BIST 9.615
DOLAR 34,65
EURO 36,47
ALTIN 2.932,05
HABER /  GÜNCEL

Yozgat'ta kapıcılar için bir ilk bina

Bodrum katlara mahkum edilen kapıcılar için güzel haber. Yozgatlı müteahhit Türkiye'de görülmemiş bir uygulamaya gitti.

Abone ol

Samsun'daki sel felaketinde ölümlerin yaşandığı kapıcı daireleri gündemdeki yerini korurken, güzel bir haber Yozgat'tan geldi. TOKİ'nin normal dairelere yerleştirmeyi düşündüğü kapıcılar için Yozgatlı müteahhat 5. katta yer ayırdı.

Kapıcılar için, içerisinde çift banyosu, kileri ve bütün odaları parkeli, 5. katta 4 artı 1 daireye yerleştirilecek.

Yozgat'ta bir müteahhit, adları apartmanlarla özdeşleşen ve bodrum katlarında kendilerine ayrılan dairelerde yaşamlarını sürdüren diğer kapıcıları kıskandıracak bir ilke imza atttı. 

KAPICI 5. KATTA

Müteahhit Fatih Öztürk (38), Yozgat Kent Park'ta yaptığı 20 katlı 58 daireli Park Botanik Evleri'nde kapıcılar için 5. katta yer ayırdı. u.20120711135705.jpg

Öztürk, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Bilal Şahin Mahallesi Kentpark bölgesinde konut ihtiyacını da gözeterek kentin 20 katlı en yüksek binasını yaptıklarını ifade etti.

Sitede apartman görevlisinden konut sahiplerine kadar herkesin hemen hemen bütün ihtiyaçlarını karşılayabilecek alanlar oluşturduklarını kaydeden Öztürk, ''Sitemizde kamera sistemi, internet, çocuk parkı, uydu yayını, fitness salonu, mescit, düğün salonu ve farklı iş kollarında faaliyet gösterecek iş yerleri mevcut'' dedi. 

AYRIMCILIK YAPMADIK

Sitede bina görevlisine de ayrı bir önem verdiklerini vurgulayan Öztürk, şöyle devam etti:

''Sitede kapıcımıza 5. katta daire ayırdık. Bu bizim insana verdiğimiz değerin de bir göstergesi oldu. Samsun'da yaşanan sel felaketi, 5. katta ayırdığımız kapıcı duuuuuuu.20120711145111.jpgairesinde ne kadar haklı olduğumuzu ve doğru bir iş yaptığımızı ortaya koydu. Binamızda ilk üç kat işyeri, 4. katı mescit, düğün ve fitness salonu gibi ortak kullanım alanları, 5. katta kapıcı dairesi diye gidiyor. Ayrıca kapıcı dairemize 3 artı 1 değil, 4 artı 1 daire verdik. Oldukça konforlu olan bina. Sattığımız dairelerde hangi özellikler varsa kapıcıya da aynı özellikte daire yaptık, ayrımcılık yapmadık. Şu an kapıcı dairemiz bina sakinlerine daha rahat hizmet edebilecek bir konumda.''

KAPICI ADAYLARI ÇOĞALACAK

Siteyi ay sonu itibariyle yeni yönetime devredeceklerini anlatan Öztürk, kapıcı olmak isteyen çok fazla adayın olacağını düşündüklerini söyledi.

DERE KENARINDA ALKOL ALIP SIZDI HERKESE REZİL OLDU. SONRAKİ SAYFADA

[PAGE]

Adana'da aşırı alkol alıp Sarıçam Deresi kenarında sızdıktan sonra yaklaşık 3 metre yükseklikten dereye düşen şahıs, Can-Kur ekipleri tarafından kurtarıldı. Karşısında polisleri görünce şaşıran şahıs, "Ben bir şey yapmadım beni götürmeyin" diye yalvardı.


Edinilen bilgiye göre olay, merkez Yüreğir ilçesine bağlı Sinanpaşa Mahallesi'nde meydana geldi. İddiaya göre, 53 yaşındaki Bilal Doğan bir süre alkol aldıktan sonra Sarıçam Deresi kenarına geldi. Burada da alkol almaya devam eden Doğan, daha sonra dere kenarındaki betonda sızıp kaldı. Sızdığı sırada hareket eden Doğan, yuvarlanarak dereye düştü. Yaklaşık 3 metreden aşağı düşen Doğan, derede su olduğu için yaralanmadı ancak boğulma tehlikesi geçirdi.

Yaklaşık 1 metre yükseklikteki suda boğulma tehlikesi geçirdiğini g3.20120711143628.jpgören vatandaşlar, Can-Kur ve polis ekiplerine haber verdi. Olay yerine gelen Can-Kur ekipleri Doğan'ın sudan çıkması için ip merdiven attı ancak ayakta duracak hali olmadığından merdivenden yukarı çıkamadı. Bunun için itfaiye ekipleri yangın merdivenini çalıştırarak Doğan'ın merdivenle kurtarmak istedi. Polisleri görünce korkan Doğan, merdivene önce gelmek istemedi ama itfaiye erleri Doğan'ın merdivene aldı.

Bu arada Doğan'ın kurtarılmasını vatandaşlar alkışlarla destekledi. Sudan çıkartılan Doğan, sağlık ekipleri tarafından sedyeye yatırılarak hastaneye götürülmek istendi. Doğan, sağlık görevlilerinin yanında polisleri de görünce, "Beni götürmeyin ben bir şey yapmadım" diye yalvardı. Polislerin "Seni hastaneye götürüyoruz, düşme sonucu bir şey oldu mu ona baktıracağız" demesini rağmen Doğan, "Ben bir şey yapmadım beni götürmeyin" demeye devam etti.

AYAĞINDAKİ TERLİĞİ İSTEDİ

Bu arada Doğan, sudan çıkar çıkmaz sızmadan önce ayağında çıkarttığı terliğini istedi. Sürekli terliğini isteyen Doğan, en sonunda ayağında olduğunu fark ettiği terliği alıp, altına sakladı. Doğan, Adana Devlet Hastanesi'ne götürülerek sağlık kontrolünden geçirildi. Doğan'ın düşme sonucu herhangi bir yaralanmaya maruz kalmadığı öğrenildi.

LAPTOPU İNTERNETTEN SATTI, BAŞI NASIL BELADAN KURTULMADI? SONRAKİ SAYFADA

[PAGE]

İzmir’de Mustafa Orhan isimli vatandaş, internetten aldığı bir dizüstü bilgisayarı yine internet üzerinden satışa çıkarınca 'hırsızlık' suçlamasıyla karşı karşıya kaldı. Futbol hakemi olan Orhan, 2 yıl süren davanın ardından suçsuz olduğunu ispatlayabildi.

2008 yılında internette bir alışveriş sitesinden bilgisayar satın alan Mustafa Orhan, kısa bir süre sonra gereksiz olarak gördüğü için aynı internet sitesinden bilgisayarı satışa çıkardı. Bu tarihlerde İstanbul’da evi soyulan ve bilgisayarı kendi evinden çalınan bilgisayar zanneden bir vatandaş, internet sitesinde hesabı bulunan Mustafa Orhan hakkında suç duyurusunda bulunarak dava açtı.

Hayatı kabusa dönen Orhan, “2008 yılında bir bilgisayar almıştım internet üzerinden. Daha sonra ihtiyacım olmadığı gerekçesiyle yine internet üzerinden satmak istedim. Bilgisayar satıldıktan 4 ay sonra çalıntı olduğu ihbarı gelmiş. İstanbul’da evi soyulan bir kişi bilgisayarın kendisine ait olduğunu belirterek savcılığa suç duyurusunda bulunmuş. Bu şahsın konuyla ilgili hiçbir kanıtı yok. Hiçbir belgesi parmak izi vesaire yok. Ben o zaman askerdeydim. Neye uğradığımı ne yapacağımı şaşırdım. Bir de memur çocuğuyum, hırsızlıkla yargılanıyorum. Çok zor bir dönemdi” diye konuştu. 4.20120711144025.jpg

Kendisi hakkında suç duyurusunda bulunan şahsın evinin soyulduğu gün Bergama’da Türkiye Futbol Federasyonu resmi görevlisi olarak maç yönettiğinin söyleyen Orhan, “Bir gün içinde hem maça çıktım. Hem bilgisayar çaldım. Hem de gidip internetten satışa sundum” sözleriyle sitemini dile getirdi.O günden sonra hayatı değişen Mustafa Orhan, 2008 yılında başlayan ve halen tazminat davası şeklinde devam eden süreci anlatırken, “Aynı sorunu başkaları da yaşayabilir, internetten alışveriş yapılırken dikkatli olunmalı” diye konuştu.

"HAKEMLİK KARİYERİM BİTİYORDU"
Hayatının bu bölümünün oldukça sarsıcı geçtiğini belirten Orhan, “Hırsızlıkla yargılanmak son derece kötü bir durum. Türkiye Futbol Federasyonu’nun lisanslı hakemiyim. Bu dava yüzünden hakemlik kariyerim bitme noktasına geldi. Neyse ki büyüklerimiz bölge kurul başkanlarımız arkamızda durdular ve bu şekilde ayakta kalabildik” diye konuştu.
Davada haklı çıkma sürecini anlatan Orhan, “2 ya da 3 kere dava için İstanbul’a gittim. Durumu savcılara açıklamaya çalıştım. En sonunda bilgisayarı satın aldığım şahıs adliyeye gelerek ifade verdi. Bu şekilde ben de aklanmış oldum” dedi. 2 sene boyunca yaşadığı sıkıntıları asla unutmayacağını belirten Orhan, süreç sonunda yaşadığı maddi ve manevi kayıp nedeniyle tazminat davası açtığını belirtirken, “İki sene boyunca yaşadığım bu sıkıntılardan sonra maddi ve manevi tazminat davası açtım. Yaklaşık bir buçuk yıldır bu dava devam ediyor. Davanın gidişatı tazminata gerek duyulmayacağı yönünde ilerliyor. Fakat bu süreç beni maddi manevi her yönde yıpratmıştır. Hakemlik kariyerimin neredeyse sonuna geliyordum. Hem iş hem de özel hayatımda inanılmaz etkilendim” diye konuştu.

“MEMUR ÇOCUĞUYUM HIRSIZLIKTAN YARGILANIYORUM”
Davadan aklanana kadar çok zor günler geçirdiğini belirten Orhan, “Memur çocuğuyum ve hırsızlıktan yargılanıyorum. Bu kabullenmesi çok zor bir durum. Sonuçta hırsızlıktan yargılanıyorsunuz. Uykusuz geçen günlerimi anlatmaya kalksam bitmez. Allah kimsenin başına vermesin. Çevreniz, eşiniz, dostunuz var. Gerçekten çok zor oldu” diye konuştu.
Tazminat davasında aleyhine bir karar çıkması halinde Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne gideceğini söyleyen Orhan, “Gerekirse Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne giderek haklı olduğumu göstermeye çalışacağım” diye konuştu.

DİKKATSİZ SÜRÜCÜNÜN BÖYLESİ... SONRAKİ SAYFADA

[PAGE]

Şanlıurfa’nın Siverek ilçesinde bir kamyon, yol kenarında bulunan 3 telefon direğini devirdi.

Edinilen bilgiye göre, Siverek’in Yenişehir Mahallesi 14. Sokak'ta meydana gelen kazada, sürücüsü ve plakası öğrenilemeyen bir kamyon, yol ortasında bulunan 3 direğe çarptı.

Direğin devrilmesi sırasında yol ortasında kimsenin bulunmaması olası bir faciayı önlerken, kamyon sürücüsü olay yerinden kaçarak kayıplara karıştı. Olay yerine gelen polis ekipleri güvenlik önlemleri alırken, Türk Telekom görevlileri de olay yerinde çalışma başlattı.
Olayla ilgili soruşturma sürüyor.

1.20120711142801.jpg

SENİNLE YATMAK İSTİYORUM DİYEN GENCİN YARGILANDIĞI DAVA SONRAKİ SAYFADA

[PAGE]

Adana'da otobüs bekleyen üniversiteli kızı öpmeye kalkışan kişinin yargılanmasına başlandı.


Olay, merkez Seyhan İlçesi Sakarya Mahallesi D-400 Karayolu üzerinde geçen 10 Mayıs'ta meydana geldi. Çukurova Üniversitesi öğrencisi E.Y., okula gitmek üzere D-400 Karayolu üzerindeki durağa çıkıp otobüs beklemeye başladı.

Madde bağımlısı olduğu ileri sürülen T.B., iddiaya göre, durakta bekleyen kızın yanına gelip, "Senden çok hoşlandım. Benim kız arkadaşım yok. Tanışıp, arkadaş olabilir miyiz? Sen arkadaşım olur musun?" diyerek çenesinden tutup öpmeye kalkıştı. Şoke olan E.Y., T.B.'yi tersleyerek, "Ne münasebet, sen kim oluyorsun?" karşılığını verdi. Aldığı cevap üzerine öfkelenen T.B., kızın boğazını sıkarak, hakaretlerde bulundu. E.Y.'nin yardım çığlıkları üzerine saldırgan hızla olay yerinden kaçtı.

Olayın ardından yakalanarak çıkarıldığı nöbetçi mahkemede tutuklanan T.B. hakkında, 'cinsel saldırı, basit yaralama ve hakaret' suçlarından dava açıldı. 10 yıla kadar hapsi istenen sanık T.B.'nin yargılanmasına 7'nci Asliye Ceza Mahkemesi'nde başlandı.2.20120711143248.jpg

UÇUCU MADDE KULLANMIŞTIM

Sanık T.B., "Olay günü uçucu madde kullanmıştım. Olaya ilgili tek hatırladığım yağmurun yağdığı ve şikayetçiye arkadaşlık teklif etmem. Bunun dışında bir şey hatırlamıyorum. Bu maddenin etkisiyle suç işlemiş olabilirim. Normal bir insan olsam kesinlikle böyle hareketlerde bulunmazdım. Çok pişmanım. Kendisinden özür diliyorum" diye savunma yaptı.

SENİNLE YATMAK İSTİYORUM
Yaşadığı olayın etkisiyle gözyaşlarına hakim olamayan üniversiteli E.Y. ise "Yanıma gelerek arkadaşlık teklif etti. Kabul etmeyerek uzaklaşmak istedim. Belimden sarılarak dudağımdan öpmeye çalıştı, hatta öptüğünü de hissettim. Kurtulmak için kendimi yere attım. 'Seninle yatmak istiyorum. Sevişmek istiyorum' gibi sözler söylemeye devam ediyordu. Kalkıp, tekme attım. Bu kez de boğazıma sarıldı. Çevreden görüp yardıma gelenleri görünce de kaçtı. Ruhsal olarak çok etkilendim. Geceleri uyuyamaz, sokağa çıkamaz oldum" dedi.
Sanığın tutukluluk halinin devamına karar veren mahkeme hakimi, E.Y.'nin hastaneye sevk edilerek beden ve ruh sağlığının araştırılmasına karar verip, duruşmayı erteledi.