BIST 10.025
DOLAR 35,16
EURO 36,68
ALTIN 2.956,54
HABER /  GÜNCEL

Zana'nın hayali ve iktidarın planı

2012 yılı Güneydoğu'da ayrı bir yapılanmayı kuran PKK ile, bu düzeni yıkmak isteyen iktidarın sıkı bilek güreşine sahne olacak.

Abone ol

Oktay Sağlam
İNTERNETHABER.COM- Hükümet açılımda ikinci perdeyi açmak üzere. Hükümetin Kürt sorununda PKK ve onun uzantısı olmakla suçladığı BDP'yi, gündeminden tamamen çıkarmış durumda.

İktidar, BDP ve PKK'yı muhatap almadan Kürtlere bireysel haklar vererek "sonuca" gitmeyi düşünüyor. Ancak PKK'dan gelen sinyaller, önümüzdeki yılın yine kanlı saldırılara sahne olacağını gösteriyor. Leyla Zana'nın "özerklik yetmez" çıkışı bir anlamda 30 yılı aşkın süren mücadelenin özeti oldu.

KCK operasyonlarına tam gaz devam edildiği bir sürede, Bülent Arınç ve Beşir Atalay'ın yankı uyandıran çıkışları tesadüf olamaz elbette. Habur karşılamasında DTP yüzünden ağzı yanan Atalay, geçtiğimiz günlerde onun devamı BDP'ye olan güvensizliği işte bu sözlerle anlatıyordu:

"Habur konusunda, o günkü BDP değildi başka partiydi, onlar sözlerinde durmadılar. 'Habur'u istismar etmeyin, istismar ederseniz yürüttüğümüz çalışmalara büyük darbe vurursunuz' dedik, Vurdular da. Biz yapmamız gerekeni yaptık, onlar yanlış yaptılar."

KCK OPERASYONLARI SÜRECEK

Yine üst düzey isimlerden gelen "operasyonlar hız kesmeyecek" açıklamalarının birbirini izlemesi dikkat çekici. Yine İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin'in terörle mücadelede hedefe BDP'yi koydu. Van depreminde bile BDP'li belediye ile işbirliğine gitmediler. Devletin milyonlarca seçmeni olan bu partiye "güvensizlik" ve hatta "nefret" had safhada. 

DEVLET KCK'YI BİTİRMEYE KARARLI

Üstelik "ılımlı" olarak takdim edilen Atalay'ın "KCK operasyonlarının sınır ötesi operasyonlardan, KCK operasyonlarına hepsi koordinasyon içinde, tartışılmış, kararlaştırılmış, planlanmış ve yürütülmekte" sözleri ortada dururken. Bu durum hükümetin çok önceden hazırladığı kafasındaki çözüm planının uygulama aşamasını gösteriyor.

KCK'YA GÖRE CAMBAZLIK

Peki Kandil'de durum ne? PKK 6 ay önceki pozisyonunu sürdürüyor. KCK o konuşmadan 2 gün sonra böyle cevap verdi: “Eğer Bülent Arınç’ın “Tüm Kürt haklarını vereceğiz” biçimindeki sözleri bir cambazlık değilse neden pratik adımlar atılmamakta ve tam tezat pratik adımlarla Kürdistan’da katliam süreci derinleştirilmektedir."

 KCK anayasasına bakıldığında ayrı bir "yapılanmayı" görmemek mümkün değil zaten. Yaşananlar bu örgütlenmeyi kuran PKK ile, bunu dağıtmak isteyen devletin savaşından başka bir şey değil.

ALKIŞ YERİNİ "BİLDİK" TEPKİLERE BIRAKTI

PKK'nın uzantısı olmakla eleştirilen BDP de KCK'nın tepkisine paralel siyaset izliyor. Arınç'ın o sözlerini Meclis'te alkışlayan BDP'de bu durum yerini "şüpheli bir bekleyişe" bıraktı. Diyarbakır'da konuşan BDP lideri Demirtaş, "Kürtlerin bütün örgütlü yapılarını dağıtarak bazı açılımlar yapılabilir. Ve bu Kürt toplumuna zoraki olarak kabul ettirilebilir. Projenin özü budur" diyordu.

AYRI DEVLET TALEBİ

Diyarbakır Milletvekili Leyla Zana, bir döndü pir döndü. Sessizliğini bozan Zana, terör örgütünün ne istediğini en yalın cümlelerle anlattı: "Yeni anayasada Kürtler için bireysel haklar olacağından söz ediyorlar. Biz de onlara, bireyler olmadığımızı, bir millet olduğumuzu söylüyoruz. Biz bir millette olması gereken hakları istiyoruz. Kürt sorunu çözülmedikçe Türkiye’de umut olmaz. Türkiye’deki bazı Kürtler özerklik istiyor. Mesele şu: 20 milyon Kürt’ten kaç tanesi özerklik talebinde bulunuyor? Bu konu da tartışılmalı. Bana kalırsa Kürtler kendi kaderlerini kendileri tayin etmeliler. İşin başında özerklik istediğimiz doğrudur; ama bugün Türkiye’deki Kürtler, özerkliğin yetersiz olduğunu düşünüyor."

PKK'NIN EYLEM GÜCÜ BİTTİ Mİ?

PKK'nın "eylem" gücünün azalıp azalmadığı gerçek anlamda karlar eridiğinde ortaya çıkacak. Örgüte büyük darbeler vurulsa da, yaz ayları her iki taraf için "sınav" niteliğinde olacak. Teröristlerin K. Irak'a çekilmemesi dikkate alınması gereken bir durum. Dahası Bitlis civarında teröristlerin ses getirecek suikast timi oluşturduğu söyleniyor.