BIST 9.911
DOLAR 35,20
EURO 36,65
ALTIN 2.962,68
HABER /  GÜNCEL

Zana'nın partisinde Öcalan imzası

Leyla Zana'nın partisi DTH'nin tüzüğü hazır. Taslak halindeki tüzükte Abdullah Öcalan'ın sözlerinden alıntıların yanı sıra gelenev kapatmayı vaatleri de bulunuyor.

Abone ol

Demokratik Toplum Hareketi, bu ay sonunda partileşiyor. Partinin tüzüğü hazırlandı. Taslak halindeki tüzüğün bir çok bölümünde Abdullah Öcalan'ın sözlerinden alıntılar var. DTH, fuhuşu yasaklamayı ve genelevleri kapatmayı da vaatleri arasına aldı. Leyla Zana, Orhan Doğan, Hatip Dicle ve Selim Sadak'ın öncülüğündeki Demokratik Toplum Hareketi (DTH) Parti Kuruluş Kongresi 24-25 Ekim 2005 tarihlerinde Ankara'da Kocatepe Kültür Merkezi'nde yapılacak. Toplantının ardından partinin kuruluşu için gerekli girişimlerin ekim sonunda yapılması planlanıyor. DTH'nin, ismi ve genel başkanı belli değil. Ancak partinin tüzüğü hazırlandı. Taslak halindeki tüzük, DTH Hazırlık Komisyonu tarafından incelenmeye başlandı. TÜZÜKTE ÖCALAN'DAN ALINTILAR VAR Tüzükte, Abdullah Öcalan'ın "Bir Halkı Savunmak" ve "Özgür İnsan Savunması" adlı kitapları ile cezaevindeki görüşlerinde alınan notlardan alıntıların bulunması dikkat çekti. Tüzükte, "Kuruluş felsefesinin inkarı Türkiye'ye kaybettirdi" başlıklı bölümde Kürtler'in Anadolu'daki varlığı anlatılırken, "Mustafa Kemal"e de değinildi. Tüzükte, şu ifadelere yer verildi: "Mustafa Kemal ve arkadaşlarının önderlik ettiği Kurtuluş Savaşı Kürtlerin, Türklerin ve diğer etnik kökenlerden toplulukların ortak direnişiyle başarıya ulaşmıştır" denilirken, Kurtuluş Savaşı'nın ilk adımı olan, Erzurum ve Sivas kongrelerinde Mustafa Kemal'in ilk başvurduğu kesim Kürtler olmuştur. Mustafa Kemal, 1924 yılına kadar yaptığı konuşma ve değerlendirmelerde Kürt ve Türklerin birliğine, bu birliğin eşit haklar temelinde sürdürülmesinin önemine yer vermiştir. Amasya Protokolü'ndeki değerlendirmesinde de 'Vatan, Kürt ve Türklerin oluşturduğu topraklardır' demektedir. Yine devamla 'Kürtlerin serbest gelişmelerini sağlayacak şekilde, sosyal ve geleneksel haklar yönünden imtiyazlarına nail olmalarının desteklenip, ...bu noktanın şimdiden Kürtlerce bilinmesi hususu uygun görüldü...' diyerek Türklerin ve Kürtlerin eşit haklar temelinde birlikte yaşamasının gereğine vurgu yapmaktadır." Bu ifadeler, Abdullah Öcalan'ın 2001 yılının Ocak ayında avukatlarıyla yaptığı görüşmede aktardığı notları anımsattı. KADINLARLA İLGİLİ BÖLÜM Tüzükte, kadınlara da büyük yer verildi. "Demokratikleşmenin Temel Dinamiği Kadındır" başlıklı bölümde, "Erkek egemen zihniyet, kadınla birlikte toplumlar tarihini sadece üretim araçları üzerinden ele alarak, siyasal, sosyal, kültürel, ekonomik, askeri, hukuk, eğitim,bilim, teknik, tarih, ahlak, moda, medya ve sanatta da iktidar-tahakküm- otorite patentiyle erkekleştirdi. Dünyanın insanlık lehine gelişim hızını engelledi, güvenirliği yitirdi. Ataerkil anlayış; dünyada kadının ulusal, sınıfsal, toplumsal, cins mücadelelerinde emeğini ve kimliğini muğlaklaştırdı. Kadının eve kapatılmaya karşı direniş tarihini yok saydı, baskı altına alınış tarihini ele alarak kapatılmayı kaderleştirdi" ifadelerine yer verildi. Kaynak: www.netgazete.com