Başbakan Erdoğan'ın dünyaya açılmasında katkısı büyük. Danışmanı Cüneyd Zapsu'nun düşüncelerinde kırılma var. Zapsu, AB'yi çifte standart yapmakla suçladı.
Abone olBaşbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın danışmanı ve AKP MKYK üyesi Cüneyt Zapsu, yeni bir AB'nin ortaya çıktığını belirterek, "Kendimi Avrupalı hissediyorum. Ama bazı çifte standartlar yüzünden Başbakan'ın karşısında Avrupalı olmaktan utanıyorum. Şimdi bu soğuk davranışları hazmetmeye çalışıyoruz" dedi. Zapsu, Türk Demokrasi Vakfı, Konrad Adenauer Vakfı ve Fondazione Alcide de Gasperi'nin ortaklaşa düzenlediği "Türkiye ve AB Katılım Müzakereleri - Fırsatlar ve Beklentiler" konulu konferansta "AB'nin değiştini ve Türkiye'ye verilen sözlerin tutulmadığını" vurguladı. Almanca konuştu Almanca yaptığı konuşmasında, şu anda hiç kimsenin AB projesinin ne olduğunu, nereye gideceğini bilmediğini kaydeden Zapsu, Türkiye'nin 17 Aralık zirvesinden sonra AB'ye uyum konusunda hızının kesilmediğini belirtti. Zapsu, "3 Ekim'e kadar katma protokolü de imzalayacağız ve Ankara Anlaşması'nı AB'ye üye tüm ülkeleri kapsayacak şekilde genişleteceğiz" diye konuştu. Kophenhag'da soğuk duş 1999'dan bu yana AB - Türkiye ilişkilerine değinen Zapsu, AB'nin tavrını şöyle eleştirdi: "Türkiye çok büyük ümitlerle Kophenhag'a gitti. Ama orada Türkiye'ye birden soğuk davranılarak tarihin tarihi verildi. Bize `Kophenhag kriterlerini yerine getirirseniz gecikmeksizin müzakerelere başlanır' denildi. `Bundan sonra Kıbrıs AB'ye alınırsa ne olacak?' diye sorduk. AB büyükleri de bize `Böyle bir şey olmayacak' sözünü verdi. 6 Ekim Raporu'nda `Türkiye üzerine düşeni yapmıştır' denildi. 17 Aralık'ta tam imza atılacak, önümüze Kıbrıs kondu. Müzakereler başlayana kadar geçen sürede tarama yapılacağı, bunun teknik konu olduğu ve siyasi konuların olmadığı söylendi. Sonra önümüze tekrar Ermeni, Aleviler gibi sorunlar geldi. Bunlar siyasi değil mi? Şu an yeni bir AB ortaya çıkmıştır. Hiçkimse AB projesinin ne olduğunu, nereye gideceğini, AB'nin sınırlarının nerede olduğunu bilmiyor. Ben Avrupalıyım. Ben kendimi öyle hissediyorum. Ama çifte standartlar yüzünden Başbakan'ın karşısında Avrupalı olmaktan utanıyorum. Avrupa'daki dostlarımızın korkmaması gerekir. Fransa'daki referandum beni korkutmuyor. Eğer koşullar uygun olursa bizi isteyeceklerdir. O zaman şundan çekinirdim; Türkiye referandum yaparsa sonuç ne olur diye." Milliyet