BIST 9.550
DOLAR 34,54
EURO 36,01
ALTIN 3.005,46
HABER /  POLİTİKA

Yargıtay Başkanı zehir zemberek

Telefon dinlemeleri yargının kimyasını bozdu. Yargıtay Başkanı Hasan Gerçeker dinlemelere isyan etti.

Abone ol

Yargıtay Başkanı Hasan Gerçeker, yargıdaki dinlemelerle ilgili olarak, “Telefon dinlemeleri toplumda paranoya oldu. Bu sistem böyle devam etmez” dedi.

Yargıtay Başkanı Hasan Gerçeker, Denizli’de gazetecilere yargıdaki dinlemelerle ilgili değerlendirmelerde bulundu.

DİNLEME

İletişimin dinlenmesi konusunda büyük sıkıntılar yaşadıklarını belirten Gerçeker, sözlerini şöyle sürdürdü:

''Yargı bağımsızlığı sistemi tam olmadığı için maalesef bugün idarenin temsilcisi durumunda olan Adalet Bakanlığının yargı üzerindeki vesayet yetkisi devam ettiği sürece, elbette bu eleştiriler hep olacaktır. Bugün toplumda bir dinlenme paranoyası oluşmuştur. Bu toplumu kangren haline getiren bir hastalık haline getirmektedir. Ortaya çıkan somut olaylar, paranoyanın da ötesinde olduğunu göstermektedir. İşin asıl üzücü tarafı da budur. Gerek yasaya uygun dinlemeler olsun, gerekse yasaya uygun olmayan dinlemeler olsun bunlar temel hak ve özgürlükleri zedeleyici nitelikte ise, hukuk sistemini zedeleyici nitelikte ise, mutlaka bunların üzerine gidilmelidir.''

Yasa dışı dinlemeler konusunda gerekiyorsa yasaların düzenlenebileceğini belirten Gerçeker, bütün bunlar için çabalarını sürdürdüklerini, üzerlerine düşen görevleri, yetki ve sorumlulukları çerçevesinde mutlaka yerine getirecekleri konusunda kimsenin kuşkusu olmaması gerektiğini bildirdi.

12 EYLÜL ANAYASASI

Anayasanın, kuvvetler ayrılığı ilkesini benimsemiş, yürütme, yasama ve yargı halinde 3 erk olarak düzenlendiğini anımsatan Gerçeker, bunların birbirinden tamamen bağımsız olarak görev yaptıklarını, hiçbirinin diğerine üstünlüğünün olmadığını vurguladı.

Gerçeker, ''Eğer biz hukuk devletiyiz diyorsak, demokratik cumhuriyete inanıyorsak, yargı bağımsızlığına bütün kurallarıyla kurumlarıyla kişiler olarak saygı göstermek zorundayız. Toplumun teminatı olan bir kurum için bu bir ayrıcalık değildir, bir gerekliliktir. Yargı sistemimizde yapılmak istenen reformlara biz hiçbir zaman karşı değiliz. Yargı reformu yapılmasını herkesten çok biz istiyoruz'' dedi.

12 Eylül Anayasası'nın en büyük darbeyi yargı bağımsızlığına vurduğunu iddia eden Gerçeker, şunları söyledi:

''Yargı bağımsızlığını büyük ölçüde zedeleyen 12 Eylül Anayasası'ndaki hükümlerin mutlaka değiştirilmesi gerektiğine inanıyoruz. Ama yargı reformu yapacağız derken, yargı bağımsızlığını geri götürmek değil, ileriye götürmek için bu reformları yapmak zorundayız. Yargının tamamen bağımsız olması gerekiyor ki, tarafsız olsun, tarafsız olarak, anayasadan aldığı yetki ile yetkisini millet adına kullanmaktadır.''