BIST 8.664
DOLAR 34,35
EURO 37,42
ALTIN 3.023,42
HABER /  GÜNCEL

Yıllar sonra geldiği memleketinde göçük altında hayatını kaybetti

İngiltere'de yaşayan ve depremden 1 hafta önce memleketi Adıyaman'ın Besni ilçesine gelen Vakkas Dutlu, satmaya kıyamadığı annesinin evinde göçük altında kalarak hayatını kaybetti.

Abone ol

Aile yakınlarıyla zaman geçiren ve annesinden miras kalan bazı yerleri satıp İngiltere'de ev almayı planlayan Dutlu, işlerini halledip İngiltere'ye dönmenin hazırlıklarını yapıyordu. İhtiyacı olmasına rağmen miras kalan konutu "ana yadigarı" diye satmaya kıyamayan Dutlu, bu evde Kahramanmaraş merkezli 7,7 büyüklüğündeki depreme yakalandı.

Göçük altında kalan ve cansız bedeni depremin 5'inci günü çıkarılan Dutlu gözyaşları arasında toprağa verildi.

Depremde 8 akrabasını kaybetti

Aynı depremde göçük altında 8 saat kaldıktan sonra kurtarılan ve tedavisine Gaziantep'teki Medical Point Hastanesinde devam edilen Vakkas Dutlu'nun ablası Meryem Öztürk, deprem anını hatırlamak istemediğini söyledi.

Enkazdan ismini bilmediği kişilerce kurtarıldığını ifade eden Öztürk, "Beni erken çıkarmasalardı ev tamamen üzerime yıkılacaktı. Çok değişik bir şeydi o an. Çıktıktan sonra 'Senin ayağın kesilecek.' dediler ama çok şükür kesilmedi. Buna da şükür" dedi.

Depremde kardeşini, oğlunu, gelinini, torununu, eltisini, amcasını ve onun 2 çocuğunu kaybettiğini anlatan Öztürk bu acıya dayanmanın çok zor olduğunu belirtti.

Öztürk göçük altında kaldığı saatleri ise şöyle anlattı:

"İlk kurtulamayacağım sandım. Çocuklarım, kardeşim gelecek şimdi diyordum. Hep öyle düşündüm. Bizim altımızda dükkanda tüpler vardı. Onlardan sızıntı olur mu diye çok korktum. Ölümü yaşadım resmen. Ben hissettim onların öldüğünü ama bana bugün söylediler. Keşke onlar da en azından yaralı olsalardı. Hiç olmazsa kurtulurlardı. Sevdikleriniz yanınızda olmadıktan sonra hayat neye yarar."

Kardeşi Vakkas Dutlu'yu anlatırken gözleri dolan acılı abla, kardeşinin 1 hafta önce Besni'ye geldiğini aktardı.

Kardeşini çok sevdiğini dile getiren Öztürk şöyle devam etti:

"Kardeşim 1 hafta önce gelmişti, o da gitti. Ben ona yemek hazırladım akşamdan. Sabah kalkıp ona götürecektim ama nasip olmadı. Ben kurtulduğuma şükür mü edeyim yoksa sevdiklerim için ağlayayım mı bilemedim. Sevdiklerim öldü biliyorum ama bilmemezlikten geliyorum. Sevdiklerim yok, çok canım acıyor, bu acı başkaymış. 'İşlerim var, 40-50 gün kalıp döneceğim.' dedi. 23 Ocak'ta geldi, 1 hafta beraber zaman geçirdik. 6 yıldır gelmiyordu. Orada biraz iş yerini yola koymuştu, kendisine ev ve araba alacaktı. Annemlerin evini 'Annemin hatırası' dedi satmaya kıyamadı. O evde depreme yakalandı, orada öldü."

Plastik ve estetik cerrahı operatör doktor Ufuk Küçük ise Öztürk'ün durumunun iyi olduğunu söyledi.

Hastayı yakında taburcu edeceklerini belirten Küçük, "Depremde kolun altında bacağı sıkışmış bir hastaydı. Geldiğinde acil olarak böbrek fonksiyonlarını korumak için diyalize alındı. Daha sonra bacaktaki ölü yerler temizlendi. Bacağındaki yarayı tamamen kapattık. Şu an taburcu aşamasında." dedi.