BIST 9.420
DOLAR 34,41
EURO 36,27
ALTIN 2.839,65
HABER /  GÜNCEL

Yıldırım'dan Gülen'e tevbe et çağrısı

Operasyon sonrası, kendisine yakın emniyetçileri görevden alanlara beddualar yağdıran Gülen’e tepkiler sürüyor.

Abone ol

STK’lardan “Beddua Yezitler için caizdir. Hocaefendi bir an önce tevbe etmeli” çağrısı geldi. İHH Başkanı Yıldırım, Gülen'i hatasından dönmeye davet etti.

Fethullah Gülen İsrail'in kanlı baskınını değerlendirirken, İHH'nın İsrail'den izin  almamasını eleştirmiş ve "İsrail'in onayı olmadan hareket etmek, otoriteye başkaldırıdır" sözü uzun süre konuşulmuştu.

17 Aralık operasyonunda kendi cemaatine yakın polis amirlerinin görevlerini kötüye kullandığı gerekçesi ile kızağa çekilmesi üzerine vaaz veren ve İçişleri Bakanlığı yetkililerine beddua eden Fethullah Gülen’e bir tepki de STK yöneticilerinden geldi.

YILDIRIM: “BİR AN ÖNCE TEVBE ETMELİ”

İHH Başkanı Bülent Yıldırım, Fethullah Gülen’in, Mavi Marmara olayında, “İsrail’in onayı olmadan hareket etmek, otoriteye başkaldırıdır” açıklamasında bulunduğunu hatırlattı.

Yıldırım, “Biz, Mavi Marmara’da bize saldıranların çocuklarına bile o çocuklardan hayırlı bir nesil çıkar umudu ile beddua etmedik” dedi. Herkesin hata yapabileceğini ve Fethullah Gülen’in yaptığının da hata olduğunu hatırlatan Yıldırım, “Fethullah Gülen bir an önce dönüp tevbe etmelidir” diye konuştu.

21 Aralık'taki sohbetinde Gülen'in bedduası çok tartışılmıştı. İşte o sözler:

HIRSIZI GÖRMEDEN HIRSIZI YAKALAYANLARIN ÜZERİNE GİDENLER... ALLAH ONLARIN EVLERİNE ATEŞLER SALSIN

Burada bir şey demek aklıma geliyor. Şimdiye kadar hiç dememiştim. Eğer bu mevzuda bir kısım arkadaşlar kendilerine verilen imkanlarla.. onlar nisbet yapıyorlar, falan filan diyorlar, f diyebilirler, g diyebilirler, ç diyebilirler, d diyebilirler.. diyorlar.. bulaştı bulaşmadı mülahazasıyla, belki cinayet sayılabilecek bir kısım icraatta bulunuyorlar. Şöyle demek geliyor yani içimden.. demeden kendimi alamayacağım. Hiçbir zaman da demek istemediğim bir şeyi demek geliyor içimden. Yoksa Doktor İkbal gibi, Hazreti Pir-i Muğan gibi, tel’ine, bedduaya “amin” dememek, onları etmemek genel şiarımızdır. Fakat eğer hakikaten bu olumsuz şeylerin üzerine giden arkadaşlar.. kimse onlar tanımıyorum, binde birini bile tanımıyorum.. bu işin üzerine “Hukukun ve aynı zamanda sistemin, dinin ve aynı zamanda demokrasinin gerektirdiği şeyler bunlardır.” deyip arınma adına, yıkanma adına, temizlenme adına, kirlerin öbür tarafa kalmasına meydan vermemek adına bir şey yaparken dinin ruhuna aykırı bir şey yapmışlarsa… bize de nisbet ediyorlar, dolayısıyla ben bizi de onların içinde görerek diyorum.. dinin ruhuna aykırı bir şey yapmışlarsa, yaptıkları şey Kur’an’ın temel disiplinlerine aykırıysa, Sünnet-i Sahiha’ya aykırıysa, İslam’ın hukukuna aykırıysa, modern hukuka aykırıysa, günümüz demokratik telakkilere aykırıysa.. Allah bizi de onları da yerlerin dibine batırsın, evlerine ateş salsın, yuvalarını başlarına yıksın. Ama öyle değilse, hırsızı görmeden hırsızı yakalayanın üzerine gidenler, cinayeti görmeyip de masum insanlara cürüm atmak suretiyle onları karalamaya çalışanlar.. Allah onların evlerine ateşler salsın, yuvalarını yıksın, birliklerini bozsun, duygularını sinelerinde bıraksın, önlerini kessin, bir şey olmaya imkan vermesin.