Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Yiğit Bulut, kimsenin niyet okuyuculuğu yapmaması gerektiğini söyleyerek "Piyasa ve ekonominin şartları ne gerektiriyorsa Merkez Bankası o adımları atacak ve olağan toplantılarda gereken kararlar alınacaktır" dedi.
Abone olCumhurbaşkanı Başdanışmanı ve Ekonomi Politikaları Kurulu Üyesi Yiğit Bulut, gündemde yer alan konulara ilişkin olarak Hürriyet gazetesinden Neşe Karanfil'e değerlendirmelerde bulundu. Merkez Bankası (TCMB) Başkanı Şahap Kavcıoğlu’nun soğukkanlı duruşunun piyasaya güven verdiğini belirten Bulut, "Kimse Merkez Bankası’nın ne yapacağına dair niyet okuyuculuğuna girmesin, piyasa ve ekonominin şartları ne gerektiriyorsa Merkez Bankası o adımları atacak ve olağan toplantılarda gereken kararlar alınacaktır" açıklaması yaptı.
"Akıl dışı senaryolar yazdılar"
Bulut kamuoyunda bir kısmı akademisyenler olmak üzere kötü niyetli kişilerin doğruyu görebildikleri halde felaket senaryoları çizdiklerini vurgulayarak "Türkiye’nin tek kurtuluşunu faizle oynamak ve IMF gibi akıllarınca çıpalandırmaya bağlıyorlar. Bu kişiler yeni değil bazıları 20 yıldır aynı masalı anlatıyor. Yine bunlardan bazıları MB Başkan değişikliğinde acil toplantı ile faiz indirmekten başladılar mali kurala hatta bankalardaki mevduata dondurmaya kadar akıl dışı senaryolar yazdılar" ifadesini kullandı.
"Yerleşikler 12 milyar dolardan fazla döviz sattılar"
Görev değişikliğinin ilk günü yaptığı açıklamaları hatırlatan Bulut, "Görev değişikliğinin ilk günü söylemiştim; bunlar kesinlikle yalandır, olağandışı bir adım mümkün değildir diye, haftalar geçti dedikleri yalan çıktı. Ve o günden bugüne bunlara itibar etmeyen yerleşikler 12 milyar dolardan fazla döviz sattılar" bilgisini verdi.
Merkez Bankası’nın duruşu ve araç bağımsızlığı gibi kavramların sürekli üstüne kara çalınmaya çalışıldığını vurgulayan Bulut, "Bu kavramlar bugün tam olarak tesis edilmiş ve özellikle araç bağımsızlığı konusunda okunan niyetler de tutmamıştır" diye konuştu.
"Kavramlar çarpıtılıyor"
Bulut, fiyat istikrarı, sıkı para politikası ve mali disiplin gibi kavramların piyasada bazı yorumcular tarafından büyümeye engel gibi sunulurken bazı görüşlerin de tam tersi yönde olduğunu belirterek, "Yatırımların artması mali disiplinden kopmak demek değildir. Mali disiplin illa da piyasayı sıkmak, boğmak anlamına gelmez tam tersi mali disiplin bozulmadan üretim, yatırım, istihdam artırılabilir. Cumhurbaşkanımızın açıkladığı reform paketinin detaylarını lütfen unutmayalım; dört ana motor planlanmış üretim, istihdam, yatırım ve sonuç olarak ihracat. Bundan sonra ki ekonomi politikalarının hukuk reformları ile de desteklenerek bu yönde gelişmesi gayet doğal" dedi.
"Hedef, üreten Türkiye"
Ekonomide hedefin üreten Türkiye olduğunu kaydeden Bulut, şunları anlattı: Yeni bir dünya denklemi yazılıyor. Doğu ve Batı’nın her anlamda kapışması artık günler sayıyor. Bir tarafta ABD-AB ana eksenli Batı, diğer tarafta Çin-Rusya eksenli doğu. Çin-Rusya GSMH’si 2028’e kadar ABD’yi fazlasıyla geçeceği gibi Çin’in 2023’ten itibaren tek başına ABD ile eşit olma yoluna gireceği de çok açık. Denizlere Hakimiyet Teorisini üreten ABD donanması 2021 itibariyle Çin Donanmasından küçük. 5-G hatta yeni sosyal medya şirketlerinin piyasa büyüklükleri dahil olmak üzere avantaj Doğu’ya kayıyor bir de bunlara AB ülkelerinin Gazprom bağımlılığını ekleyin sonuç ortada.
"Türkiye’ye yeni bir yatırım dalgasına yol açacak"
Bu noktada ortaya çıkan denklemin en önemli bileşeninin Türkiye olduğunu vurgulayan Bulut, "Eşitlikte Türkiye hangi tarafta olursa kesin kazanan daha çabuk ortaya çıkacak. Bu bağlamda Türkiye’ye her türlü yaptırım gelecek korkusu ile ortamı gerenler kötü niyetli. Yeni dünya düzeninin en önemli ülkesi Türkiye. Bu yeni bir ekonomik modelin doğmasına klasik sıcak paracıların tezlerinin tam olarak çökmesine ve Türkiye hangi tercihi yaparsa yapsın Türkiye’ye yeni bir yatırım dalgasına yol açacak" ifadesini kullandı.
"Piyasa şartlarından bağımsız adımlar atarak asla değil"
Her ülkenin sıkıntıları olduğunu ifade eden Bulut, "Bugün sıkıntılarımız yok mu, var. Belki bize özel daha hızlı adımlar atılması gereken noktalar da var ama çözüm sıcak para yüksek faiz düşük kur değil. Faizlerin düşmesi üretime geçmek için önemli bir etken ve ama piyasa şartlarından bağımsız adımlar atarak asla değil" diye konuştu.
"Varlık barışından yararlanın"
Bulut, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın çağrısından sonra 12 milyar dolar bozdurulduğunu belirterek, "Çağrının bir detayı daha vardı; varlık barışından yararlanın. Bu da çok önemli sistem dışı kalan para kimseye yaramıyor. Varlık barışı bitmeden sisteme girmek ve ekonomiye bireysel ve kolektif katkı sağlamak çok önemli" değerlendirmesinde bulundu.