BIST 9.481
DOLAR 34,58
EURO 35,95
ALTIN 2.996,37
HABER /  POLİTİKA

Yeni anayasa çalışmaları kritik eşikte!

TBMM Başkanı Cemil Çiçek, yeni anayasa çalışmalarına ilişkin açıklamalarda bulundu.

Abone ol

TBMM Başkanı Cemil Çiçek , yeni anayasa çalışmasında kritik bir eşiğe gelindiğini ve bu eşiği atlamaları gerektiğini söyledi.

Çiçek, ''Sayın genel başkanlardan randevu isteyişimin nedeni, süreci noktalamak yerine, virgül koyup yoğun çabayla, tempoyla, daha verimli çalışma yöntemiyle işi olabildiğince makul sürede noktalamak istiyoruz. Şu ana kadar verilen destek benim için memnuniyet vericidir'' dedi.

Çiçek, TBMM TV'de Meclis gündemine ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

Meclis'in 2012'de eğitimde 4 4 4 sistemi, büyükşehir yasası, 3. yargı paketi gibi önemli yasal düzenlemeler yaptığını anımsatan Çiçek, bu yılın en önemli konusunun Anayasa Uzlaşma Komisyonu'nun çalışmaları olduğunu söyledi.

Yeni anayasa çalışmalarını 2012 sonuna kadar bitirmeyi hedeflediklerini, ancak bunun mümkün olmadığını dile getiren Çiçek, ''İnşallah kaldığımız yerden 2013'te çalışmalara devam edeceğiz'' dedi.

Yeni anayasa çalışmalarında önemli bir noktaya ve kritik eşiğe gelindiğine dikkati çeken Çiçek, bu eşiği atlamaları gerektiğini vurguladı.

Çiçek, Türkiye'nin yeni anayasaya ihtiyacı olduğu konusunda kimsenin şüphesi bulunmadığını ifade ederek, Meclis'teki dört siyasi partinin bu konuda sorumluluğu olduğunu belirtti. Cemil Çiçek, ''Sivil siyaset kendi anayasasını yapamıyorsa, başka arayışlardan fazla şikayet etmeye gerek yok. Çünkü biz bugüne kadar parlamento çatısı altında, halkın seçtikleriyle birlikte anayasa yapma şansını ne 1961'de ne 12 Eylül'de bulduk. Onun için herkes bu anayasadan şikayet etti'' diye konuştu.

KEHANET OLMAZ!

Yürürlükteki Anayasa'nın Türkiye için ne kadar sıkıntılı olduğunu başkalarından dinlemeye gerek olmadığını dile getiren Çiçek, Anayasa'nın yürürlükte olduğu 30 senede 17 kez değiştiğini, 2 değişiklik düzenlemesinin yarıda kaldığını söyledi. Mevcut Anayasa'nın, hukuk istikrarının yanı sıra Anayasa'nın dengelerini de bozduğunu belirten Çiçek, ''Kuvvetler arası ilişkilerde de sıkıntılar meydana getiriyor. Anayasa yürürlüğe girdiğinden beri kuvvetler arasında ciddi çatışmalar, ciddi sıkıntılar var. Bu sıkıntıları anayasa çerçevesinde aşmak yerine, ülkeyi yönetenlerin kişisel becerilerine, tahammüllerine, sabırlarına bağlı olarak bugüne kadar geldi ama bundan sonra böyle devam eder mi? 2014'ten itibaren Cumhurbaşkanı'nı halk seçeceği için daha büyük sıkıntıları şimdiden görmek çok da kehanet olmaz'' dedi.

Anayasa Uzlaşma Komisyonu'nun kurulmasından itibaren yapılan çalışmaları anlatan Çiçek, 42 siyasi parti ve üniversite, 39 çatı örgütü ve sendika, 79 sivil toplum kuruluşunun dinlenildiğini belirtti. Bu süreçte 165 üniversiteye, 78 il barosuna, 60 siyasi parti, 18 belediye birliği, 7 yüksek mahkemeye de görüş için yazı yazıldığını ifade eden Çiçek, bunların dışında 14 bin 538 dernek, 4 binden fazla vakıf, bin 700 radyo ve 197 yerel televizyona yazı gönderildiğini, 66 bin 15 kişinin şahsen görüş bildirdiğini ve bunun sonucunda 18 bin sayfalık doküman oluştuğunu kaydetti.

Müzakere edilen 71 maddenin 23'ünde görüş birliği sağlandığını, biraz daha çaba sarfetmeleri halinde sayının iki katına çıkabileceğini dile getiren Çiçek, şöyle konuştu:

''Önemli bir müzakere sürecini geride bıraktık. Geriye dönüş, işi bu noktada bırakmak ne kadar doğru olur? Türkiye'de ilk defa böyle bir çalışma yapılıyor. Birbirinden çok farklı görüşlere sahip 4 siyasi partiyle çalışıyoruz. Arkasında halkın yüzde 95 kesimi var. Tartışılan, anayasada olması gereken ne varsa onları tartışıyoruz. Komisyon sıradan konular tartışmıyor. Türkiye'nin geleceğini şekillendirecek ve bugüne kadar çözüme kavuşturulamadığı için birçok soruna da kaynak teşkil edecek düzenlemeler. Önemli yere kadar gelindi. Sürecin heba edilmemesi gerekir. İlanihaye uzatmak doğru olmaz. Hayır iş, uzayınca şerre dönüşüyor. Acele de etmeyelim, mektup da yazmıyoruz ama daha yoğun çabayla, ki epey tecrübe edinildi, bu tartışmaları makul süre içinde olumlu sonlandırmak gibi sorumluluğumuz var. Sayın genel başkanlardan randevu isteyişimin nedeni; süreci noktalamak yerine, virgül koyup yoğun çabayla, tempoyla, daha verimli çalışma yöntemiyle işi olabildiğince makul sürede noktalamak istiyoruz. Bu noktada destek istiyoruz. Şu ana kadar verilen destek benim için memnuniyet vericidir.''

BAHÇELİ VE ERDOĞAN'A TEŞEKKÜR

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli 'ye desteklerinden dolayı teşekkür ettiğini söyleyen Çiçek, CHP ve BDP ile de kısa süre içinde görüşmeyi umduğunu söyledi.

SİYASET UMUT İŞİ DEĞİL

Çiçek, siyasetin umut, umutsuzluk işi olmadığının altını çizerek, ''Realitelere ve imkanlara göre çalışmalarımızı planlarız'' dedi.

Yeni anayasa yapılamamasının doğuracağı sonuçları düşünmek bile istemediğini ifade eden Çiçek, ''Arap Baharı'nı yaşayan ülkeler bile anayasalarını yapmaya başladı. 1876'dan beri parlamento tecrübesi olan bir ülkenin kendi anayasasını yapamamanın eksikliğini hiçbirimiz duymamalıyız. Biz bunu muhakkak yapmak durumundayız. Aksi takdirde Türkiye için hoş bir görüntü olmaz'' diye konuştu.

Bu süreçte hareket noktasının, ''yeni bir anayasa yapılamazsa mevcut Anayasa ile Türkiye'nin yoluna nasıl devam edeceği'' sorusu olması gerektiğini dile getiren Çiçek, ''2013'ün başında daha yoğun çalışmayla endişeleri ortadan kaldırmamız gerekiyor'' dedi.

İÇTÜZÜK DEĞİŞİKLİĞİ

TBMM Başkanı Çiçek, mevcut İçtüzüğün de Anayasa gibi, ihtiyacı karşılamayan metin haline geldiğine işaret ederek, bugüne kadar 155 kez değişmiş İçtüzükle işleri yürütmeye çalıştıklarını söyledi.

İçtüzüğü hem iktidarın hem muhalefetin şikayet ettiğine dikkati çeken Çiçek, ''Bu İçtüzük sebebiyle siyaset, Meclis müzakereleri eziyete dönüştü. Verimsiz, etkisiz, bir kısım fiili uygulamalar İçtüzük hükmü haline gelir oldu. Süreci yeniden başlattık. Bunu da bir an evvel bitirmemiz gerekiyor. Ne kadar erken bitirirlerse gereksiz tartışmalardan Meclis'i kurtarmış oluruz'' diye konuştu.

KANUNA AYKIRI DAVRANAMAZLAR

Dokunulmazlıklarla ilgili görüşünü de açıklayan Çiçek, dokunulmazlığın kişiye değil, göreve sağlanmış bir ayrıcalık olduğunu yineledi. Milletvekili seçilen bir kişinin kuralların üstünde olmadığının altını çizen Çiçek, ''Dokunulmazlık dediğiniz şey, Meclis'in koyduğu ceza hükümlerine aykırı davranışlardır. Kanunu yapan kişilerin kanuna aykırı davranışta bulunması hiçbir şekilde kabul edilemez. Kimsenin özel himaye beklememesi gerekir. Buna dikkat etmemiz gerekir'' dedi.

Bundan sonrasının sürecin işleyişiyle ilgili olduğunu anlatan Çiçek, Meclis'in kendiliğinden bir kişiyi suçlayamayacağını, Cumhuriyet savcılıklarının fezlekesiyle prosedürün işleyeceğini söyledi. Fezlekelerin Anayasa ve Adalet komisyonlarından oluşan karma komisyona geldiğini belirten Çiçek, ''Komisyonun işine karışmamak lazım, karışamayız da'' diye konuştu.

ADNAN MENDERES'E İADE-İ İTİBAR

Eski başbakanlardan Adnan Menderes hakkındaki başvuruya da değinen Çiçek, başvurunun iade-i itibarla ilgili olmadığını kaydetti. Çiçek, Menderes ve arkadaşlarının iadeiitibarlarının mezarlarının taşınmasıyla ilgili yasada düzenlendiğini anımsattı.

Yassıada'nın özel bir mahkeme olduğuna dikkati çeken Çiçek, ''Başvuruda, 'Verilen karar kanunsuz, hukuksuz, temelsiz. Bunları yok sayın' deniliyor'' dedi. Çiçek, başvuruyla ilgili mütalaaların hazırlandığını ve başvurunun Dilekçe Komisyonu'nda incelendiğini söyledi.