BIST 9.900
DOLAR 34,10
EURO 38,09
ALTIN 2.875,03
HABER /  GÜNCEL

Yargıtay gereğini düşündü

Yargıtay 1. Ceza Dairesi, Hacettepe Üniversitesi öğrencisi Birtan Altınbaş'ın 1991 yılında gözaltında ölümü ile polisler tarafından darp edildiğinin anlaşıldığını açıkladı..

Abone ol

Yargıtay 1. Ceza Dairesi, Hacettepe Üniversitesi öğrencisi Birtan Altınbaş'ın 1991 yılında gözaltında ölümü ile ilgili davada yargılanan polislerin, Altınbaş'ı konuşturmak için darp ettikleri ve bu fiillerini 6 gün süren nezaret süresince sürdürdüklerinin dosyadaki delillerden, maktuldeki darbe ilişkin yaraların yerleri ve sayıca çokluğundan anlaşıldığını belirtti. Yargıtay 1. Ceza Dairesi'nin, Altınbaş'ın 1991 yılında gözaltında ölümü ile ilgili davada mahkumiyet alan dönemin Ankara Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şubesi'nde görevli 4 polis memurunun cezasını bozma gerekçeleri belli oldu. Gerekçeli kararda, sanıklar İbrahim Dedeoğlu, Sadi Çaylı, Hasan Cavit Orhan ve Süleyman Sinkil'in, suça ve delillere ulaşmak gayesiyle suç faili olarak 9 Ocak 1991 tarihinde nezarete aldıkları Birtan Altınbaş'ı 15 Ocak günü saat 20.00'ye kadar birçok kez yüzleştirme ve yer gösterme gibi soruşturma işlemlerinde ifadesine başvurdukları belirtildi. Kararda, şöyle devam edildi: ''Sanıkların, maktul Altınbaş'ı konuşturmak için darp ettikleri, bu fiillerini 6 gün süren nezaret süresince sürdürdükleri dosyadaki delillerden, sanıkların kısmi anlatımlarından ve özellikle maktuldeki darba ilişkin yaraların yerleri ve sayıca çokluğundan anlaşıldığı zaman sürecinde devam eden bu hareketlerin sayısal boyutu da dikkate alındığında sanıkların müsnet suçu birlikte ve doğrudan ika ve icra ettikleri eylemlerinde Türk Ceza Kanunu'nun (TCK) 463. maddesinin uygulama yeri olmadığı gibi TCK'nın 65/3. maddesinin de düşünülemeyeceği görülmekle, mahkum olan sanıklar Dedeoğlu, Çaylı, Orhan ve Sinkil'in TCK'nın 452/1, 243/2 ve 59. maddeleriyle tecziyeleri yerine ayrıca 463. maddenin tatbiki suretiyle cezalarından indirim yapılması yasaya aykırı olup, sanıklar hakkındaki hükümlerin bozulmasına oybirliğiyle karar verilmiştir.'' 1. Ceza Dairesi'nin, failler belli olduğu gerekçesiyle sanıklar hakkında hüküm kurulurken uygulanmasını istemediği TCK'nın 463. maddesi ''adam öldürme'' suçlarında fiil birden fazla kişi tarafından işlenmiş, ancak fail belirlenemiyorsa tüm sanıklara verilecek cezada üçte birden yarıya kadar indirim yapılmasını öngörüyor. Yargıtay'ın bu kararının ardından sanıklar Ankara 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nde yeniden yargılanacaklar. Mahkeme Yargıtay'ın bozma kararına uyarsa, sanıklara yaklaşık 9 yıla kadar ağır hapis cezası verebilecek. Ancak, yerel mahkeme, 1 Nisan 2005 tarihinde yürürlüğe girecek olan yeni Türk Ceza Kanunu'nda sanıklar lehine düzenlemeler varsa, bunları dikkate alacak. YEREL MAHKEMENİN KARARI Ankara 2. Ağır Ceza Mahkemesi, polis memurları İbrahim Dedeoğlu, Sadi Çaylı, Süleyman Sinkil ve Hasan Cavit Orhan'ı, TCK'nın ''kastı aşan adam öldürme'' hükmünü içeren 452/1. maddesi uyarınca 8'er yıl hapis cezasına mahkum etmişti. Yerel mahkeme, sanıkların cezalarını TCK'nın ''bir kimseye cürümlerini söyletmek için işkence edilmesi sonucu ölüm meydana gelmesi halinde ceza artırımını'' öngören 243/2 maddesi uyarınca 10 yıl 8'er aya çıkarmış, daha sonra TCK'nın indirim öngören 463 ve 59. maddelerini uygulayarak sonuç olarak sanıkları 4 yıl 5 ay 10'ar gün ağır hapis cezasına mahkum etmişti.