Beyaz, başkanlığını yaptığı sırada vakıf imkânlarını ‘özel örtülü ödenek’ gibi kabul etmekle suçlanıyor.
Abone olZaman'dan Birol Aydın'ın haberine göre Üsküdar Cumhuriyet Başsavcılığı’na verilen şikâyet dilekçesinde aynı üniversite bünyesindeki İlahiyat Fakültesi Vakfı mütevelli heyetinin imzaları yer aldı. Suç duyurusunu mütevelli heyeti adına Doç. Dr. İsmail Safa Üstün yaptı. Heyet, Beyaz’ı, başkanlığını yaptığı sırada vakıf imkânlarını ‘özel örtülü ödenek’ gibi kabul etmekle suçladı. Beyaz’ın dekanlık nüfuzunu kullanarak vakıf senediyle bağdaşmayacak taleplerde bulunduğu da iddia edildi. Prof. Dr. Beyaz, zimmetine para geçirdiği iddialarını reddetti. Cumhuriyet Savcılığı’na 29 Eylül’de yapılan suç duyurusunda, Beyaz’ın, 2001 ve 2002 yıllarında, aldatıcı belgeler kullanarak, iki defa aynı maksat ve yöntemle hem Marmara Üniversitesi bütçesinden hem de vakıftan para aldığı belirtiliyor. İddiaya göre, Ankara’ya yaptığı seyahatlerin uçak biletlerinin faturalarını vakıf adına kestirip buradan para alan Beyaz, bu faturalara ait biletleri kendi adına kestirip üniversiteye sunarak, buradan da para almış. Beyaz, kendi yetkisindeki parayı zimmetine geçirmekle suçlanıyor. İddiaya göre, Vakıf Senedi’ne aykırı talepleri kabul edilmeyince, Beyaz, 14 Temmuz 2003’te Vakıf Karar Defteri’ne el koymuş. Böylece, tek başına harcama yapmasını, vakfın banka hesaplarından tek başına para çekmesini, sadece kendi imzasıyla çek verilebilmesini öngören bir karar yazdırmış. Mütevelli heyeti, 31 Temmuz 2003’te toplanarak, 552 sayılı kararla, Beyaz’ı başkanlıktan düşürdü. Savcılığa sunulan dilekçeye göre, Beyaz bunun üzerine 4 Ağustos 2003 tarihli bir dekanlık yazısı ile kampus bünyesindeki vakıf alanına giriş–çıkışı yasaklamış. Böylece, vakfın faaliyetlerini 6 gün süreyle engellemiş. Öğretim elemanları ve öğrencilerinin ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla kurulan vakfın şu anki başkanı olan Doç. İsmail Safa Üstün, Beyaz’ın başkanlığı süresince, daha önce hiçbir dekan ve vakıf başkanına sağlanmayan imkanlardan yararlandığını belirtiyor. Üstün, daha önceki mütevelli heyeti tarafından kullanımına sunulan Wolksvagen–Passat marka binek aracının yakıt, tamir, sigorta gibi masraflarının da vakfa büyük külfet getirdiğini ifade ediyor. Vakfın mütevelli heyeti tarafından vakfa ait bir daire, dayalı döşeli şekilde lojman olarak tahsis edilmiş. Lojmanın telefon, elektrik, su, doğalgaz vb. bütün masraflarını vakfa ödetmiş. Ayrıca maaşı vakıf tarafından ödenen özel bir sekreter Dekanlık Makamı’nda istihdam edilmiş. Beyaz’dan vakıf başkanlığından düşürüldükten sonra kendisine tahsis edilmiş olan lojman ve otomobil geri isteniyor. Bu talep, resmen iletilmesine rağmen, iade henüz gerçekleşmedi. Zekeriya Beyaz’a yöneltilen suçlamalar Kendisine özel silah alınması için mütevelliheyetine baskı yaptı Vakıf imkanlarını ‘özel örtülü ödenek’ gibi kabul etti ve dekanlık nüfuzunu kullanarak kendisine kayıt dışı nakit para verilmesini istedi. Aldatıcı belgelerle, iki defa aynı maksat ve yöntemle hem Marmara Üniversitesi bütçesinden hem de vakıftan para aldı. Wolksvagen Passat marka binek aracının yakıt, tamir, sigorta gibi masraflarını vakfın üzerine yükledi. Lojman olarak kullandığı vakfa ait bir dayalı döşeli dairenin telefon, elektrik, su, doğalgaz vb. bütün masraflarını vakfa ödetti. Maaşı vakıf tarafından ödenen özel bir sekreteri Dekanlık Makamı’nda istihdam etti. Vakıf karar defterine el koydu. Böylece, tek başına harcama yapma, vakfın banka hesaplarından tek başına para çekme ve sadece kendi imzasıyla çek verilebilmesini öngören bir karar yazdırdı. Prof. Dr. Beyaz: İddialar asılsız ve iftira Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Zekeriya Beyaz hakkında ortaya atılan iddiaların tamamen asılsız ve iftira olduğunu söyledi. 29 yıl önce kendisinin kurduğu vakfın özel bir vakıf olmayıp kamu vakfı olduğunu kaydeden Beyaz, bütün malının mülkünün İlahiyat Fakültesi’ne ait olduğunu belirtti. Korunması için vakıf yönetiminin kendisine ısrarla silah almasını teklif ettiğini ileri süren Beyaz, silahı ısrarlara dayanamayarak aldığını söyledi. Lojman ve otomobilin kişiye değil makama tahsis edildiğini söyleyen Beyaz, “Tüm mal mülk herşey fakülteye ait. Tamamen dekanlığın hizmetindedir. Bunu istemek yüz karasıdır.” şeklinde konuştu. Kendisi hakkında iddialarda bulunanlarla ilgili birtakım anormallikler olduğunu söyleyen Beyaz, “Maalesef söylemek istemiyorum, asıl bu iddiaları ileri sürenlerle ilgili vakıfta 40 milyar liralık anormallik var. Bazen bu 150 milyara yakın anormallik var. Bunu kapatalım, dedim, ama onlar iyiliği anlamadı, iftira attı.” dedi. Prof. Beyaz, Ankara’da yapılan bir toplantı için hem üniversiteden hem de vakıftan para aldığı konusundaki suçlamaları ise dedikodu olarak değerlendirdi. Toplantı için devletten para istemenin güç olduğunu ve ödeneğin ancak bir ayda çıktığını açıklayan Beyaz, bu yüzden vakıftan para aldığını söyledi. Görevlendirme için fakültenin yönetim kurulu kararına ihtiyaç duyulduğunun altını çizen Beyaz, şunları söyledi: “Tahakkuk memuru bizimkini yazmış. Artık bilinçli mi, bilmem. Suizan etmek istemem. Rektörlükten karara uygun şekilde harcırahlar banka hesabına geçer. Böylece iki taraftan da para aldığı gözükür. Hukuken, ünversiteden aldığım parayı, bu dedikoduyu öğrenir öğrenmez derhal vakfa iade ettim. Bağış olarak. Gerisi dedikodu.”