Yunanistan uzatma istiyor, Almanya temkinli

Yunanistan hükümeti Avrupa Birliği'nden, kurtarma paketinin, zorlu kemer sıkma koşulları olmaksızın 6 ay süreyle uzatılmasını talep etti. Ancak Almanya yardımın devam etmesi karşılığında Atina'nın yükümlülüklerini yerine getirmesi konusunda ısrarcı.

Yunanistan hükümeti Avrupa Birliği'nden (AB) kurtarma paketinin zorlu kemer sıkma koşulları olmaksızın 6 ay süreyle uzatılmasını talep etti.

Ancak Yunanistan kurtarma paketine en çok kaynak sağlayan AB ülkesi Almanya, Atina'nın öncelikle devam eden kemer sıkma koşullarına uyması konusunda ısrar ediyor.

Berlin yönetimi önceki Yunan hükümetinin kabul ettiği koşullara uyulmaması halinde uzatma taleplerinin dikkate alınmayacağını söylüyor.

Yunanistan'ın 28 Şubat tarihine kadar bir anlaşmaya varması gerekiyor. Aksi takdirde ülkenin yardım paketine erişiminin kesileceği ve nakitsiz kalacağı belirtiliyor.

Euro Bölgesi maliye bakanları Yunanistan'dan gelen 6 ay süre uzatımı talebini yarın görüşmek üzere toplanacak.

Görüşmeler devam ederken yeni bir gelişme de yaşandı.

Çarşamba günü Avrupa Merkez Bankası, Yunan bankalarına acil likidite yardımında küçük bir artışa izin verdi.

Euro Bölgesi ise Yunanistan'a Cuma gününe kadar mevcut kemer sıkma koşulları ile devam edip etmeme konusunda karar vermesi için Cuma gününe kadar zaman tanımış, Yunan Maliye Bakanı Yanis Varufakis ise hâlâ bir anlaşmanın mümkün olduğunu söylemişti.

Varufakis kemer sıkma planına dayalı yardımı yeni bir finansman kanalıyla değiştirmek ve yeni hükümete borç krizine kesin çözüm bulma konusunda zaman kazandırmak istiyor.

Yunanistan'ın Aleksis Tsipras liderliğindeki yeni hükümeti, halihazırdaki sıkı tasarruf kesintilerini ve diğer kemer sıkma politikalarını rafa kaldırma sözüyle seçimleri kazanmıştı.

BBC muhabiri Theo Leggett, Almanya başta olmak üzere diğer Avrupa Birliği üyelerinin yeni Yunan hükümeti karşısında zayıflık sinyali vermek istemediğini söylüyor. BBC muhabiri, bu tür bir zayıflık sinyalinin İspanya, Portekiz ve Kıbrıs gibi diğer kemer sıkma politikaları uygulanan ülkelerde Yunanistan hükümetine benzer bir hareket doğurmasından korkulduğunu belirtiyor.