BIST 8.885
DOLAR 34,31
EURO 37,19
ALTIN 3.018,55
HABER /  MEDYA

Yurtdışındaki Cemaat okulları devlete devredilirse

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın hedefindeki yurt dışındaki cemaat okulları ne olacak? Ruşen Çakır yazdı.

Abone ol

Vatan gazetesi yazarı Ruşen Çakır, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Afrika'da şikayet ettiği cemaat okullarını köşesinde yazdı.

"Yurtdışındaki Cemaat okulları devlete devredilirse" başlıklı yazısında bu okulların devletleştirilmesinin neden zor olduğunu kaleme aldı. Yazar, okullar hakkında dile getirilen iki farklı görüşü ve bir anısını aktarıyor:

OKULLAR İÇİN İKİ ZIT GÖRÜŞ

"Üniversite yıllarında Nakşibendi olan bir çocukluk arkadaşım, yatırım yaptığı bir Kara Afrika ülkesinde Fethullah Gülen Cemaati'nin okullarını ziyaret etmiş ve çok etkilenmiş. Okul yöneticisiyle sohbet ederken büyük bir heyecanla, "Yılda yaklaşık kaç öğrenci İslamiyet'i seçiyor?" diye sorunca, "Abi sen ne diyorsun, eğer böyle bir şey olursa bizi burada kolay kolay barındırmazlar" cevabını almış.
Şaşkınlığını üzerinden bir türlü atamamıştı, bana "Peki onca külfete ve fedakârlığa niye katlanıyorlar?" diye sordu. Galiba Gülen Cemaati'ni, özellikle de onun küresel vizyonunu kavramada bu soru anahtar bir öneme sahip.

Erdoğan uyarmıştı

Ekvator Ginesi'nde bulunan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 2. Türkiye-Afrika Ortaklık Zirvesi'nde paralel örgüt uyarısında bulunmuştu. Ayrıntılar için tıklayın

KÜRESEL GÜÇLERİN İCAZET VE TEŞVİK DESTEĞİ

Bu soruya birbirine taban tabana zıt bir dizi cevap veriliyor. Olumlu bakanlar bu okulların kısa olmasa da orta ve uzun vadede İslam'a, Türklüğe ve Türkiye'ye hayrı olduğunun altını çizerken, olumsuz bakanlar, en az 140 ülkede yaklaşık 1200 eğitim kurumunun küresel güçlerin icazet, teşvik ve desteği olmadan varlık göstermesinin mümkün olmadığı iddiasından hareketle, okulların ardında "karanlık" niyet ve hesaplar arıyorlar."

DEVLETLEŞTİRMEK HİÇ KOLAY DEĞİL

17-25 Aralık sürecinden sonra iktidarın bu okullara bakışının değiştiğini belirten yazar, okulların devlete devrinin zor olduğunu böyle anlatıyor:

"Bu okulların her birinin, bulunduğu ülkelerin şartlarına göre farklı statüleri var, çoğunun devletleştirilmesi zaten mümkün değil.
Ülkelerin çoğunda gerçek anlamda demokrasi yok. Zaten Cemaat'e bile kuşkuyla bakan rejimlerin, Türkiye Cumhuriyeti devletinin kendi içlerinde okul işletmesine iyi gözle bakacakları şüpheli.
Okulların bulunduğu bazı ülkelerde diplomatik temsilcilik bile yok, varsa da çok yeni ve zayıf.
Bu okulların başarısında, Cemaat'e bağlı öğretmen ve yöneticilerin düşük ücretlere rağmen tam bir dava aşkıyla çalışmaları yatıyor. Devletin onların yerini doldurabilmesi zor ve maliyeti hayli yüksek.

Anladığım kadarıyla devleti yönetenler ile onların Cemaat'e karşı mücadelesine destek verenler de bu okullara talip değiller, daha çok bunların etkilerinin azalmasını, hatta kapanmasını diliyor olmalılar. Bu konuya yarın da devam edeceğiz."