BIST 9.433
DOLAR 34,42
EURO 36,45
ALTIN 2.844,13
HABER /  GÜNCEL

Yaramazlık hiperaktiflik değil

Uzmanlar hiperaktif çocuklara sahip çıkılması gerektiğini belirterek, "Her yaramaz hiperaktif değildir" dediler.

Abone ol

Samsun Zihinsel Yetersiz Çocukları Yetiştirme ve Koruma Vakfı Rehabilitasyon Merkezi Müdürü Psikolog Tuğba Yeğenoğlu, hiperaktif çocuklara sahip çıkılması gerektiğini belirterek, her yaramaz çocuğun da hiperaktif olmadığını söyledi. Hiperaktivitenin dikkatin dağıldığı, aşırı hareketlilik olduğunu belirten psikolog Tuğba Yeğenoğlu, bugüne kadar özel eğitim gerektiren öğrencileri bilim sanat merkezlerine yönlendiren veya okulların imkanları çerçevesinde özel sınıflar açan Milli Eğitim Bakanlığı'nın 2003-2004 eğitim öğretim yılında bu çocuklara yönelik önemli projeleri olduğunu öğrendiğini kaydetti. Türkiye genelinde hiperaktif çocuklar için sınırlı sayıda özel merkezler bulunduğuna dikkat çeken Tuğba Yeğenoğlu, "Bakanlığın yetişmiş personel ve ödenek yetersizliği de buna eklenince bu çocukların eğitimi aksıyor. Ülkemizde 5 çocuktan biri hiperaktif. Bu çocuklar için yeni düşünce ve projeler biran önce harekete geçirilmelidir" dedi. Hiperaktivite teşhisinin tıbbi bir teşhis olduğunu ve bu tanının ancak alanlarında uzmanlaşmış çocuk psikiyatrları tarafından konulabileceğini dile getiren Yeğenoğlu, "Popüler söylem olduğundan her yaramaz çocuğa hiperaktif gözüyle bakılıyor. Şiddet ve yaramazlığın altında başka nedenler de olabilir" diye konuştu. Hiperaktif çocukların arkadaşları yanında eleştirilmemesi gerektiğini vurgulayan Yeğenoğlu, "Aptal, tembel, yaramaz" gibi rencide edici sözlere de muhatap bırakılmamaları gerektiğine işaret ederek, şöyle devam etti: "Hiperaktiflere, uyumlu, ona model olabilecek, gerektiğinde uyaracak arkadaşlar seçilmeli. Hareket edebileceği ortamlar oluşturulmalı. Okul dönemlerinde ders sırasında tüm sınıfa küçük egzersizler yaptırılmalı." Yeğenoğlu, hiperaktif çocukların belirtilerini ise şöyle sıraladı: "Başladıkları işi, görevi veya oyunu bitirmeden bırakabilirler veya başkasına geçebilirler. Konuşmaları böler, sonuna dek dinlemeden cevaplarlar. Yaşıtlarına göre daha dağınık olurlar. Unutkan ve daha az düzenlidirler. Zekaları yaşıtlarından ileri ya da geri değildir. Olan kapasitelerinin altında akademik başarı gösterirler. El becerileri yaşıtlarına göre daha az gelişir. Aşırı hareketli ve ataktırlar."