BIST 9.725
DOLAR 35,20
EURO 36,75
ALTIN 2.969,10
HABER /  DÜNYA

Yazarlar ifade özgürlüğü için imzaladı

Uluslararası yazarlar birliği PEN International, ifade özgürlüğüne yönelik bu kısıtlamalara açık bir mektup yayımladı.

Abone ol

Türkiye’de 17 Aralık yolsuzluk soruşturmasının ardından Twitter ve YouTube’a getirilen yasak, dünya çapından yazarların tepkisini çekti. Uluslararası yazarlar birliği PEN International, ifade özgürlüğüne yönelik bu kısıtlamalara açık bir mektup yayımladı. The Guardian gazetesinde yayımlanan mektupta hükümet, ‘çoğulculuğun, çeşitliliğin ve sözcüklerin özgürlüğünün kıymetini anlamaya‘ çağırıldı.

Mektubun imzacıları arasında, Günter Grass, Zadie Smith, Margharet Atwood ve Salman Rüştü gibi dünya çapında yazarlar var. Türkiye’den de  Ahmet Altan, Mehmet Altan, Can Dündar, Perihan Mağden, Ece Temelkuran Oya Baydar, Orhan Pamuk ve Elif Şafak’ın imzaladığı mektupta şu ifadelere yer verildi:

FİKİRLERİN ÖZGÜR PAYLAŞIMI HAYATİ ÖNEMDE

“Biz, sözcüklere aşık olan, onları yaşayan ve onlarla nedef alan yazarlarız. İfade özgürlüğünün evrensel ve temel bir insan hakkı olduğunda hemfikiriz. Türkiye’de ‘sözcüklerin özgürlüğü’ konusunda derin endişe duyuyoruz. İnsanlar, ülke sınırlarının içinde ve ötesinde, konuşulan ve kağıda dökülen sözcüklerle bağ kurar. Fikirlerin özgürce paylaşılması demokrasinin yanı sıra yaratıcılık, empati ve hoşgörü için hayati bir önem taşır. Türkiye’de geçen yıl düzenlenen protestolara ilişkin raporumuzda da görüldüğü gibi, Türkiye’de hakaret suçlarından merkez medyada otosansüre, polisin gazetecilere uyguladığı şiddete ve internette daralan ifade özgürlüğüne kadar, çok sayıda ifade özgürlüğü sorunu yaşanıyor.

YASAL ZİNCİRLER KALDIRILMALI

Türkiye, Dünya Basın Özgürlüğü Endeksi’nde 180 ülke arasında 154′üncü sırada. Çevirmenler, editörler, yayıncılar, şairler  ve yazarlar, bir dizi yasal zincir nedeniyle adli kovuşturmaya ve hatta hapis cezasına maruz bırakılıyor. Bu yasal zincirler arasında, zalim terörle mücadele yasası, toğlantı ve gösterileri düzenleyen yasa, Türk Ceza Kanunu’nun hakaret, dini karalama, müstehcenlik, Türk halkını, devleti ve organlarını aşağılama, vicdani reddi teşvik gibi meseleler bulunuyor.

TÜRKİYE, İNTERNET KULLANICILARIYLA GURUR DUYMALI

Twitter ve YouTube’un tamamen yasaklanması, baskıcı bir yeni internet yasasının ardından geldi; bu durum, ifade özgürlüğüne yönelik kabul edilemez bir ihlaldir. 36 milyondan fazla internet kullanıcısıyla, Müslüman âleminin dünyayla en çok bağlantılı ülkelerinden biri olarak, Türkiye Avrupa’nın en genç internet kullanıcılarına ev sahipliği yaptığı için gurur duymalı. İnternet, farklı geçmişlere sahip olan insanların birbirine bağlanmasını ve düşüncelerini ifade etmelerini mümkün kılan internet, demokrasiyi destekleyen ve güçlendiren değerli bir ağdır.

ULUSLARARASI SÖZLEŞMELER İHLAL EDİLİYOR

Twitter ve YouTube, sınıf, din, etnik köken veya siyasi görüş gözetmeksizin her bir kullanıcıya sesini duyurma olanağı veren ifade araçlarıdır. Türkiye’de 12 milyondan fazla Twitter kullanıcısı var, ki bu da ülkedeki sivil toplumun canlılığının bir göstergesidir. Türkiye, her ikisi de meşru ifade özgürlüğü hakkını savunan Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi ve Kişisel ve Siyasal Haklar Uluslararası Sözleşmesi’ne taraf olan bir devlet.

Ankara İdare Mahkemesi’nin nihai karara varmadan önce Twitter yasağını askıya alıp TİB’i Twitter’a erişimi yeniden açmaya çağırmasını memnuniyetle karşıladık.

TÜRKİYE'NİN ETRAFI DÜŞMANLARLA ÇEVRİLİ DEĞİL

Biz, Türkiye’den ve dünya çapından yazarlarız. Başkalarının sorunlarını önemsiyoruz ve bu sorunların içiçe geçtiğini biliyoruz. Türkiye, Batılı demokratik değerlerin, sekülarizmin ve İslami kültürün bir araya geldiği bir ülke. Etrafı düşmanlarla çevrili değil. Uluslararası toplumun bir parçası. Türkiye’nin liderlerini, demokrasiden ve temel taşlarından biri olan ifade özgürlüğünden geri adım atmamaya, bunun yerine uluslararası anlaşmalardan doğan yükümlülüklerine uyarak Twitter ve YouTube yasağını hemen kaldırmaya çağırıyoruz. Onları, bu güzel ülkenin, çoğulculuğun, çeşitliliğin ve sözcüklerin özgürlüğünün kıymetinin anlaşıldığı zaman daha güçlü olacağını hatırlamaya çağırıyoruz.”

Mektubu imzalayan yazarların tam metni:

Héctor Abad Faciolince

Boris Akunin

Svetlana Alexievich

Hanan al-Shaykh

Ahmet Altan

Mehmet Altan

Jirō Asada

Margaret Atwood

Oya Baydar

Marian Botsford Fraser Pen International’s writers in prison committee

Martín Caparrós

Fethiye Çetin

Can Dündar

Kerstin Ekman

Peter Englund Permanent secretary of the Swedish Academy

Álvaro Enrigue

Moris Farhi

Maureen Freely President of English Pen

Maggie Gee

Kaya Genç

Graeme Gibson

Francisco Goldman

Günter Grass Nobel laureate

Tarık Günersel President of Turkish Pen

Josef Haslinger President of German Pen

Eva Hoffman

Elfriede Jelinek Nobel laureate

AL Kennedy

Abbas Khider

Karl Ove Knausgård

Hari Kunzru

Valeria Luiselli

Perihan Mağden

Alberto Manguel

Bejan Matur

Blake Morrison

Neel Mukherjee

Sofi Oksanen

Michael Ondaatje

Orhan Pamuk Nobel laureate

John Ralston Saul President of Pen International

Sergio Ramírez

Salman Rushdie

Elif Shafak

Kamila Shamsie

Mikhail Shishkin

Sjón President, Icelandic Pen

Zadie Smith

Ahdaf Soueif

Hori Takeaki International secretary, Pen International

Janne Teller

Ece Temelkuran

Olga Tokarczuk

Tatyana Tolstaya

Jarkko Tontti International treasurer, Pen International

Dubravka Ugresic

Lyudmila Ulitskaya

Günter Wallraff

Per Wästberg President of the Nobel committee for literature

Sarah Waters

Hyam Yared President of Pen Lebanon

Samar Yazbek

Adam Zagajewski

pen