Üç kız kardeş , kendilerine büyü yaptırdı diye yengelerini çekiçle öldürüp, bir de mevlit okumuşlar.
Abone olTüyler ürpertici cinayet, Ankara'nın Batıkent Semti'nde 26 Kasım 2002'de işlendi. İki çocuk annesi Yosma Ünsal (31) evinde öldürüldü. Cinayetten 33 gün sonra ölen kadının cesedinin tırnak arasında bulunan deri parçalarına DNA testi yapıldı. Tırnak arasından alınan deri parçalarının, ölen kadının yeğeni Ayşe Ünsal'a ait olduğu tespit edildi. Gerçekten de Ayşe Ünsal'ın yüzünde bir tırnak izi vardı ve cinayet aydınlandı. Cenazeye de gitmişler Gözaltına alınan Ayşe Ünsal, cinayeti iki suç ortağı ile işlediğini itiraf etti. Amcalarının eşi Yosma Ünsal'ı, yaşadıkları olumsuzluklardan sorumlu tutan ve ‘‘Bize büyü yaptırıyor’’ diyen imam hatip mezunu üç kız kardeş Ayşe (22), Fatma (23) ve Rukiye Ünsal'ın (19) öldürdüğü, ardından da hem cenaze törenine gidip ağladıkları hem de mevlit okudukları anlaşıldı. ‘‘Tasarlayarak adam öldürmek’’ten müebbet hapis istemiyle Ankara 3. Ağır Ceza'da tutuklu yargılanmalarına başlanan üç kızkardeşin savunması da şaşkınlık yarattı. Sanık Ayşe Ünsal şöyle dedi: Hoca bunlar büyüden demiş ‘‘Yengem Yosma, ailemiz hakkında yerli yersiz dedikodular üretiyordu. Ben evlenecektim, nişanım bozuldu. Babam işsiz kaldı. Kardeşim kocasından ayrıldı. Tüm bunların sebebi yengem Yosma idi. Çünkü bahçemize gömülmüş, ölü tavuk ve domuz yağları, Arapça yazılı bezler buluyorduk. Hatta bir defasında yeni koltuk takımı almıştık, yengem hayırlı olsuna geldi. O gidince evi pis kokular sardı. Anladık ki koltuklara domuz yağı sürmüş. Bu durumu kardeşim Fatma ve Rukiye'ye anlattım. Hatta Nallıhan'da bir hoca bulup sorduk. Hoca başımıza gelenlerin büyü yüzünden olduğunu söyleyince, bu işlerin arkasında yengem olduğuna kanaat getirdik. Kardeşlerime, ‘Ancak yengemizi öldürürsek bu işlerden kurtuluruz, büyü bozulur' dedim. Birlikte yengemize gittik. Yolda bir nalburdan çekiç aldık.’’ El yıkadık ‘‘Yengem bizi eve aldı, sofra hazırlarken yine imalı konuşmaya başladı. Çekici ensesine vurdum. Yengem ‘Ne oldu' diye bağırarak ayağa kalktı ve boğazıma sarıldı. Boğazımı sıkarken çekiç elimden düştü, bu defa kardeşim Rukiye çekici alarak vurmaya başladı. Yengem üzerime düştü. Altından kurtuldum ve elimle ağzını kapattım. Tekrar çekiçle vurmaya başladım. Öldü, banyoda ellerimizi yıkayıp evi terk ettik.’’ HÜRRİYET