BIST 9.613
DOLAR 34,64
EURO 36,47
ALTIN 2.941,57
HABER /  POLİTİKA

Yüksek yargıya mesaj

Anayasa Mahkemesi türban değişikliğini iptal eder mi? Kuzu'dan uyarı var.

Abone ol

TBMM Anayasa Komisyonu Başkanı Burhan Kuzu, başörtüsünün yüksek öğretimde serbest bırakılması amacıyla Anayasada değişiklik yapılsa bile bunun Anayasa Mahkemesince şekil yönünden iptal edeceği iddialarına karşı, "Anayasa Mahkemesi bunu yaparsa, yanlış yapar. Anayasanın üzerine çıkmış olur. Böyle bir yetkisi yoktur" dedi.

BAĞLAMA ŞEKLİ YÖNETMELİKLE BELLİ OLACAK

Yüksek Öğretim Yasasında yapılması öngörülen değişiklikle başın nasıl örtüneceği konusunda tartışmaların hatırlatılması üzerine Kuzu, "Türban nerede başlar, başörtüsü nerede başlar, iğne, çengel...Bunlar daha sonra çıkarılacak yönetmelikle belirlenecek. Ondan sonra bağlama şekli belli olacak" dedi.

KONU SAPTIRILMASIN

Konuyla ilgili kaygıların sorulması üzerine Kuzu, "Kaygı bitmez, hukukta kaygı bitmez. Biz teklife 'kılık, kıyafet' yazmadık. Yazsaydık ne olurdu, o zaman da başka bir tartışma çıkardı" karşılığını verdi.

"Başörtüsü takanları laiklik karşıtı, Cumhuriyet düşmanı gibi göstermenin bir anlamı olmadığını" ifade eden Kuzu, kimsenin konuyu saptırmaması gerektiğini söyledi.

Eleştiri ve kaygıların inandırıcı olmadığını, "Anayasa profesörü ve ömrünü bu işlere vermiş biri olarak" getirilen düzenlemenin ne anlama geldiğini çok iyi bildiğini ifade eden Kuzu, "Kimse konuyu rayından çıkarmasın, saptırmasın. Bu çerçevede katkıya her zaman hazırız. Korku salmanın bir anlamı yok. Çünkü ortada korkacak bir şey yok" görüşünü dile getirdi.

ZARURETTEN KAYNAKLANDI

Konunun Anayasa Mahkemesi kararlarıyla kilitlendiğini, buna rağmen kararlara rağmen 1990-1997 arasında bu öğrencilerin üniversitelere girdiğini belirten Kuzu, okuduklarını ve diploma aldıklarını ifade etti.

"Ne olmuş yani, bunun girmesiyle laiklik, Cumhuriyetimiz hangi yarayı almıştır? Söylenen şeylerin akla mantığa uygun olması lazım. Bence bu tür yorumlar doğru yorumlar değildir" diyen Kuzu, getirilen düzenlemenin sorunun çözünde katkı olacağına inandığını söyledi.

Bir gazetecinin "Madem bu öğrenciler okuyor, diploma alıyorsa niye anayasa değişikliği yapılıyor?" sorusu üzerine, Yüksek Öğretim Yasasının Ek 17. maddesinin halen yürürlükte olduğunu, üniversitelerin ve YÖK'ün yeni bir başlangıç yapabileceğini her zaman dile getirdiği, ancak böyle bir ipucunun görülmediğini bildirdi.

NİYET ÜZÜM YEMEKTİR

Bazı kesimlerin "Anayasa Mahkemesi, AİHM kararları var, bağlayıcıdır" dediğini hatırlatan Kuzu, "Bunlar varken, Anayasa değiştirilmeden olmaz noktasına gelindi. Dolayısıyla Anayasa değişikliği bir zaruretten kaynaklandı. Niyet üzüm yemektir. Sonuç olarak 'Anayasayı değiştirelim çok daha sağlama alalım' gibi bir niyet yok. Uygulamada dediğimiz türde bir sonuç vermeyince ve belli kesimler söyleyince, mecburen biz bu yola gitmek zorunda kaldık" diye konuştu.


"Yanlış olur"


"Anayasanın değiştirilemez 2. maddesine aykırı olduğu için yine Anayasa Mahkemesinin bunu şekil yönünden iptal edeceği görüşlerinin" sorulması üzerine Kuzu, şunları söyledi:

"1970'li yıllarda Anayasa Mahkemesi böyle bir karar başlattı. 'Cumhuriyet ilkesi değiştirilemez' diye bir hüküm vardı. Malum diğer değiştirilemez maddeleri ise 1982'de geldi. O yıllarda 9. maddede, 'Anayasanın Cumhuriyet aleyhine teklif verilemez' dendiği için onu yorumladı, Birkaç karar verdi ve çok eleştiri aldı.

1982 Anayasası bunu düzeltti; dedi ki Anayasa Mahkemesine, 'sen 3 konuya bakabilirsin: 'teknik çoğunluk olan üçte bir (184) var mı, 2/3 çoğunluk (330 ve üzeri) var mı, ivedilikle görüşülemez (iki görüşme arasında 48 saat geçmesi) var mı...Bunlara bakabilirsin' dedi. Anayasa Mahkemesi bugüne kadar bütün kararlarında buna uydu. Hatta 1987 yılında kendisinin önüne böyle bir mesele geldiğinde, 'benim yetkim sınırlıdır, bu 3 konu dışına bakamam' dedi. En son referandum meselesinde bile buna değinmişti. Dolayısıyla bu konu bence kapanmıştır.

Anayasa Mahkemesi bunu yaparsa, yanlış yapar. Anayasanın üzerine çıkmış olur. Bunu açık açık söylüyorum; böyle bir yetkisi yoktur. 'Efendim yaptım oldu'...Olursa olur, ne yapalım yani? Bunlar hukukun dışına çıkan yorumlardır. Anayasa Mahkemesinin böyle bir yanlış yapacağına ihtimal vermem."