Yıldırım'dan çarpıcı anket sonucu açıklaması Doğu ve Güneydoğu'da...

Başbakan Binali Yıldırım, Kars ve Ağrı ziyareti dönüşü uçakta internethaber.com'a özel açıklamalarda bulundu.

Referanduma sayılı günler kala Başbakan Binali Yıldırım'dan dikkat çekici açıklamalar geldi. Kars ve Ağrı ziyaretleri sonrası uçakta İnternethaber Yönetim Kurulu Başkanı Hadi Özışık'ın sorularını yanıtlayan Yıldırım, referandum anketi sonuçlarına ilişkin konuştu.

"Anketler ne söylerse söylesin sandık açılınca herkes boyunun ölçüsünü alacak" diyen Yıldırım, Doğu ve Güneydoğu'daki Kürt seçmen oylarında "ciddi bir artış" beklediklerini açıkladı.

"Hayır" cephesinin referandum kampanyasına anayasa paketine ilişkin vatandaşı kandırdığı uyarısında da bulunan Yıldırım'ın yanıtları da sert oldu:

" Genelkurmay’a cübbeleriyle otobüslerle taşıyıp, ayakta alkışlattıkları üst düzey yargı mensupları bağımsız mıydı?

... Bir de, tutturmuş her ne kadar nereden geldiyse bir Binali Yıldırım sevgisi doğdu, 'Biz Binali Bey için çalışıyoruz'. Niye benim için çalışıyorsun kardeşim? Ben koltuk meraklısı değilim. Ben koltuktan vazgeçiyorsam, demek ki bu millet için iyi bir iş yapıyoruz, anla artık anla. Bırak benim için çalışmayı da, biraz çalış memleket için gayret et." 

İşte Binali Yıldırım'ın açıklamaları...

Sürekli farklı bir anket sonucu açıklanıyor, ne diyorsunuz bu duruma?

 Bizim görevimiz çalışmak, gayret etmek. Sonucu vatandaş belirleyecek. Anketler ne söylerse söylesin sandık açılınca herkes boyunun ölçüsünü alacak.

Kars’ta ve Ağrı’dayız. İlgi alakadan memnun musunuz?

Vatandaş üzerinden terör tehdidi kalkınca rahatlıyor. Önceden ölüm korkusu, tehdit dolayı kendi rızasıyla değil zorla... Şimdi kendi iradesini ortaya koyuyor. Devletiyle kucaklaşıyor. Bu referandumda özellikle Doğu ve Güneydoğu’da EVET oylarında artış bekliyorum.

Referandumda Doğu ve Güneydoğu bölgesinden gelecek oyların size göre anlamı ne olacak?

Her oy çok değerli. Terörle mücadele gösterdiğimiz kararlılığın özellikle Kürt vatandaşlarımız tarafından takdir gördüğünü düşünüyoruz. Açıkçası geçmiş dönemle karşılaştırıldığında oylarda ciddi bir artış bekliyoruz. Bu olumlu bir katkı sağlayacak. Ama bu işin Kürt’ü, Türk’ü, Laz’ı, Çerkez’i yok. Bu bir parti işi değil. Memleket işi. Hepimizi ilgilendiriyor. Bir karar vereceğiz. Sürekli bir yandan iş yaparken bir yandan engellerle mi uğraşacağız? Yoksa bütün bunlardan arınmış milletin karar verdiği bir yönetim sistemiyle istikrarın sağlandığı bir modele mi geçeceğiz.

Bölücü terörle mücadele nasıl gidiyor? 

Bu kış hazırlık yapamadılar. İçerideki temizlik devam ediyor. En önemlisi Kuzey Irak’tan geçişlerine engel olmak. Güvenlik güçlerimiz geçmişteki Uludere hadisesinden kaynaklı sınır kapıları dışında geçişlerde bir tereddüt yaşıyordu. Neymiş efendim ben terörist değilim, kaçakçıyım. Sanki kaçakçılık doğru bir işmiş gibi. Öyle bir şey yok! Sınırı kanunsuz geçen herkes aynı muameleyi görür. Terörist olmadığını nereden bileceğim?

Bunu net olarak ortaya koyduk. Meşru, yasal geçiş yerler dışında geçiş olursa anında cevap verilecek. Bir yandan da insansız hava araçları sürekli dolanıyor. Fiziki tedbirler artırıldı.

Amerikan Dışişleri Bakanı ile görüştünüz geçenlerde, bu konu gündeme geldi mi?

Çok net olarak bu konuyu söyledim. YPG, PKK’nın uzantısıdır. Sadece isim farklılığı var. PKK, YPG’ye lojistik destek sağlıyor. Bu bize terör faaliyeti olarak geliyor. Net olarak “Bunlara destek olmayın” dedik.

FETÖ’ nün 15 Temmuz darbe girişimin en önemli isimlerinden Adil Öksüz hala aranıyor. En son Amerikan konsolosluğu tarafından arandığı ortaya çıktı. Siz ABD tarafından gelen açıklamalardan tatmin oldunuz mu?

Bu terörist her yerde didik didik aranıyor. Amerikan konsolosluğunun araması çok tuhaf tabii. Sonrasında yapılan açıklama ise beni hiç tatmin etmedi. İşi gücü bıraktılar bu mu kaldı? Türkiye büyük bir felaketten çıkmış her yerde bu teröristler aranıyor, sen “Vizenizi iptal ettik” demek için bunları arıyorsun. Bana ne mantıklı geldi ne de tatmin etti.

 “Referandumda EVET çıkarsa Türkiye’de yargı bağımsızlığı ortadan kalkacak” deniyor...

Hiçbir somut dayanağı olmayan bir iddia. Keşke yargı bağımsızlığı konusunda bu duyarlılığı gösterenler 28 Şubat’ta 400 yargı mensubu, otobüslerle mitinge götürür gibi Genelkurmay’a götürülürken de konuşsalardı. Kim vardı o otobüste? Yargıtay Başkanı vardı. Cumhuriyet Başsavcısı vardı. Anayasa Mahkemesi Başkanı vardı. Bunları unuttuk mu? Genelkurmay’a cübbeleriyle otobüslerle taşıyıp, ayakta alkışlattıkları üst düzey yargı mensupları bağımsız mıydı?

Bir de, tutturmuş her ne kadar nereden geldiyse bir Binali Yıldırım sevgisi doğdu, 'Biz Binali Bey için çalışıyoruz'. Niye benim için çalışıyorsun kardeşim? Ben koltuk meraklısı değilim. Ben koltuktan vazgeçiyorsam, demek ki bu millet için iyi bir iş yapıyoruz, anla artık anla. Bırak benim için çalışmayı da, biraz çalış memleket için gayret et de yeni sistemde sana da bir şans doğsun. Bu sistem sana da şans getiriyor. Çalışırsan, çabalarsan, milletin gözüne girersen millet seni de seçer, ama böyle bir umudu yok. Nereden anlıyoruz biliyor musunuz? Diyor ki; cumhurbaşkanı ikinci döneminde seçime giderse, o zaman bir daha seçilecek diyor. Yani onun hesabına göre 11 yıl bugünden itibaren cumhurbaşkanı görevde, umudunu kesmiş. 11 yıl için Türkiye’nin geleceği hakkında, Türkiye’nin yönetimi hakkında en ufak bir iddiası yok, en ufak bir beklentisi yok. Derdi zoru; aman nasıl Türkiye’nin istikrarını engellerim, işlerini yavaşlatırım, mevcudu muhafaza ederim, böylelikle geçinir giderim.

Milletin kafasını karıştırmak, konuyu sürekli Tayyip Erdoğan’a bağlamak için olmadık yalan dolan söylenip duruyor. Yazıktır bu ülkeye. Ana Muhalefet Partisi’nin biraz ağırlığı olması lazım. Minibüsçülerle oturuyorlar “Sizi kaldıracaklar” diyorlar. Kahvecilerle oturuyor “Sizin dükkanları kapatacaklar” diyorlar. İşadamlarına “Fabrikalarınızı kapatacaklar” diyorlar. Korku yaymaktan başka bir iş yaptıkları yok.

Türkiye özellikle yurt dışında şu sıralar büyük bir mücadele veriyor. Bu mücadelenin spordaki ayağında Beşiktaş, UEFA Kupası’na doğru gidiyor...

Beşiktaş bu sene her anlamda çok farklı. Saha içinde de saha dışında da Beşiktaş’a yakışan işler yapıyorlar. Bu seneki sloganları olan ‘Efendi Beşiktaş’ın hakkını veriyorlar. Gurur duyuyoruz. Allah nazardan saklasın iyi gidiyorlar. Takip de ediyorum. Böyle başarılara ihtiyacımız var. Ben inanıyorum, bu şekilde giderse UEFA Kupası’nı Türkiye’ye getirecekler.