Erciyes Tıp Fakültesi Öğretim üyesi Prof. Dr. Selim Kurtoğlu ishallerin en ciddi ve yaşamı tehdit edeninin, kolera bakterisinin yol açtığı ishal olduğunu belirtti.
Abone olKayseri Tabip Odası Başkanı ve Erciyes Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Selim Kurtoğlu, ishallerin en ciddi ve yaşamı tehdit edeninin, kolera bakterisinin yol açtığı ishal olduğunu belirtti. Prof. Dr. Kurtoğlu, yaptığı yazılı açıklamada, sıcaklık artışına paralel olarak bütün canlıların su ihtiyaçlarının arttığını ve insanların yaz aylarında daha fazla su tükettiğini bildirdi. Aşırı su tüketiminin beklenmeyen bir sonucu olan yaz ishallerinin, çoğunlukla mikroplu suların içilmesi ya da bu sularla yıkanmış meyve ve sebzelerin yenmesiyle ortaya çıktığını ifade eden Prof. Dr. Kurtoğlu, ishal olan insanların bazen dışkılarıyla mikropları çevreye yayabildiklerine işaret etti. Prof. Dr. Kurtoğlu, şu bilgileri verdi: ''Dışkı miktarı ve su içeriği, ince bağırsaklarda hastalık yapan parazit ve bakterilerin ishallerinde fazla, kalın bağırsakta hastalık yapanlarınkinde ise azdır. Ayrıca bunlarda dışkılama sayısı diğerlerine oranla daha fazladır. Su gibi tariflenen ishallerin çoğunluğu, parazitler nedeniyledir. Buna en sık (giardia) denilen prozoon neden olur. Bu tip ishallerin en ciddisi ve yaşamı tehdit edeni ise dışkının pirinç suyu görünümünde olduğu kolera bakterisinin yaptığı ishaldir.'' ŞEKER, TUZ VE KARBONATLI SU İÇİN Kalın bağırsakta ishale neden olan bakterilerin bir kısmının ve bazı parazitlerin, dışkının iltihaplı, sümüksü görünmesine neden olduğunu bildiren Prof. Dr. Kurtoğlu, bu bakteri ve parazitlerin aynı zamanda bağırsak duvarını zedeleyerek damarların kanamasına neden olduklarını, bunun da dizanteri olarak adlandırıldığını ifade etti. İshalle birlikte karın ağrısı, karında buruntu hissi, bazen bulantı, iltihabi durumlarda bu belirtilere ek olarak ateş görülebileceğine işaret eden Prof. Dr. Kurtoğlu, şunları kaydetti: ''İshal sonucu oluşan aşırı su ve tuz kaybına bağlı olarak kalp ritim bozuklukları, böbrek yetmezliği ve şuur kaybı ortaya çıkabilir. Dilin kuruması, cildin parlaklık, nem ve yumuşaklığını kaybetmesi, gözlerin göz çukuruna çökmesi gibi belirtiler su kaybının işaretidir ve acilen sağlık kuruluşuna başvurulması gerekir. Ancak ilk tedbir olarak, kaybedilen su ve tuzun yerine konulması gerekir. Bunun için 1 litre kaynatılıp soğutulmuş suya 1 çorba kaşığı şeker, 1 tatlı kaşığı sofra tuzu ve 1 çay kaşığı karbonat konularak karıştırılır ve içilebildiği kadar sık aralıklarla içilir. Ancak mikrobik ishallerin hemen hepsi 24 saatten fazla devam eder ve ilaç tedavisi olmadan geçmez.''