Yedek kaleci ve ne iş olsa yaparız abi!

Laiklik ile demokrasi köprünün iki bacağı gibidir. Demokrasinin olmadığı yerde, Baykal da olmaz, Erdoğan'da. CHP lideri bu gerçeği nasıl görmezden gelir anlamak mümkün değil!
O hala, cumhurbaşkanını seçtirmemenin keyfini yaşıyor. Meclis'e namlunun ucu gösterildi oysa. Milletin iradesine öyle ya da böyle ipotek konuldu. Ama CHP lideri rahat; olup bitenlerden kendine pay çıkarıyor:
-Biz seçtirmedik...
Aferin!
Bu şeref size ait olsun...
Baykal'ı, yedeğe mahkum bir kaleciye benzetiyorum ben. Çalışmayan, idmanlara katılmayan, sürekli sorun yaratan bir kaleci. Yedeğinde beklediği kalecinin hata yapması onun en büyük arzusu!
O kaledeki kalecinin gol yemesini istiyor. Kaleci hatalı gol yiyecek ki, sıra kendisine gelsin. Takımının yenilgisi, ya da küme düşme tehlikesiyle karşı karşıya olması, onun umurunda değil.
Taraftarla arası iyi değil. Yönetim onu göndermek için sezon sonunu bekliyor. Teknik direktörü tarafından zaten gözden çıkarılmış. Buna rağmen, kaleye geçmek için ısrarlı!
Bu ısrarı yüzünden iki sezon önce kadro dışı bırakıldı.
Top yüzü görmedi aylarca...
Ne olduysa affedildi sonra.
Affedildi ama huylu huyundan vazgeçer mi?
Zannetti ki, başkanın takıma verdiği muhtıra ona iktidarın pardon kalenin kapılarını açacak!
I ıh...
Değişen bir şey yok!
O hala yedek...
Anlaşılan o ki, yedek kalmaya devam edecek.
Üzgünüm Erdal!

Ne iş olsa yaparız abi!
Ben "kızmayın" dedim ama, DYP'li ve Anavatan'lı dostlar kızmak bir yana, ateş püskürüyorlar.
-Menderes'in safında nasıl yer alırsın!
Menderes bir siyasetçi, ben ise gazeteciyim. Siyasetle ilgim yok. Herhangi bir partinin üyesi değilim. Siyaset yapmayı da kesinlikle düşünmüyorum. Böyle bir durumda Menderes'in safında nasıl yer alabilirim ki?
-Ama sen de olmaz dedin.
Doğru. Hala aynı görüşteyim. Olmaz, olmuyor da... Bakın DYP'liler kara kara düşünüyor. Demokrat Parti ile seçime girilip girilmeyeceği belli değil. Daha şimdiden "iki başlı" yönetime tepkiler var. Teşkilat Başkanı kim olacak, paranın patronu kim olacak? Bugüne kadar var olanlar bir gecede silinip atılabilecek mi? Ekonomi ile ilgili, Türk ABD ilişkeleri ile ilgili, politik gerginliklerle ilgili, nasıl bir politika izlenecek?
Bu soruların cevabı yok. Belirsizlikler her geçen gün artıyor. Ağar ve Mumcu cephesinde "öküz öldü ortaklık bozuldu" anlayışı hakim! Her iki lider de, düne kadar kapısını çaldığı İlhan Kesici-Mehmet Ali Bayar ikilisini "çantada keklik" görüyor bugün! İstiyorlar ki Kesici ve Bayar, diz çöküp yalvarsınlar! Daha açık bir ifadeyle, iki başlı yönetim, Kesici ve Bayar'ın "Ne iş olsa yaparız abi!" demesini bekliyorlar!
Evet olmaz… Demokrat Parti’de içerik ve kişi zenginliği olmadıkça bu iş asla olmaz!