BIST 9.487
DOLAR 34,42
EURO 36,38
ALTIN 2.840,52
HABER /  GÜNCEL

Yazıcıoğlu'ndan Vakit'e destek

Vakit Gazetesi'nin Almanya'daki yayınını mahkeme kararı olmadan kaldıran Otto Schily'ye tepkiler çığ gibi büyüyor. Vakit için "Yargısız infaza kurban gitti." deniliyor.

Abone ol

Almanya İçişleri Bakanı Otto Schily'nin yasakçı tutumuna tepkiler her geçen gün artıyor. Gazetemizin Almanya'daki yayınını hiçbir mahkeme kararı olmadan yasaklayan Alman bakana, sivil toplum örgütleri gazetemizi ziyaret ederek tepki gösteriyor.

Dün Genel Yayın Koordinatörümüz Mustafa Karahasanoğlu'nu ziyaret eden Mazlum-Der İstanbul Şube Başkanı Avukat Mustafa Ercan, İHH Başkanı Bülent Yıldırım ile Sosyal Araştırmalar ve Kültürlerarası Dayanışma Derneği (SADER) Yönetim Kurulu Başkanı Burhanettin Güvercin, Otto'nun hukuk kurallarını hiçe saydığını belirterek, "Vakit'e karşı yargısız infaz yapıldı" dediler.

ERCAN: KEYFİ UYGULAMA
Almanya İçişleri Bakanı Otto'nun kararını keyfi bir uygulama olarak değerlendiren Ercan, "Alman bakan, üçüncü dünya ülkelerinde bile benzeri az rastlanan bir uygulamaya imza attı. Schily'nin hiçbir mahkeme kararı olmadan bir gazeteyi yasaklaması, basın özgürlüğüne vurulan bir darbedir. İnsan hakları açıkça ihlal edilmiştir. Bir siyasetçi istediği zaman istediği gazeteyi yasaklıyorsa, o ülkede hukuk kuralları işlemiyor demektir" diye konuştu. Mazlum-Der Genel Sekreteri Selahattin Güven ve İstanbul Şube Başkan Vekili Avukat Elif Koşaroğlu da Otto'ya seslenerek, "Kararını geri çek" çağrısında bulundular.

YILDIRIM: İLKEL BİR KARAR
Alman bakanın aldığı kararın ilkel bir karar olduğuna vurgu yapan İnsan Hak ve Hürriyetleri Vakfı (İHH) Başkanı Bülent Yıldırım, "Bu karar adete taş devrini hatırlatıyor. Avrupa'nın ilkel benliğinin dışa yansımasıdır. Avrupa basın özgürlüğünü sadece kendisi için istiyor. Çıkarlarına uygun olduğunda basın özgürlüğüne sarılıyor. Almanya yargı sürecine de müdahele etmiş durumda. Alman hükümeti bir hukuk sınavı veriyor. Bu uygulamanın yargı sürecini nasıl etkileyeceğini merak ediyoruz" dedi. İHH Yönetim Kurulu üyeleri Ayhan Küçük ve Hüseyin Oruç da, Schily'nin kararını kınadıklarnı ifade etti.

YAZICIOĞLU: Kapatma kararı
utanç verici!

Öte yandan; BBP Lideri Muhsin Yazıcıoğlu, Vakit'in Almanya yayınlarının kanunsuz bir şekilde kapatılmasının Avrupa hukuk sistemi ve değerleri açısından utanç verici olduğunu vurgulayarak, "İnsan hakları dersleri vermeye çalışanların gerçekte insan haklarından ne kadar uzak olduğunu gösteren en son örnek Vakit'le ilgili alınan bu karardır. Bu karar, basın özgürlüğüne vurulmuş bir darbedir. dedi. Schily'nin "Bu tip yayınları Türkiye'de de yasaklamasını Abdülkadir Aksu'dan isteyeceğim" sözüne de sert tepki gösteren Yazıcıoğlu, "Türkiye'de yöneticilere talimat vermeye alıştılar. Sizde ense açık oldukça, tokat vuran çok olur. Hükümet, onları o kadar şımarttı ki, Türkiye'nin içişlerine karışmadan duramıyorlar. Şimdi de işi, Türkiye'nin yayın organlarına müdahale etmeye kadar götürdüler" diye konuştu.

"VAKİT, KÜRESEL 28 ŞUBAT'I DA
ATLATIR GÜÇTEDİR"

Öğretmen-Sen Genel Başkanı Yusuf Tanrıverdi ise, "Vakit gazetesinin Türkiye'deki kimi yayın organlarının dokunamadığı konulara dokunması ve muhalif kimliği sürdürmesi, bu anlamda demokrasiye ciddi katkıda bulunması, Türkiye'deki yasakçı çevrelerin ardından aynı kafanın Avrupa'daki yansımalarınca da rahatsızlık meydana getirdi. 28 Şubat sürecinin dindarlar üzerindeki ciddi baskısı, şimdilerde Avrupa'da da görülmeye başlandı. Vakit'e yönelik bu kanunsuz ve keyfi karar, Almanya'da da bir 28 Şubat yaşandığını açıkça ortaya koymaktadır. Vakit çok 28 Şubatlar geçirdi; küreselleşen bu 28 Şubat'ı da atlatacaktır, biz sivil toplum olarak buna inanıyoruz. Vakit'in şahsında bütün Müslümanlara yönelik bir düşmanlık sergileniyor" dedi.

GÜVERCİN: KARARI KINIYORUZ
Bir Avrupa ülkesi olan Almanya'nın insan hakları ve hukuk devleti yönünde Türkiye'ye yaptığı baskıları hatırlatan SADER Yönetim Kurulu Başkanı Burhanettin Güvercin, "Alınan kararla savundukları değerleri bizzat kendileri çiğnediler. Bu olayın hukuk ve adalet ilkeleriyle uzaktan yakından bir ilgisi yok. Bakanın kararını kınıyoruz. Yargı kararı olmadan böyle bir karar alınamaz" şeklinde konuştu. Görüşmede Memhet Çelik ve Veysel Bayer de hazır bulundu.
İHD Genel Başkanı Hüsnü Öndül:

BASIN ÖZGÜRLÜĞÜNE BÜYÜK DARBE
"Vakit'in Almanya baskısının durdurulması, basın özgürlüğüne büyük bir darbe oldu. Bu, hukukun üstünlüğüne aykırı. Otto Schily bir bakandır. Abdulkadir Aksu da bir bakandır. Her ikisi de kendi ülkelerinde yürütme organının bir parçası. Özgürlüklerin korunmasını eğer yargının elinden alıp yürütmeye devrederseniz, özgürlükler korumasız kalır. Schily'nin Vakit gibi gazetelerin kapatılmasını İçişleri Bakanlığımızdan talep etmesi imkânsız bir talep."

VAKİT