Başbakan Binali Yıldırım yeni anayasa çalışmalarına ilişkin yarın MHP lideri Devlet Bahçeli'yle görüşeceklerini açıkladı. Yıldırım, CHP'ye yaptıkları çağrıyı da yineledi.
Abone olBaşbakan Binali Yıldırım Ankara'da gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını yanıtladı. Yeni anayasa sürecine ilişkin bilgi veren Başbakan, "Yarın MHP Genel Başkanı Bahçeli ile bir görüşmemiz olacak" dedi.
Başbakan'ın konuşmasının satır başları şöyle:
Demokrasi demek, uzlaşma demek. Dolayısıyla yeni anayasa gibi konularda görüşerek, konuşarak atacağımız adımlar çok daha doğru adımlar olacaktır. Bir süreden beri bildiğiniz gibi biz bütün partilere çağrı yapıyoruz. Gelin birlik olalım, beraber olalım hepimizin milletimize vaadi olan yeni anayasayı hükümet sistemi de dahil olmak üzere bir sonuca bağlayalım diye. Bu konuda Milliyetçi Hareket Partisi'nin bu konuda olumlu bir tutumu var. Ana muhalefet partisi CHP'nin olumsuz bir yaklaşımı var dolayısıyla biz hala vakit olduğunu düşünüyoruz. CHP'ye de çağrımızı yineliyoruz; Gelin bu dönüşümde, milletimizin beklediği bu yeni anaysa sürecinde sizde katkı koyun bu onur bu şeref hepimizin olsun. Kapımız açık çağrımız açık olmaya devam ediyor.
Bu hafta MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'yle yarın görüşmemiz olacak. Bu konuyla ilgili biraz daha somut, net düşüncelerimizi birbirimize aktarma imkanı bulacağız.
ANAYASA DEĞİŞİKLİĞİNİN KAPSAMI NE OLACAK?
Tabiatıyla anayasa değişikliğini halk oyuna götürmek için 330 kabule ihtiyaç var. AK Parti olarak bizim bunu tek başına götürmemiz mümkün değil. Milliyetçi Hareket Partisi'nin katkısı gerekiyor. Bunu esas alarak bu çalışmalar başlattık. Yapacağımız görüşmede bütün bu ihtimalleri, geniş kapsamlı orta kapsamlı dar kampsamlı olmak üzere alternatifleri ele alıp değerlendireceğiz diye düşünüyorum.
CHP BİLDİRİSİ YENİKAPI RUHU BİTTİ Mİ?
Yenikapı ruhu hiçbir zaman bitmez. Yenikapı ülkemizin, milletimizin bağımsızlık, milli irade ve bütünlüğünün temsilidir. Yenikapı ruhu CHP'nin gönülsüz olmasıyla bitmez.
Büyükelçilerin fikri neyse zikri de o. Büyükelçilerin görevi bölücülere destek vermek değil. Görev yaptıkları ülkenin hükümranlık haklarına saygı duymaktır. Onun için sorumlulukları çerçevesinde görevlerini yapmalarını bekleriz.