BIST 9.741
DOLAR 35,22
EURO 36,77
ALTIN 2.980,18
HABER /  GÜNCEL

YEK reform değil

Rektörler, yeni reform tasarısının yüksek öğretimin sorunlarına çözüm bulmaktan uzak olduğunu söylediler.

Abone ol

Boğaziçi, Galatasaray ve İTÜ rektörleri, ilk kez gerekçesiz kanunlarla karşı karşıya kaldıklarını belirttiler Boğaziçi, Galatasaray ve İTÜ rektörleri, Milli Eğitim Bakanı Erkan Mumcu'nun YÖK'ü YEK'e (Yüksek Öğretim Eşgüdüm Kurulu) çeviren reform yasa tasarısının çözüm değil kaos yaratacağı uyarısında bulundular. Boğaziçi Üniversitesi Rektörü Profesör Sabih Tansal, Galatasaray Üniversitesi Rektörü Profesör Erdoğan Teziç ve İstanbul Teknik Üniversitesi Rektörü Profesör Gülsün Sağlamer, büyük gürültü kopartan reform tasarının yüksek öğretimin sorunlarına çözüm üretmekten çok uzak olduğunu söylediler. Rektörler, reform tasarının uygulamada olan 2547 sayılı kanunun eksikliklerini gidermeyeceğini ileri sürdüler. Yeni tasarının sürekli değiştiğine dikkat çeken rektörler, yürürlükteki yasanın iyi yönlerinin de gözden kaçırıldığını vurguladılar. Rektörler, tasarı hazırlanırken kendilerinden görüş alınmamasından da yakındılar. Gerekçesiz tasarı olmaz Galatasaray Üniversitesi Rektörü Profesör Erdoğan Teziç, 'Bugüne kadar ilk defa gerekçesiz bir üniversite kanun tasarısıyla karşı karşıya geldik' diye konuştu. Teziç, taslağın gerekçesi olmadığı için hangi amaç ve hedefleri nasıl gerçekleştireceğini değerlendirmenin de olanaksız olduğunu vurguladı. 2002 yılı başında rektörlerin üzerinde uzlaştığı bir taslağın hükümete sunulduğunu hatırlatan Erdoğan Teziç, 'Ecevit seçim kaygısıyla o tasarıyı elinde tuttu. Tasarı görüşülemediği için de kadük oldu' dedi. Yeni hükümet göreve gelir gelmez bir tasarının ortaya çıktığına dikkat çeken Teziç, 'Sanki şimdiye kadar hiç bu konuda çalışma yapılmamış gibi davranılıyor' diye konuştu. Sahiplenen yok Profesör Sabih Tansal da, 'Yeni tasarı sürekli değişiyor. Şu an uygulamada olan 2547'nin eksikliklerinden ziyade acaba arkada başka bir amaç var mı sorusunu akla geliyor' dedi. Gülsün Sağlamer de, tasarı konusunda muhatap bulamamaktan yakındı. Sağlamer, 'Keşke Doğramacı gibi tek bir kişi olsa, kanunu o üstlense. Çok kalabalık bir kadro var ama kanunu bütünüyle sahiplenen bir kişi yok' diye konuştu. Rektörler, kurulda yer alan İlber Ortaylı gibi çok ünlü bilim adamlarının prestijinden yararlanıldığını iddia ettiler.