Eski çalışma ve sosyal güvenlik Bakanı Yaşar Okuyan, "Ülkenin bağımsız ve üniter yapısı ciddi tehlike ile karşı karşıya" dedi.
Abone olÇalışma ve Sosyal Güvenlik eski Bakanı Yaşar Okuyan, Türkiye bağımsızlık ve üniter yapısının cumhuriyet tarihinin en ciddi tehlikesi ile karşı karşı olduğunu belirterek, başta hükümet olmak üzere tüm siyasi partileri bu tehdit karşısında suskun kalmakla suçladı. Yalova'da dostlarıyla hasret gideren Yaşar Okuyan, Türkiye'nin 12 Eylül öncesinde dahi ülkenin bağımsızlık ve üniter yapısının böyle büyük bir tehlike altında kalmadığını belirtti. Hükümetin ve özellikle muhalefetin bu tehdidi gördükleri halde suskun kaldıklarını dile getiren Okuyan, "Kıbrıs elimizden gitmek üzere. Kuzey Irak'ta ise Federe Kürt Devleti kuruldu. Bu devletin kurulması sonrasında Türkiye üzerindeki emeller belli. Hani bizim kırmızı hatlarımız vardı. 3-4 ay önce hükümet, Kuzey Irak'ta kırmızı hatlardan bahsediyordu. Şimdi Mavila diye ABD'li bir albay PKK-KADEK yöneticileri ile görüşmeler yapıyor. Burada 4 hususun altını çiziyor. 'Kuzey Irak'ta hiçbir silahlı grubu bırakmayacağız. Türkiye'de af yasası çıkacak. Bundan hepiniz yararlanıp Türkiye'ye dönün, size Türkiye'de siyaset yapma şartlarını oluşturacağız.' Bunu bir Amerikalı bir herif diyor. En sonuncu madde ise en vahimi. 'Size Türkiye'de saldırıya uğramayacağınız güvenli bölgeler oluşturacağız.' Yani Irak'ta körfez harekatındaki 36. paralel gibi bir şey mi düşünülüyor? Ben bu haberleri okuyunca Türkiye'nin ayağa kalkacağını sandım. Bu oradaki bir ABD'li albayın hezeyanıdır diye düşünemezsiniz" dedi. Yaşanan gelişmelerin cumhuriyet tarihinde görülmemiş bir tehdit olduğunu ifade eden Yaşar Okuyan, "Şimdi PKK'lıları affediyoruz. Başbakan 'bunu devlet istedi' diyor. Peki kim bu devlet? Apo denen cani, hiç utanmadan bir cesaret içerisinde TBMM üyeleri ve milletvekillerine kitap gönderiyor. Türkiye ağlanacak bir duruma gelmiş. TBMM'de milletvekillerine Apo'nun kitabı dağıtılıyor. ABD'ye asker gönderelim diye teklif götüren biziz. Eğer mecliste bir teskere krizi daha yaşanırsa, o zaman Türkiye'yi nasıl daha güzel günler beklediğini görürüz" diye konuştu. Kendisinin de yer aldığı 39 eski bakanın Yüce Divan'a gönderilme ihtimalinin hatırlatılması üzerine Okuyan, bunu iktidar ve muhalefetin bir siyasi linç girişimi olarak değerlendirerek, "İktidar, Yüce Divan'a gitmek için 39 kişilik bir eski bakan ve başbakan yardımcısının listesini hazırlamış ve AK-CHP'nin oylarını alabilmek için Devlet Bahçeli, Ecevit ve Kemal Derviş'i bu listenin dışarda bırakılmasına karar vermiş. Eğer uygulamada bir hata yapılmışsa bunu hep beraber yapmışızdır. Eğer uygulama hatalı ise 8 aydan beri iktidarda bulunan AK Parti de aynı uygulamayı devam ettirmektedir. O halde, kendileri niçin Yüce Divan'lık olmuyorlar? Bu listeler kamu oyuna açılarak insanlar lekelenmiştir. Yüce Divan sonunda suçsuzluklar ortaya çıkarsa, bu vicdan azabının altından kalkamazlar" dedi.