BIST 9.528
DOLAR 34,55
EURO 35,98
ALTIN 2.990,96

Yeter artık din bezirganları…

Bunlar var ya yarın kıyamet kopacak olsa “kıyamet iptal olsun” derler utanmadan…

Birisi çıkar zekatımızı, fitremizi ister, diğeri çıkar oruç ertelensin der, öbürü başka bir fetva verir… Yeter yahu…

Nedir sizden çektiğimiz.

Bi bitmediniz gitti.

Düşün artık yakamızdan din bezirganları ve fırsatçıları…

Son günlerde gerek sosyal medyada gerek yazılı medyada gerekse görsel medyada okuduğum, seyrettiğim haberlerden adeta kusasım geldi. Fırsatçı din düşmanları ve din bezirganları sanki milletin yeterince derdi tasası yokmuş gibi yeni sorun çıkarmalar peşinde koşuyor.

Bir belediye başkanı düşünün ki ekranlardan alenen fitre ve zekatlara talip olduğunu fütursuzca söylüyor. Yahu her şeyden önce fitre ve zekât fakirlerin hakkıdır. Belediye olarak ne zaman fitre ve zekâta muhtaç hale geldiniz. Daha göreve geleli bir yıl olmadı, dilenmeye başladınız.

Hani her şey güzel olacaktı?

Bir de fetvadan bahsediyorsunuz.

Buyurun fetva ne demek bakalım: İslam hukukuyla ilgili bir konunun, bir sorunun dinsel hukuk kurallarına göre çözümünü açıklayan, şeyhülislamca/hoca/alim ya da müftüce verilen hüküm.

Şimdi bu açıklamadan sonra “Fetva” kelimesini en son ağzına alacak kişi laiklerdir.

Çünkü bağlı olduğunuz siyasi zihniyet geçmişten günümüze tarihin her anında bütün dini değerlere savaş açmış, İslamiyet’i bu memleketten söküp atmak için Meclis’e kanun teklifi verecek kadar azmış, milletin elinde ne kadar kutsal değer varsa almaya kalkmış bir zihniyet. Dine, dindara, dini değerlere karşı yıllardır mücadele eden ve etmeye devam eden bir siyasi zihniyetin şimdi kalkıp milletin fitresine zekatına -teşbihte hata olmaz- adeta “sulanmaya” çalışması kadar irrite edici bir şey olamaz bu dünyada.

Millet olarak tiksiniyoruz sizin gibilerden ve sizin zihniyetinizden…

Hani bir söz vardır, “dinime laf eden bari Müslüman olsa” diye, oruçla, teravihle uzaktan yakından alakası olmayan insanlar “oruç ertelensin” kampanyası başlattılar.

Bir de diyorlar ki “Camiler kapalı, teravih kılınamayacak, oruç eksik olacak, eksik ibadet olmaz”…

Yahu ben size ne diyeyim.

Cahilliğin bu kadarı da fazla.

İnsan olur da bu kadar mı cahil olur.

Sorsan “kaç kere oruç tuttun, kaç kere teravih kıldın” verecek cevabı yok.

Bir de orucu tarif ederken “gündüzleri aç kalıyoruz” demiyorlar mı, saçımı başımı yolasım geliyor.

Orucu “aç kalmak” olarak algılayan zihniyet kalkmış “teravih kılınmazsa oruç eksik olur” diyor.

Hay ben sizin kıt aklınıza…

Korona bile bunların aklını başına getiremedikten sonra ne desem boş.

Yahu hiç mi hayatı sorgulamazsınız, hiç mi şapkanızı önünüze alıp düşünmezsiniz…

İnsan biraz ibret alır yahu…

Bunlar var ya yarın kıyamet kopacak olsa “kıyamet iptal olsun” derler utanmadan…

İşin şakası bir tarafa, ey din düşmanları ve din bezirganları…

Düşün artık yakamızdan.

Uzak durun bizden.

Tamam, siz oruç tutmayacaksanız tutmayın, namaz kılmayacaksınız kılmayın, her ne şirret işleyeceksiniz işleyin, söz size karışmayacağız. Yeter ki siz de bize karışmayın. Çekin o pis ellerinizi ibadetlerimizin üzerinden.

Kirletmeyin tertemiz dünyamızı…

Hem “camiler kapalı” diye timsah gözyaşları dökmenize gerek yok.

Yeryüzü bizim mescidimiz, evlerimiz küçük birer cami bizim için. Evlerimizi mescide çevirerek teravih namazlarımızı eda ederiz.

Rabbimize ibadet etmek için aracılara ihtiyacımız yok bizim.

Siz rahat olun, biz orucumuzu da tutarız, teravihimizi de kılarız, zekatımızı da veririz, fitremizi de veririz.

Ama ne sizin dediğiniz gibi orucumuzu erteleriz, ne de zekatımızı size veririz.

Bi yerlerinizi boşuna yırtmayın…

Ortalığı kokutmayın… 

facebook.com/msbeser

twitter.com/msbeser

instagram.com/msbeser