Yazıcıoğlu'nun hayatını kaybettiği kazada araştırma komisyonunda yer alan Pilot Volkan Sürmeli, önemli açıklamaları gündeme getirdi
Abone olPilot Sürmeli, BBP Genel Sekreteri Metin Gündoğdu ve Genel Başkan Yardımcısı İlker Kayalıoğlu ile parti genel merkezinde basın toplantısı düzenledi.
Muhsin Yazıcıoğlu'nun ölümünün hemen ardından BBP tarafından oluşturulan kaza araştırma Komisyonunda görev alan Sürmeli, dün de kazayı soruşturan Malatya Özel Yetkili Başsavcı vekiline ifade verdiğini söyledi.
O günlerde yaşadıklarını ve başsavcı vekili ile yaptığı görüşmeye ilişkin değerlendirmelerde bulunan Sürmeli, Almanya'dan Kaza Kırım uzmanı Uwe Reibel ile birlikte 8 Nisan 2009'da Kahramanmaraş'taki kaza bölgesine, 10 Nisan'da ise Ankara'da Sivil Havacılık Genel Müdürlüğündeki (SHGM) helikopter parçalarını görmeye gittiklerini söyledi.
Burada SHGM yöneticilerinin, ''cihazların olduğu odaya yalnızca Almanya'dan gelen Uwe Reibel'i aldıklarını ve Reibel'in içerde 6 saat kaldığını'' ifade eden Sürmeli, sözlerini şöyle sürdürdü:
''Beni ise üçüncü saatin sonunda içeriye aldılar. Parçalar içerisinde bir kokpit paneli vardı. Oradaki görevliler bu panelin helikoptere ait olduğunu söyledi. Fakat ben bir pilot olarak o kokpit panelini helikoptere ait olmadığını düşünüyorum. O panel eski hurda bir paneldi. Şu anda ortada 2 farklı kokpit paneli var.''
Uwe Reibel'in kazayla ilgili rapor yazması konusunda anlaşma bulunmasına rağmen, Reibel'in SHGM'den ayrıldıktan sonra rapor yazmaktan vazgeçmesinin düşündürücü olduğunu ifade etti.
Dönemin SHGM yan kuruluşlar Başkanı Feridun Selen tarafından tehdit edildiğini öne süren Sürmeli, ''Selen bana bir gün 'inşallah senin uçak kazanı incelemeyiz' dedi. Selen hakkında bugün savcılığa suç duyurusunda bulunacağım'' şeklinde konuştu.
Yazcıoğlu'nun ölümüyle ile ilgili yapılan soruşturmada çok kritik sürece girildiğini ifade eden Sürmeli, şunları kaydetti:
''Dosyada gizlilik kararı olduğu için birçok önemli başlığı sizinle paylaşamıyorum, ancak kamuoyu çok yakında olayla ilgili çok vahim gelişmelere şahit olacak. Yazıcıoğlu'nun ölümüyle ilgili ortaya çıkacak gerçekler karşısında herkesin ağzı açık kalacak. Olayın içinde hem kişiler hem de kurumlar var. Yazıcıoğlu'nun ölümünde suikast emareleri görüyorum.''