11 yıl önce Topkapı'da mütevazı bir binada küçük bir gazete olarak yayın hayatına merhaba diyen Yenişafak Gazetesi hergeçen gün büyüyerek bugünlere geldi.
Abone olYenişafak Gazetesi 11 yaşına bastı. Topkapı'da mütevazı bir binada yayın hayatına başlayan Yenişafak hergeçen gün büyüyerek bugünlere geldi. Yenişafak Gazetesi 11 yıllık öyküyü bugünkü nüshasında şöyle özetledi:
- Haklıdan yana yayın yapan çizgisini asla değiştirmeyen gazeteniz Yeni Şafak, bugün bağımsızlığından ödün vermeksizin 'büyük bir gazete' olmanın verdiği haklı gururla, 11. kuruluş yıldönümünü kutluyor.
11 yıl önce Topkapı'da mütevazı bir binada küçük ve bağımsız bir yayın organı olarak doğan gazeteniz Yeni Şafak, 'yeni bir 23 Ocak'ta bağımsızlığından ödün vermeksizin daha da büyümüş bir gazete olarak kuruluş yıldönümünü kutluyor. Yayın hayatına başladığı 23 Ocak 1995'ten bu yana başta politik, ekonomik ve sosyal sorunları 'halkın gözüyle' işleyen Yeni Şafak, 'toplum mühendisliği'nin en fazla uygulandığı hassas dönemler başta olmak üzere ilkeli ve haklıdan yana yayın çizgisinden asla taviz vermedi. Suni çatışmalarla siyasi tansiyonun yükseltildiği 28 Şubat sürecinde halkın gerçek gündeminin nabzını tutan Yeni Şafak, devlet içindeki çetelerin varlığını ortaya koyan Susurluk kazası sonrasında 'gerçek temizliğin' çağrısını yaptı, çoğunluğun emeği üzerinden devasa kazanç sağlayan azınlığın maskesinin düşürülmesine yardımcı oldu.
Akıntıya karşı kürek çektik
Kısıtlı imkanlara rağmen başlangıçtan itibaren 'bir önceki gün Türkiye'de ve dünyada neler olduğunu' kamuoyuna hakkıyla duyurmaya çalışan gazeteniz, bugün zengin yazar-haberci kadrosu ve giderek büyüyen imkanlarıyla sizi bilgilendirmeye, aydınlatmaya devam ediyor. Toplumun -bir 'merkez'ce- gerçeklikten kopuk politikalarla kuşatılmaya çalışıldığı bir dönemde 'hassas' dengelerden ötürü yayın dünyasında 'hakkıyla' yer bulamayan önemli yazar ve aydınları bünyesine katan Yeni Şafak, haklıdan yana tavır koymak için kimi zaman akıntıya karşı kürek çekmeyi bile göze aldı. Mehmet Barlas, Cengiz Çandar ve Nazlı Ilıcak gibi Türk basınının önemli kalemleri bir dönem haksızlığı Yeni Şafak'taki sütunlarında dile getirdiler.
Farklı görüşlere yer verdik
Demokrasinin çoğulculuk ilkesini temel alan Yeni Şafak, sadece belli bir görüşe değil, farklı görüşlere sahip aydınlara da sütunlarında yer verdi. Ahmet Taşgetiren, Fehmi Koru, Ali Bayramoğlu, Kürşat Bumin, Alper Görmüş, Koray Düzgören, Hayrettin Karaman, Davut Dursun, Ahmet Kekeç, İbrahim Karagül, Mehmet Ocaktan, Mustafa Karaalioğlu, Mustafa Özel, Rasim Özdenören, Mehmet Şeker, Dücane Cündioğlu, Tahsin Sınav, Hüsnü Mahalli, Sami Hocaoğlu, Melikşah Utku, Fatma Karabıyık Barbarosoğlu, Bekir Hazar, Resul Tosun ve diğer bütün yazarlarımız bugün yine doğrunun yanında, bilgiye ve gerçeğe sırtını çevirmeden 'Aydınlık Türkiye'nin geleceği' için yazmaya devam ediyorlar.
Yeni Şafak farkı farkediliyor
Arkasında holding, banka ve güçlü sermaye grupları olmaksızın sadece tarafsız, ilkeli yayıncılığıyla basının yüzakı olan Yeni Şafak, gündem belirleyen manşetleriyle üstü örtülmek istenen, gizlenen pekçok yolsuzluğun günışığına çıkmasını sağladı. 'Temiz toplum' ideali, 'demokrasi özlemi' hep Yeni Şafak'ın sayfalarında geniş yer buldu. İnsan hakları ihlalleri karşısında sessiz kalmayan, haksızlığa uğrayan her kim ise ona tercüman olan Yeni Şafak toplumun bütün kesimlerinin sesi olmayı başardı. Bugün belirli bir okur kitlesinin vazgeçilmez gazetesi olan Yeni Şafak, entelektüellerin, siyasal elitlerin ve aydınların okumadan geçemedikleri etkili bir gazete haline geldi. Yaptığı yayınlar ve haberlerle siyasal iktidarı denetim işlevini de halk adına yerine getirdi.
Kültür hayatına katkı yaptık
Yeni Şafak gazetesi haber, yorum, araştırma ve dizi yazıları dışında 657'liler ve SSK'lılar için de özel sayfalar hazırlayarak ücretli kesimlerin sesi oldu. Geniş ve renkli yorumlarıyla Spor sayfaları hazırlamakla kalmadı, Düşünce Günlüğü sayfaları ile aydınlara, fikir üreten gençlere, amatör yazarlara ve akademisyenlere yer açtı. Medyakronik sayfası ile adeta günlük medyanın nabzını tuttu. Araştırma yazıları ve dizilerle okurların ufuklarını açtı, bilgi dağarcıklarını zenginleştirdi. Kütüphanelerin vazgeçilmez temel eserlerini ve toplumun kültürel hayatına katkıda bulunmuş ilim adamlarının eserlerini her eve ulaştırma misyonu edindi. Kültürel katkıların magazine kurban edildiği bir süreçte gerçekleştirdiği kültür kampanyaları ile halkın takdirini kazandı.
Onbinlerden yüzbinlere
Kuşkusuz ki gazetemiz aradan geçen onbir yıl içinde büyük teknik gelişmeler de sağladı. Kurulduğu yıllarda yalnızca bir merkezde basılan gazeteniz, bugün beş ayrı matbaada basılarak okuyucuya anında ulaştırılıyor. Önceleri -sınırlı imkanlardan ötürü- öğleden sonra erken saatlerde 'bağlanmak' zorunda olan gazeteniz bugün geç saatlere kadar bekletilip en sıcak haberleri size ulaştırma imkanına sahip. Bütün bu gelişmelere daha önce onbinlerle ifade edilen tirajımızın artık yüzbinleri aştığı gerçeği de eklenirse -siz okuyucularımızla paylaşmamız gereken- mutluluk bir kat daha artıyor. Bu mutluluğu sizinle her zaman yaşayabilmek dileğiyle...