Hükümete sert yazılar yazmasıyla bilinen Zaman yazarı Şahin Alpay, AK Parti ile Kemalistlerin ortak gördüğü yanlarını yazdı.
Abone olZaman gazetesi yazarı Şahin Alpay'a göre her ikisi de devletten bağımsız gönüllü kuruluşlara, yani sivil topluma karşı engin bir tahammülsüzlük besliyor.
Yazar, “Fethullah Gülen cemaatini bitirme planı”, Kemalistlerle bugün AKP’ye hakim olan çevrenin zihniyet ortaklığını yansıtıyor olabilir mi" diye sordu.
Dershane tartışmaları gölgesinde ortaya çıkan 2004'teki MGK belgesi konuşulmaya devam ediyor. 9 yıl sonra Taraf gazetesinde ortaya çıkan belgeyi yorumlayan yazar Alpay, dershane kapatılma girişiminin bu kararın uzantısı olabileceğini yazdı.
Son bir kaç yıldır hükümeti ağır bir dille eleştiren Alpay, AK Parti ile Kemalistlerin ortak gördüğünü iddia ettiği yönlerini köşesinde sıraladı.
ÇOĞULCU DEMOKRASİYİ TEHDİT OLARAK GÖRÜRLER
(....)Kemalistlerle AKP yönetimine hakim olan fikriyatın bir diğer ortak yanı, her ikisinin de dini devletin tekelinde tutma, hangi dinî inançların doğru/makbul, hangilerinin yanlış/gayri-makbul olduğuna devletin karar vermesi gereğine inanmaları. Diyanet İşleri Başkanlığı’nın vazgeçilmezliği üzerinde tam bir mutabakat içinde olmaları elbette ki bunun en açık göstergesi. Kemalistler Diyanet’e, kendi laikçi (yani laikliği dinden uzak hayat tarzı olarak anlayan) görüşlerine ters İslam yorumları getirmemesi ve toplumu din açısından da türdeş kılması, farklılığa izin vermemesi için sıkı sıkıya sarılırlar. AKP yönetimi ise Diyanet’i kendi Sünni-Nakşi İslam anlayışına hizmet etmesi için el üstünde tutar. Bunun için her ikisi de bugün Fethullah Gülen’in temsil ettiği çoğulcu demokrasiyi, insan haklarını, hukuk devletini, farklı etnik ve dinsel kimliklere saygıyı, rekabete dayalı piyasa ekonomisini benimseyen İslam anlayışından hiç hazetmez, onu kendilerine bir tehdit olarak görürler.
MİLLET TÜRK VE MÜSLÜMANLARDAN OLUŞUR
Kemalistlerle AKP’ye hakim olan fikriyatın, bir başka ortak yanı da millet anlayışında ifadesini bulur. İkisine göre de Türkiye’de millet Türk ve Müslümanlardan oluşur. İki tarafın da makbul siyasetçi olduğunda tam bir fikir birliği sergiledikleri AKP’nin maruf Savunma Bakanı Vecdi Gönül 2008’de, 10 Kasım gibi bir milli günde ne demişti? “Tehcir ve mübadele olmasaydı bugünkü milli devlete sahip olamazdık!”
DEVLETÇİLİK VE MİLLİYETÇİLİK İTTİFAKI
Kemalistlerin millet anlayışı zaman zaman etnik (Orta Asya kökenli) anlamda, zaman zaman kültürel (“Ne mutlu Türk’üm diyene”) anlamda Türklüğü vurgulamıştır. AKP’nin millet anlayışı ise hemen her zaman Türk, Kürt, Laz, Çerkes ve diğer “anasır-ı İslam”dan, yani Müslüman unsurlardan oluşan “İslam milleti” anlayışına dayanmıştır. (Bunun en son ifadesi olarak Başbakan Erdoğan’ın 19 Kasım tarihli AKP grup toplantısında yaptığı konuşmayı okuyabilirsiniz.) Kemalistler laikçi olanı, AKP yönetimi dinsel olanı temsil eder, ama her ikisi de hem (“devlet milletin değil, millet devletin hizmetindedir” anlamında) devletçilikte, hem de (Türkler ve Müslümanlardan oluşan millet anlayışına dayalı) milliyetçilikte geniş ölçüde ittifak eder."
Şahin Alpay tüm yazıları