Türkiye'yi sarsan yenidoğan çetesinin çökertilmesi sonrası adı geçen hastanelerle ilgili diğer skandallar da ortaya çıkmaya başladı. Yalnızca bebeklerin değil, yaşlıların da ihtiyacı olmadığı hâlde kritik operasyonlara zorlandığı, çeşitli ameliyatlar ile binlerce kişinin hayatını kaybettiği veya kör olduğu iddia edildi. Ayrıca ele geçirilen kimliklerle de SGK'yı yüz milyonlarca lira zarara uğrattıkları belirlendi.
Abone olYeni doğan bebekleri para uğruna ölümlerine yol açan çetenin çökertilmesi Türkiye gündemine bomba gibi düştü. Tüm Türkiye'yi derinden etkileyen olaylar sonrası bir bir gelen şikayetler kan donduran olayların sadece bebeklerle sınırlı kalmadığını gözler önüne serdi.
SGK'yı milyonlarca lira zarar uğrattılar
Sektörde çeteleşen grupların binlerce kişiyi gereksiz yere operasyona zorladığı, insanları sağlığından ettiği, yüksek faturalar çıkarıldığı ve ele geçirilen kimliklerle sahte operasyonlar yapılarak SGK’yı milyonlarca lira zarara uğrattığı ortaya çıktı.
En çok uygulanan yöntemlerin başında; ihtiyacı olmayan hastaların anjiyo gibi kritik ameliyatlara alınması, ücretsiz sağlık kontrolü adı altında ele geçirilen kimliklerle kişilerin yoğun bakımda gösterilmesi, ücretsiz göz muayenesi adı altında kişilere gereksiz tedaviler ve işlemler uygulanması, kimlik bilgileri ile kişilerin diyalizde gösterilmesi, devlet hastanelerinden anlaşılan doktorlar vasıtası ile sevk işlemleri yapılmak suretiyle kişilere yüksek faturalar çıkarılması ve pahalı ilaç satışı gibi konular geldiği belirtildi.
Türkiye Gazetesi'nin haberine göre; Yenidoğan çetesinin çökertilmesi ile listede adı geçen hastaneler ile ilgili ciddi iddialar ortaya atıldı. CİMER ve sosyal medyada bu hastanelere giden kişiler, yaşadıkları olayları bir bir anlatmaya başladı. Bazı hastanelerin pazarlama departmanlarının bu iş için kurulduğu; sivil toplum kuruluşları, fabrikalar ve hatta sokaklardan insan toplayarak ‘ücretsiz muayene’ adı altında kimlik bilgilerini ele geçirdikleri kişilere defalarca işlem yaptığı belirtildi.
Stent çetesi
Bazı özel hastanelerde ise yaşlı hastaların, büyük operasyonlara zorladıkları ifade edildi. Yine yapılan açıklamalarda “Bu işlemlerin başında anjiyo ve stent geliyor. Hastanın bu işleme ihtiyacı olmasa dahi, hastane yönetimi ve doktorlar kendi aralarında anlaşarak, hasta yakınlarına durumun ‘acil’ olduğunu söyleyip apar topar ameliyata alıyorlar. Bu yolla hem SGK’dan hem de hasta yakınından para talep ediyorlar. Hastalar yaşlı olduğu için bu yapılan işlemlerin çoğu da ölüm ile sonuçlanıyor. Bunlara stent çetesi adı veriliyor” ifadeleri kullanıldı.
Binlerce kişi kör oldu
Bazı hastaneler ‘ücretsiz göz muayenesi’ adı altında insanları hastanelere çekerek, gereksiz yere birçok tetkikten geçirdiği de diğer iddialar arasında yer alıyor. Kişinin ihtiyacı olmadığı hâlde ameliyata ikna edildiği, birçok kişinin bu operasyonlar sonucunda görme yeteneğini kaybettiği belirtiliyor. Mağdur kişinin dava açması durumunda ise “Muayene öncesi imzalamış olduğunuz anlaşma gereği, hastanemiz hiçbir mesuliyet kabul etmemektedir” deniliyor.
Kayıtlarda günde bir hastaneye 200-300 kişi geliyor
Konuyla ilgili sosyal medyada yapılan itiraflarda “Hastaneye gelen kişilerin ‘basit sağlık kontrolleri’ yapılıyor ve ücretsiz servisler ile alındıkları yerlere bırakılıyorlar. Siz bunu bir jest olarak görüyorsunuz ancak durum farklı. Hastane, ele geçirdiği kimlik bilgisini defalarca kullanıyor. Hatta sağlık kontrolüne gelen kişiyi, adamın haberi yokken yoğun bakıma bile yatırıyorlar. Yani adam işinde gücünde, diyelim fabrikada ama hastanede yoğun bakımda görülüyor. Kayıtlarda günde bir hastaneye 200-300 kişi geldiği görülüyor” denildi.