Yapay zekâ ve robotların geleceği için 5 önemli öngörü
Gelişen teknolojiye paralel olarak yapay zeka gittikçe hayatmızın bir parçası oluyor. Yetkili ağızlardan yapay zeka hakkında çeşitli ütopya ve distopya hikayeleri duyuyoruz. Alan Watkins yapay zeka ve robotların geleceği ve hayatımıza dair etkisiyle ilgili olarak öngörülerde bulundu.
McKinsey Global Institute tarafından yayınlanan rapora göre, robot teknolojilerin kullanımı ile 2030'da 400 ila 800 milyon arasında insanı işten ayrılmaya veya iş değiştirmeye zorlayacak. Ancak robotların sayısındaki artış, bu fırsatı yakalayabilir, insan olarak amacımızı, işimizin doğasını ve birbirimizle olan ilişkimizi etkin şekilde yeniden değerlendirebilirsek insanlık için çok olumlu bir değişim yaratabilir.
İK SÜREÇLERİNİ İYİLEŞTİRECEK: Yapay zekâ teknolojisi insan kaynakları için olumlu değişiklikleri beraberinde getirebilir. Bu yeni dönem İK uygulayıcılarının odak noktalarını, ücretlendirme ve işe alma gibi süreçlerden, insan gelişiminin daha derin olarak anlaşılmasına doğru çevirebilir. Dünyadaki artan değişim hızına ayak uydurabilmek için insan kapasitesini hızlandırmak istiyorsak bunu yapmak zorundayız. Yapay zekâ dünyadaki bireyler, ekipler ve organizasyonlar arasındaki iletişimin birçok yönünü değiştirmeye devam edecek.
KORUNMAK İÇİN 2 YOL VAR: Stephen Hawking'in 'yapay zekâ robotlarının gelecekte insanlığın yerini alacağı' teorisinin gerçekleşmesi konusunda ciddi bir risk bulunuyor. Bunun gerçekleşmediğinden emin olmak için küresel olarak yapay zekayı nasıl geliştirdiğimiz hakkındaki düşüncelerimizi kökünden değiştirmemiz gerekiyor. Yapay Zekâ Ölümsüzlüğü isimli yeni kitabımda detaylı olarak değindiğim bu konuda insanlığı kurtarabilecek 2 seçenek olduğunu belirttim.
İlki yapay zekayı kodlayan insanların ahlaki kapsamlılığını geliştirmek. İkincisi ise yapay zekayı, çoğu insanın yapabileceğinden çok daha yüksek bir ahlaki kodla çalışacak şekilde kodlamak. Daha sonra ise yapay zekayı kendisini kodlayacak şekilde yetkilendirmek.