Zaman'dan bomba! Gülerce'yi bitirdiler mi?

Hüseyin Gülerce üç haftadır Zaman Gazetesi'ndeki köşesini doldurmuyor. Gülerce salı günü gazeteyi aramış ve demiş ki...

İNTERNETHABER - Zaman Gazetesi Etyen Mahçupyan'ın ardından Hüseyin Gülerce'yi de mi bitirdi? Yıllık izne giden yazar geri dönemiyor. Aldığımız duyumlar Zaman'ın Gülence'nin dönüşünü istemediği yönünde.

Bugün yazı günü olan Hüseyin Gülerce'nin köşesinin boş olması da bu kanaati güçlendirdi. Zaman Gazetesi, yıllarca gazetenin genel yayın yönetmenliğini de yapan Gülerce'yi kovmuş konuma düşmek istemediği için işi farklı bir yoldan hallediyor.

GÜLERCE ZAMAN'I ARAMIŞ VE...

Gazeteciler.com'da çıkan habere göre Hüseyin Gülerce durumunu öğrenmek için Zaman Gazetesi'ni aramış. Olanları Gazeteciler.com yazarı Adnan Berk Okan şöyle aktardı;

"Bugün Cuma…
Hüseyin Gülerce’nin yazı günü…
Ama köşesi yine boştu…
Merak ettim…
Çünkü neredeyse üç hafta olmuştu son yazısından bugüne… Köşe yazarlığında üç haftalık izin pek alışıldık değildi. Sağlık problemi falan vardı da okurlarına duyurulmak mı istenmiyordu acaba?..

ÜCRETSİZ İZİN İSTEDİ AMA...

Telefon ettim…
İzninin bitip bitmediğini sordum… Geçtiğimiz “Salı” günü (3.06.2014) sayfa editörünü (Zaman Gazetesi) arayıp kitap yazmak için ücretsiz izin talebinde bulunduğunu söyledi Gülerce…

GERİ BİLE DÖNMEDİLER

Tabii ki editörün buna cevap vermeye hakkı yok… Zaten kendisi de bunu bildiği için “Ekrem Bey’e durumu bildir bana dön” diyor.
“Peki döndüler mi?” diye sordum…
“Hayır” dedi, “henüz dönmediler…”

Telefondaydık…
O görmedi ama burada yazayım, hafifçe gülümsedim…
Ne kadar temiz kalpliydi şu Gülerce… “Henüz” dediğine göre döneceklerini bekliyordu… Hem de aradan dört gün geçtiği halde… Oysa verilecek cevap çok kolaydı… “Tamam, ücretsiz izin talebiniz kabul edildi ama ne kadar süreceğini bildirmenizi istediler…”

VEFA DA MI KALMADI?

Ya da Ekrem Dumanlı aramalıydı… Zira İslâm dini “vefa” diniydi… İslâm dini dostlukta sadakate “değer” veriyordu… Gülerce Zaman’ın ilk genel yayın müdürlerinden biriydi… Zaman’ın en yoksul, en kıt kanaat, en zor şartlarda çalışıldığı yıllarda yapmıştı genel yayın yönetmenliğini…
Yani…
Ekrem Dumanlı’nın selefi idi…
Dumanlı aramalı ve eğer bundan böyle çalışmayacaklarsa; “Hüseyin ağabey, gazetemize verdiğiniz hizmetler için teşekkür ederim ancak bundan böyle sizinle çalışmayı düşünmüyoruz” demeliydi… Gülerce ile konuştuğumuz o ana kadar Dumanlı da aramamıştı…