BIST 9.550
DOLAR 34,54
EURO 36,01
ALTIN 3.005,46
HABER /  GÜNCEL

Zana'nın evi nasıl arandı?

Dokunulmazlığı bulunan Leyla Zana'nın Ankara'daki evinin aranması tartışma konusu oldu.

Abone ol

İstanbul Cumhuriyet Başsavcıvekili Fikret Seçen, arama yapılan evin başkasına ait olduğunu ve adresin Leyla Zana ile ilgisinin bulunmadığını açıkladı. Zana ise arama yapılan evin yakınına ait olduğunu ve kiracı olarak kaldığını belirtti.

ZANA İLE İLGİSİ YOK

Beşiktaş'taki İstanbul Adliyesi'nde kameralar karşısına geçen Çeçen, konuyla ilgili merak edilen konuya açıklık getirdi:

"Bu soruşturma kapsamında milletvekili Leyla Zana'nın adreslerinde arama yapılmasına dair herhangi bir karar alınmadığı, arama yapılan adresin şüpheli şahıslardan C.Y'ye ait olduğu, bu adresin adı geçen milletvekiliyle hiçbir ilgisinin bulunmadığı tespit edilmiş, bu husus resmi kayıtlar ve arama yapılan apartmandaki yöneticinin beyanlarıyla da teyit edilmiştir.''

17 İLDE 123 ADRES

Türkiye güne yeni bir KCK dalgasıyla uyandı. PKK/KCK terör örgütüne yönelik yürütülen soruşturma kapsamında 49 şüpheli şahıstan 33'ünün yakalanarak gözaltına alındı. Bu çerçevede 17 ilde toplam 123 adreste arama yapıldı.

BULDAN ENGELLEMEK İSTEDİ

Tartışma da burada çıktı. Zana'nın evine giren polisler çok sayıda belge ve evraka el koydu.
NTV'nin haberine göre, BDP Grup Başkanvekili Pervin Buldan ise Zana'nın kaldığı eve gelerek polis aramasını durdurmak istedi.

ARAMA YAPILAN EVDE ZANA MI KALIYOR?

Meclis tarafından verilen Leyla Zana'ya ait telefon ve bilgisayarlara polis tarafından el konulduğunu söyleyen Buldan, arama yapılan evin Zana'nın yakını Cahit Yoldaş'a ait olduğu için polisin 'dokunulmazlık' düzenlemesini gözönünde bulundurmadığını belirterek, "Meclis Başkanı Cemil Çiçek ile telefonda görüştüm. 'Aramanın yapıldığı yerin milletvekili evi olduğu bilinmiyordu ve arama yapıldı' dedi. Buna inanmıyorum" dedi.

EVİ BÖYLE AÇILDI

ZANA'DAN İLK AÇIKLAMA

Diyarbakır Bağımsız Milletvekili Leyla Zana evinin aranmasıyla ilgili İstanbul'da havalimanında açıklama yaptı. Zana gazetecilere şu açıklamada bulundu:

"Seçim sonrası başarının verdiği özgüvenle bütün umutların yıkılmasına Başbakan neden oldu. Kürtleri dışlayarak, Kürtlerin hak talebinde bulunmasını bastırarak gündemi değiştirdi. Daha önce de evlerimiz arandı. 2 gün önce şahsıma yönelik 'Buyursun dağa gitsin' demesini anlamakta güçlük çekiyorum. Silah konusunu en son konuşalım.

Güvenceye gelirken beklerdim ki Başbakan desin 'Silah güvence değildir. Güvence hukuktur. Sigorta benim yaratacağım demokratik ülkedir.' Evlerimiz aransa bile bugün hala geç değil. Hala önünde bir fırsat var. Sevilip saygı duyulması gereken bir Başbakanken şu anda otoriter bir yaklaşımı kabul etmek mümkün değil. Bu, kendisine yönelik sempatinin yitirilmesine neden olacaktır.

YAZIKLAR OLSUN

Biz çok sınavlardan geçtik. Cezaevinin yolunu göstermesin, çözüm üretsin Generaller bile terörist suçlamasıyla yargılanıyorsa bu sorundan dolayıdır. Bu ülkede basın mensupları içerde. Bu ülkede herkes kaygıyla yaşamakta. Hiçkimse düşüncesini açıklama cesaretini gösteremiyor. Bu, korku imparatorluğu demek Saddamvari bir yaklaşımla bu toplumun tümünü sindirecek mi? Yazıklar olsun diyorum Sevgiyle ve saygıyla aranmasını dilerim antipatiyle değil

O EVDE KİRACIYIM

Evimin neden arandığını bilmiyorum. Benim kişisel evim yok. Bir yakınımın tuttuğu ev. Kiracıyım. Olsun arasınlar. Bu ülkenin seçilen bir insanıyım. Çalışmalarımı sürdüreceğim."

ZANA'DAN ARAMALARA TEPKİ