Yeni sigara yasağının getireceği sorunlar...
Sayın Recep Akdağ'ın uygulamaya çalıştığı yeni sigara yasağının, beraberinde pek çok büyük sorunu getireceğini düşünüyorum. Örnekleriyle anlatayım.
Sağlık Bakanı Recep Akdağ, tütünle mücadele kapsamında sigara içilmesine izin verilen yerleri inceleyeceklerini ve yeni yasakların geleceğini söylüyor.
Buna göre lokanta, pastane, restoran, kafeterya ve kahvehane gibi yerlerin önünde dahi sigara içilemeyecek.
Önce şunu açık ve net olarak belirteyim; bugüne kadar uygulanan sigara yasağına karşı değilim.
Ancak Sayın Recep Akdağ'ın uygulamaya çalıştığı yeni yasakların, beraberinde pek çok büyük sorunu getireceğini düşünüyorum.
Örnekleriyle anlatayım...
Türkiye İstatistik Kurumu'nun verilerine göre sadece İstanbul'da
yaklaşık 130 bin civarında lokanta, pastane, restaurant ve kafe
var. Bu mekanların her biri ortalama 6 çalışanı istihdam ediyor.
Hal böyle olunca toplam çalışan sayısı neredeyse 800 bini
buluyor.
Türkiye geneline vurduğunuzda mekan sayısı 460 bini, çalışan sayısı
ise neredeyse 2 milyon 700 bini buluyor.
Bakan Akdağ'ın açıklamasından sonra müşterisi olduğum bütün mekan
sahipleriyle konuşma imkanı buldum. Abartısız söylüyorum, tamamı
getirilecek yasağın hem esnafı bitireceğini, hem de işsizlik
oranlarında patlamaya neden olacağını söylüyor.
Haksız değiller...
Başlayacak olan yasak nedeniyle bu işletmelerin tamamında ciddi bir
işçi kıyımı olacak. Mekan sahipleri, yasağın başlamasıyla beraber
işçi sayısında yarı yarıya tasarrufa gideceklerini
söylüyor. Yasakla beraber bir milyon 400 bin kişinin işsiz
kalacağı varsayılıyor.
Varsayılıyor diyorum çünkü sigara yasağıyla birlikte pek esnafın
müşterisi azalacak. Bu durum haliyle gelirlerde de korkunç bir
düşüşe neden olacak.
Esnafın işçi çıkarmaktan başka yolu yok!
İşsizlik oranlarının aşağıya çekilmeye çalıştığı bir ortamda 1
milyon 400 bin kişinin işsizlir ordusuna katılması demek, ekonomik
dengeler açısından tamiri imkansız sonuçlar doğurabilir.
Müşterisizlikten dolayı kepenk kapatmak zorunda kalacak esnaf
sayısını düşünmek bile ayrı bir kabus...
Sayın Recep Akdağ elbette bu kararı alırken olumlu ve olumsuz
yönlerini düşünmüştür. Ancak kendisine iletilmeyen bazı detayları
aktarmak isterim.
Bir defa; bugüne kadar uygulanan sigara yasağı pek çok yerde
uygulanmıyor. Uygulanmama nedeni rüşvet!
Bizzat şahit olmasam bunu yazmazdım.
Pek çok mekan sahibi ayakta kalabilmek için gelen sigara
denetimcilerine rüşvet önererek cezadan kurtuluyor. Bugünden sonra
getirilecek yasak, bu rüşvet çarkının iyiden iyiye artmasından
başka bir işe yaramayacak.
Bence böylesi bir sigara yasağını uygulamaktansa, sigarayı ülke
genelinde kökten yasaklamak daha mantıklı bir çözüm olur!
Çünkü benzeri kararlar alan tüm ülkelerde, sigara yasağında ya
yumuşamaya gidildi, ya da geri adım atıldı.
Almanya'da Anayasa Mahkemesi uygulanan yasağın yumuşatılması için
karar verdi mesela... Avusturya da bazı yasaklarda geri adım atmak
zorunda kaldı. İsrail, havaalanlarının içine bile sigara
içilen kabinler koymaya başladı.
Kaldı ki bugüne kadar yürürlükte olan yasağa uymayan pek çok devlet
kurumu var.
Örnek mi?
Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde, bakanlıklarda ve diğer tüm devlet
dairelerine bu yasak makam odalarında her dakika çiğneniyor.
Odalarda sigara dumanından göz gözü görmüyor!
Ankara'da bakan ve milletvekillerinin uğradığı mekanlarda püfür
püfür sigara içiliyor. Bunu gören sigara denetimcileri ses
çıkarmadan uzaklaşıyor ki buna bizzat şahit olmuşluğum var.
Anlayacağınız; devlet kendi koyduğu yasağı en başta kendisi
çiğnerken, esnafın bu yasağa uymasını bekliyor.
Bence getirilmesi düşünülen yasak yerine, daha mantıklı çözümler
üretilebilir.
Bir örnek vereyim...
Nargile satışı, ülkede başlı başına bir sektör oluşturuyor. Bunun
farkına varan devlet, bu hizmeti veren işyerlerine nargile
ruhsatı verme yöntemini seçti. Bildiğim kadarıyla nargile
satışı yapan her bir işletmeden yıllık 12 bin lira ile 20 bin lira
arası ruhsat bedeli alınıyor.
Aynı yöntem sigara için de pekala uygulanabilir.
Mesela; sigara içilebilir açık alan yapan işletmelere, nargile
ruhsatı gibi sigara ruhsatı verilebilir. Metrekare ölçüsüne göre bu
işletmelerden yıllık 15- 35 bin TL arası bir vergi
alınabilir.
Aynı zamanda bu işletmelerin kapısına, "Bu işletmede tütün
mamülleri tüketilmektedir. Tütün mamülü tüketilmeyen yalıtılmış
alanımız mevcuttur" levhası asılabilir.
Bu yöntem hem rüşvet çarkını, hem de esnafın kepenk indirmesini
engeller. Böylece işsizler ordusuna yeni işsizlerin katılmasının
önüne geçilmiş olur.
Daha da önemlisi...
Sigara içilen alanlardan alınacak ruhsat bedeli sayesinde
devletin kasasına milyarlarca lira sıcak para girişi
sağlanır.
Yıllık 5 ile 7 milyar TL arası para da az değil hani...