Star Gazetesi'nin başına getirilen Zakir Barutçu pek çok kimseye tanıdık gelmeyen bir isim. Star'ın eski Spor Müdürü Meriç Tunca, Zakir Barutçu'nun kim olduğunu yazdı.
Abone olBarutçu'yu çok yakından tanıyan Star Gazetesi'nin eski spor müdürü Meriç Tunca ''Aile dostum'' dediği 30 yıllık arkadaşının bu işin üstesinden kesinlikle geleceğini söyledi.. İşte Meriç Tunca'nın Zakir Barutçu hakkında söyledikleri: Zakir gazetecilik okulu mezunu dil bilen yani bu işin okulundan mezun olan biridir. Çok iyi sayfa çizer, çok iyi derece resim yapar.. Ben kendisini 1975 yılında tanıdım. O zaman hem üniversitede okuyor, hem de çalışıyordu. Onunla yollarımız ilk olarak Hayatspor dergisinde kesişti. Hayatspor deyip geçmeyin, bu dergi o tarihlerde haftada 125 bin net satış rakamına ulaşıyordu.. Daha sonra kendisiyle birlikte Türkspor dergisinde çalıştık. Bir ara Hollanda'ya gitti ve eşi Yıldız'ı orada tanıdı. Daha sonra da evlendiler.. Türkiye'ye döndükten sonra ise Günaydın Gazetesi'ne gitti ve Rahmi Turan'ın ekibinde yer aldı. 1985 yılında yayın hayatına başlayan Sabah'ın kuruluşunda da o vardı. Hem de yazı işleri müdürü olarak. Düşünün Zakir Sabah'ta yazı işleri müdürlüğü yaparken bugün Vatan Gazetesi'nin sahibi olan Zafer Mutlu o tarihlerde o gazetede ''Sabah'tan al haberi'' logosuyla o gazetede Ankara'dan yazılar yazıyordu. Ben de o zamanlarda Sabah spor servisinde görev yapıyordum. Zakir'le yaklaşık 1 yıl Sabah'ta çalıştıktan sonra o zaman Uzanlar'ın sahibi olduğu Ses ve Hayat dergilerine geçtik. Zakir Barutçu Ses ve Hayat dergilerinin genel yayın yönetmenliğini üstlendi.. Bir dönem haftada 250 bin satış rakamına ulaşmış olan Ses dergisi maalesef o tarihlerde 7 bin seviyesine düşmüştü. Ancak Zakir gerek haberciliği gerek tasarımcılığı ile dergiyi kısa sürede 80 binli satış rakamlarına ulaştırmayı başardı. Orada 1 yıl çalıştıktan sonra ben yeniden Sabah'a döndüm. O ise Ses ile Hayat'ta kalmayı sürdürdü.. Kendisi ile yollarımız 1994'te Sabah'ta bir kere daha kesişti. O tarihlerde ''Kanaryam, Cimbomum ve Kartalım'' diye 3 taraftar dergisi çıkarıyorduk. Onların genel yayın yönetmenliğini de Zakir üstlenmişti.. Ben 1996'da Sabah'tan ayrılıp Star TV'ye geçerken Zakir de dergilerin başından ayrıldı.. Daha sonrada Meydan, Gözcü, Yeni Şafak gazetelerinde çalıştı. Son olarakta Tercüman'da çalışıyordu.. Yani damdan düşmüş gibi Star'ın başına gelmiş değil. Yani tanınması için gidip başkaları gibi o bar senin, bu gece kulübü benim, ya da Akmerkez'de, S cafelerde, Home storelerde dolaşması mı gerek?. Birilerine yağ çekmesi mi gerek. Zakir'le zaten kafa yapımızın uyuşmasının en büyük nedeni buydu. İkimizde reklam yapmaktan ve vıcık vıcık ilişkilere girmekten çok hep çalışmayı ön plana alırdık. Doğrumu yapardık bilmiyorum ama bizim doğrumuz buydu.