Yargıtay'da baz istasyonu krizi

Yargıtay’da görev yapan 6 kişinin kanserden ölmesi tedirginliğe yol açtı. 1995'te kurulan baz istasyonu kriz doğurdu.

Kurum çalışanlarına göre kanser vak’aları, 1995’te Yargıtay binası önüne baz istasyonu kurulmasından sonra arttı. Konuyla ilgili açılan davada nihai kararın 29 Nisan’da verilmesi bekleniyor. Yargıtay binası önüne 1995’te baz istasyonu kurulmasından sonra Yargıtay üyelerinin art arda kansere yakalanması kurumda tedirginliğe yol açtı. Bugüne kadar binada görev yapan 6 kişi kanserden ölürken; bazı Yargıtay çalışanlarının da kanser tedavisi gördüğü belirtiliyor. Kansere yakalananların, baz istasyonunu yakından gören 10. Ceza Dairesi ve 18. Hukuk Dairesi’nde yoğunlaşması dikkat çekiyor. Yargıtay’da son olarak 4. Ceza Dairesi Üyesi Kudret Yalçın Bal, kansere yakalanarak kısa bir süre önce hayatını kaybetti. 27 Mart 2003’te vefat eden Bal’ın daha önce baz istasyonuna yakın olan 9. Ceza Dairesi’nde görev yaptığı öğrenildi. Yargıtay’ın konuyla ilgili ilk girişimi 2000 yılında Sami Selçuk’un başkanlığı döneminde oldu. Selçuk, Başbakanlık’a bir yazı yazarak bina önündeki baz istasyonlarının kansere yol açtığını belirtti ve bu istasyonların kaldırılmasını istedi. Ancak bu talep Ulaştırma Bakanlığı’nın ‘standartlara uyulmuştur’ raporu doğrultusunda reddedildi. Bunun üzerine kurum çalışanlarından birisi dava açtı. Bunun üzerine Yargıtay, kendi önüne gelecek bir konuda kurum olarak davacı olamayacağı için kanser tedavisi gören bir zabıt katibi baz istasyonunun kaldırılması için 2001’de dava açtı. Yargı sürecinde uzman bilirkişiler, söz konusu baz istasyonunun sağlık açısından risk meydana getirdiği ve kaldırılması gerektiği yönünde rapor verdi. Davaya bakan Ankara Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 29 Nisan’daki duruşmada nihai kararını vermesi bekleniyor. Mahkemenin baz istasyonunun sökülmesi yönünde karar vermesi ve bu kararın temyiz edilmesi halinde ise konu Yargıtay’ın önüne gelecek. Yargıtay daha önce benzer bir davada ‘baz istasyonunun kaldırılması’ yönünde karar vermişti. Ankara–Bakanlıklar’da bulunan Yargıtay binasının bitişiğinde yer alan Türk Telekom’a ait baz istasyonunun üyeler ve diğer çalışanlar arasında tedirginliğe yol açtığı bildiriliyor. Yetkililer, “Kanser nedeniyle meydana gelen ölümler ve bazı çalışanların kanser tedavisi görmesi Yargıtay’da huzursuzluğa yol açıyor. Herkeste baz istasyonunun binaya çok yakın olması nedeniyle sağlık sorunlarının ve kanser vakalarının arttığı endişesi var.” diyerek yaşanan tedirginliği dile getiriyor. Özellikle kanser sebebiyle meydana gelen rahatsızlık ve ölümlerin baz istasyonuna yakın bölümlerde yer alan 10. Ceza Dairesi ile 18. Hukuk Dairesi’nde yoğunlaşması bu konudaki şüpheleri kuvvetlendiriyor. 10. Ceza Dairesi’nde şimdiye kadar bir üye ve bir tetkik hakimi kansere yakalanarak hayatını kaybederken; çalışanlardan biri ise halen kanser tedavisi görüyor. Aynı şekilde 18. Hukuk Dairesi Başkanı Sait Rezaki ve aynı dairenin üyesi Adnan Selçuk da kansere yakalanarak vefat etmişti. Son olarak geçtiğimiz 27 Mart tarihinde hayatını kaybeden 4. Ceza Dairesi Üyesi Kudret Yalçın Bal’ın da daha önce baz istasyonuna yakın bölümde yer alan 9. Ceza Dairesi’nde görev yaptığına işaret ediliyor. Kanser tedavisi gören zabıt katibinin, baz istasyonunun kaldırılması talebiyle Ankara Asliye Hukuk Mahkemesi’nde açtığı dava hâlâ devam ediyor. Dava kapsamında mahkeme tarafından istenen bilirkişi raporlarında Yargıtay’ın bahçesinde yer alan baz istasyonunun çalışanların sağlığını risk altına soktuğu ve uzun vadede zarar vermesinin kaçınılmaz olduğuna işaret edilerek, baz istasyonunun kaldırılması isteniyor. ZAMAN