Yunanistan’da kamu kesintileri eğitimin de aralarında olduğu kamu hizmetlerini ciddi oranda etkiliyor. Öğrencilerin ve öğretmenlerin ‘doğrudan eyleme’ yönelmesiyle bütün bir eğitim-öğretim yılının 'eğitimsiz' geçme ihtimali bulunuyor.
Abone olYunanistan’da kamu kesintileri eğitimin de aralarında olduğu kamu hizmetlerini ciddi oranda etkiliyor. Öğrencilerin ve öğretmenlerin ‘doğrudan eyleme’ yönelmesiyle bütün bir eğitim-öğretim yılının 'eğitimsiz' geçme ihtimali bulunuyor.
Geçen Pazartesi, 17 yaşındaki Enea Tola için sıradan bir okul günü değildi.
Enea ve onun yaşlarındaki başka öğrenciler Saat 06.00’da okullarının çitlerinin üzerinden atladı ve içeri girip kapıları kilitledi.
Yunanistan’ın ikinci büyük kenti Selanik’teki bir okulda gerçekleşen bu eylemden sonra okul müdürüne okulun işgal edildiği bildirildi.
Aynı gün ülke çapında yüzlerce öğrenci okullarını işgal ediyor veya işgale hazırlanıyordu.
Geçen haftanın sonuna kadar Yunanistan’da 100 lise işgal edilmişti.
Öğrenciler eğitim-öğretim yılının başlamasından sadece birkaç gün sonra grev düzenlemeye koyulan öğretmenlerinden bayrağı devralmışlardı.
Öğretmenler, uluslararası çapta borç karşılığında gerçekleştirilen mali yardım planı kapsamında hayata geçirilen işten çıkarma ve görev yeri değişikliklerini protesto ediyorlardı.
İki hafta sonra grevler sona erdi ve öğrenciler devreye girdi.
Enea, “Temel hedefimiz, süresiz olarak greve gidemeyen öğretmenlerimizle dayanışma içinde olduğumuzu göstermek” diyor ve ekliyor: “Sesimizi duyurmamızın tek yolu bu.”
Enea’nın okuluna şimdi dışarıdan insanların girmesi yasak.
Bazı öğrenciler ana giriş kapısını tutuyor, 10-15 öğrenciyse sınıflardaki sıraları yatak olarak kullanıp geceyi okulda geçiriyor.
Bir sınıfta bir kız öğrenci özenle yerleri süpürüyor.
Arnavutluk göçmeni bir aileden olup dört yaşından beri Yunanistan’da bulunan Enea, “Temizlik gününde geldiniz. Bizi okullarımızı kırıp dökmekle suçlayanları haklı çıkarmak istemiyoruz” diyor.
Enea sözlerini şöyle sürdürüyor: “Krizden şiddetli bir şekilde etkilendik. Geçen yıl birçok arkadaşımız yetersiz beslenme nedeniyle bayıldı. Sessizce yerimizde oturamayız.”
Kutuplaştırıcı mesele
Resmi makamlar, yasal düzlemde yasak olan okul işgallerine göz yumuyor.
Selanik’teki Kalamaria mahallesindeki başka bir okulun öğrencileri avluda, bir sonraki eylemlerini tartışırken bir polis onları izliyor.
Bir öğrenci, “Polis müdahale etmiyor. Halka karşı gelmek istemiyorlar” diyor.
Birçok veli mevcut durumdan mutsuz.
16 yaşındaki bir kız öğrencinin annesi adını vermek istemiyor ama “Önce öğretmenlerin grevi vardı, şimdi öğrenciler okulları işgal ediyor ve yakında Noel tatili gelecek. Eğitimimizin bu kadar kötü olmasına şaşırmamalı” yorumunu yapıyor.
Bazı veliler çocuklarının yanlış dersler çıkardıklarını söylüyor.
Muhafazakâr Kathimerini gazetesinin köşe yazarı Paschos Mandravelis şöyle yazıyor: “Küçük yaşta yasaları ihlal etmeyi öğrenen 12 ila 15 yaşındaki öğrenciler daha ilerideki sınıflarda ne yapacak?”
Bununla birlikte birçok öğretmen için bu hengâme, Troyka (Avrupa Komisyonu, Uluslararası Para Fonu ve Avrupa Merkez Bankası) tarafından uygulamaya konan tasarruf politikalarının doğal bir sonucu.
Yunanistan’daki liselerde çalışan yaklaşık 18 bin öğretmenin işi geçen yıl kesintiye matuz kaldı, 100 meslek okulu kapatıldı ve binlerce öğretmen açığa alındı.
Avrupa Komisyonu’na göre Yunanistan’da, krizden önce de Avrupa çapında en düşük seviyeye sahip olan eğitim harcamaları, 2008’den bu yana Gayrı Safi Milli Hasıla’nın yaklaşık yüzde 4’ü seviyesinde sabit bir şekilde duruyor.
Ancak aynı dönemde Yunan ekonomisi yüzde 25 oranında daraldığı için eğitim de aynı oranda kesintiye uğradı.
Yunanistan’ın kuzeyindeki İskenderiye’de ilkokul öğretmenliği yapan Thomai Pagiantza, problemlerin çok ciddi olması nedeniyle sendikalarının grevlere devam etmek zorunda kaldığını belirtiyor.
Pagiantza, “Ücret kesintileri bizi çok kötü etkiledi. 14 yıllık deneyimi olan bir öğretmen olarak maaşım 1400 Euro’dan 950 Euro’ya düştü. Ama biz birçok Yunan’ın düşündüğü gibi para ya da ayrıcalıklar için mücadele etmiyoruz. Biz, eğitimi korumak için mücadele ediyoruz” diyor.
Çöküşün eşiğinde
Yunanistan’da üniversiteler de öğrenci işgalleri nedeniyle değil ama çalışanların grevleri nedeniyle felç olmuş durumda.
Yunanistan üniversiteleri, kesintiler karşısında maaşları düşürülecek ve başka kamu kurumlarına aktarılamadıkları takdirde işlerini kaybetme ihtimali bulunan 25 bin kişilik kamu çalışanı havuzuna 1349 kişiyle katkıda bulunmak zorunda.
Bu durum toplumsal gerilimi artırıyor.
İktidardaki muhafazakâr Yeni Demokrasi Partisi’nin gençlik kolunun önderlerinden Thodorios Karagiannis, üniversitedeki eğitimin önlenmesinin bir gasp olduğunu, öğrenciler ve velilerin de kurban olduklarını söylüyor.
Hükümet, reformların Yunan eğitim sistemini daha etkili ve daha az savurgan yapacağını belirtiyor.
Ama üniversite çalışanları sadece kendi işlerini değil yüksek öğretimi korumak için mücadele ettiklerini söylüyor.
Geçen Cuma günü bir grup çalışan Selanik’teki Aristoteles Üniversitesi’nin yönetim binası önünde toplandı.
Yaklaşık 100 bin lisans ve lisansüstü öğrencisi bulunan Aristoteles, ülkenin en büyük üniversitesi.
14 gündür grevde olan çalışanlar Aristoteles’in gözleri bağlanmış heykeli önünde oturup kahvelerini yudumlarken umutsuz gelecekleri hakkında konuşuyorlar.
İdari Personel Derneği Başkanı Yannis Kourmoulis mücadeleye devam edeceklerini söylüyor.
“Bazı departmanların sekreterliğinde sadece bir çalışan bulunuyor. Nasıl olur da üniversiteler yüzde 40 oranında personel kaybına uğradıktan sonra işlerini yürütebilir?” diyor Kourmoulis.