne arayan var, ne soran. Sadece rahmetli Nezih Demirkent 'fazla üzerine gitme' dedi. Galiba o zamanki patron Erol Simavi'yi aramış, hatta ağlamış. Ve bu müthiş iddia bıçak gibi kesildi. Bir rastlantı 15 gün sonra Antalya'da karşılaştık. Bu haber ve iddia hakkında tek kelime etmedi.
Hürriyet'in arşivi orada duruyor."