Türkiye’nin gizli anayasası olarak da bilinen yeni Milli Güvenlik Siyaset Belgesi’nin tüm detayları netleşti.
Abone ol'Kırmızı Kitap', 'gizli anayasa', 'hayalet belge'... Birçok ismi var ancak resmi adı Milli Güvenlik Siyaset Belgesi (MGSB). Uzun süredir gündemde olan yeni MGSB, tarihte ilk kez tehdit ve risklerin fırsatlara dönüştüğü vizyoner bir metin olarak hazırlandı.
Hürriyet gazetesinin haberine göre, hakkında çok fazla spekülasyon üretilen kritik belge geçen hafta netleştirildi. Hafta başından itibaren de ilk kez Başbakanlık, Genelkurmay, Dışişleri ve İçişleri Bakanlığı başta olmak üzere devletin temel birimlerine gönderildi.
Halen Başbakan Tayyip Erdoğan’ın masasında olan belge, ekim sonundaki Milli Güvenlik Kurulu toplantısında resmiyet kazanacak. Ardından da Türkiye’nin kırmızı kitabı, TSK’nın Türk Milli Askeri Strateji Belgesi (TÜMAS) ile İç ve Dışişleri Bakanlıkları’nın Strateji belgelerine esas oluşturacak. Belge, son olarak 2005’de hazırlanmıştı.
Peki yeni 'Kırmızı Kitap'ta neler var? İrticanın, cumhuriyet tarihinde ilk kez metinden isim olarak tamamen çıkarıldığı MGSB’de, iç güvenlik bölümünde, "din istismarı ile aşırı dinci örgütler" ise teker teker mercek altına alındı. Ama irtica ve tehdidi kelimesi tarihe gömüldü. Aşırı sol örgütlerle birlikte PKK terör örgütünün faaliyetleri, alınması gerekli tedbirler ve yarattığı bölücü tehdit olarak ayrı başlık altında analiz edildi.
22 SAYFA İKİ KATINA ÇIKARILDI
MGSB, daha öncesinde 22 sayfa ve iç, dış güvenlik ve savunma olarak 3 ana bölümden oluşuyordu. Bu kez yine 3 aynı bölümde tesis edildi. Ancak, bu kez devletin vatandaşını potansiyel tehdit görmediği, yerine kendine ve vatandaşına güven esasına dayalı görüşün hakim olduğu 48 sayfalık bir metne yayıldı.
DARBE VE ÇETEYE ATIF
Belge, Türkiye’de darbeler ve çetelerin engellenmesi adına da üstü kapalı mesaj içeriyor ve "Demokratik sistemin temel kurumlarının da anlayış ve desteği ile demokratik kurallarla işletilmesinin sağlanması" yönünde cümle yer alıyor.
TARİHTE İLK KEZ
En ilginç olan yeniliklerden biri de, bugüne dek olmayan ama dünya ile aynı anda Türkiye’yi de tehdit eden ve yakından izlenmesi gereken bazı konuların belgeye dahil edilmesi oldu. Bugüne dek sadece bölücü terör ve irtica ile bazı komşulara odaklanan MGSB’de ilk kez şu noktalar yer aldı:
Siber tehditlerin ulusal güvenliğe etkileri
Küresel ısınma ve iklim değişikliklerinin getirdiği dengesizlikler, felaketlere karşı genel politikalar
Türkiye’nin şimdi avantaj olan genç nüfusunun yaşlanarak 2049’dan itibaren yaşlı bir ülke olarak ülkenin yönetmekte zorlanacağı bir sürece dönüşmesi ihtimali, alınacak tedbirler.
Dünyanın ana bölgelerini bağlayan ve Türkiye’den geçen enerji nakil hatlarının ülkeye verdiği avantajların milli siyasete avantaj olarak yansıtılması.
Uzay teknolojilerinin ülke menfaatlerinde daha aktif kullanılması. Uyduların istihbarat temininde daha etkin kullanımı.
DIŞ İLİŞKİLER
Mavi Marmara krizine hiç değinilmeyen belgede İsrail’in bölgede yarattığı istikrarsızlara ise işaret ediliyor ve yine de bu ülke ile ilişkilere önem de atfediliyor. Irak’ın Kuzey’indeki Kürt oluşumlarından, İran’ın nükleer çalışmalarına, Yunanistan ile Ege’de yaşanan sorunlara da teker teker atıf yapılıyor.