Yemin krizini öyle bir örnekle anlattı ki...

Kılıçdaroğlu, CHP milletvekillerinin TBMM'de yemin etmemesini öğrencilere öyle bir örnekle anlattı ki...

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, CHP milletvekillerinin TBMM'de yemin etmemesini öğrencilere çarpıcı bir örnekle anlattı:

"Siz öğrencisiniz, sizin gibi öğrenci olan bazıları parasız eğitim istediği için 14 aydır tutuklu. Bu gençlerin sesini duyan var mı? Biz yemin etseydik tutuklu milletvekillerinin de kimse farkına varmayacaktı"

 CHP Genel Merkezi'nden yapılan yazılı açıklamaya göre, Kılıçdaroğlu, Yeditepe ve North Florida Üniversitesi Türk-Amerikan İlişkileri Ortak Sertifika Programı öğrencilerini genel merkezdeki makamında kabul etti. Kabulde öğrencilerin sorularını yanıtlayan Kılıçdaroğlu, ''CHP neden parlamentoda yemin etmedi'' sorusu üzerine özetle şöyle konuştu:

''Halkın oyları ile seçilmiş ve haklarında mahkumiyet kararı olmayan milletvekillerinin yemin etmeleri engellenmiştir. Bu demokrasiye, insan haklarına ve evrensel hukuka aykırıdır. Biz bu demokrasi ayıbını milletimize ve dünya kamuoyuna duyurmak için yemin etmedik. Amacımız TBMM'yi kilitlemek değildir. Hukuka, bağımsız yargıya ve evrensel hukuk kurallarına saygı istiyoruz.

ÖYLE BİR ÖRNEK VERDİ Kİ...

Siz öğrencisiniz, sizin gibi öğrenci olan bazıları parasız eğitim istediği için 14 aydır tutuklu. Bu gençlerin sesini duyan var mı? Biz yemin etseydik tutuklu milletvekillerinin de kimse farkına varmayacaktı.

HİÇ YEMİN ETMEYECEĞİZ DEMİYORUZ

Ayrıca biz hiç yemin etmeyeceğiz demiyoruz ki yemin edebilmemiz için tutuklu milletvekilleri konusunda gerekli mekanizmaların devreye sokulacağı güvencenin verilmesini istiyoruz. Bu güvence verilirse verilirse çıkar yeminimizi ederiz. Biz yemin etmeyerek bir demokrasi ve hukuk ayıbını dünyaya göstermek istedik. Yeri ve zamanı geldiğinde yeminimizi edeceğiz.''

YEMİN KRİZİNE ABD MÜDAHALESİ

Bir öğrencinin ''Yemin krizine ABD'nin herhangi bir müdahalesi oldu mu?'' sorusu üzerine de Kılıçdaroğlu, ''Yemin meselesi bizim kendi sorunumuzdur. Bir müdahale olmadı, doğru da değildir. ABD büyükelçisi de 'bu Türkiye'nin iç işidir', dedi'' karşılığını verdi.