Yangına benzinle gidildiği aşikar

Avrupa Birliği Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış, Taksim Gezi Parkı’ndaki olayların, çözüm sürecini çekemeyen çevrelerin de etkisiyle aba...

Avrupa Birliği Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış, Taksim Gezi Parkı’ndaki olayların, çözüm sürecini çekemeyen çevrelerin de etkisiyle abartıldığını ve büyük bir fitne mekanizmasıyla adeta yangına benzinle gidildiğini söyledi.
Bakan Egemen Bağış, Yıldız Sarayı’nda düzenlenen “Saray Akademi Yıldız” konferansına katıldı. Konferanstaki konuşmasında Taksim Gezi Parkı olaylarına değinen Bağış, “Birkaç gündür ülkemizde bazı olaylar yaşanıyor. Bu olayların özellikle bazı dış medyanın yansıtmasının yarattığı intiba maalesef gerçek Türkiye fotoğrafıyla alakasız bir intiba. Türkiye’de AB sürecinde o kadar şey yapılmışken, Türkiye tarihinin en demokratik, en şeffaf, en müreffeh, en özgüvene sahip dönemini yaşarken, dışarıya verilen intiba maalesef bunun tam tersi. Demek ki bu önyargıları biz kırmak için uğraşırken, birileri de artırmak için uğraşıyor. Ona karşı da hepimizin bir ortak mücadele sergilemesi gerekir” dedi.
Türkiye’de çözüm sürecinin başarılı bir şekilde devam ettiğini aktaran Bağış, “Aslında yaşanan, son günlerdeki bazı olumsuz gelişmelerin bunu çekemeyen çevrelerin de etkisiyle abartıldığı ve büyük bir fitne mekanizmasıyla bunun adeta yangına benzinle gidildiği de aşikardır” diye konuştu.

"SÜREÇ İYİ NİYETLİ İNSANLARIN KONTROLÜNDEN ÇIKTI"
“Mayıs 2013, iddia ederek söylüyorum belki de Cumhuriyet tarihimizdeki en başarılı aylarımızdan bir tanesidir” diyen Bağış, Türkiye’de mayıs ayında yaşanan gelişmelere değindi. Bağış, “Böyle bir dönemin hemen akabinde Türkiye’de kimilerinin başka yerlerdeki bir takım mevsimlerle karıştırdıkları bu eylemleri yapanların önemli bir kısmının özellikle başlatanların samimi duygular, gerçekten çevre ve ağaç sevgisiyle başlattıklarına inanıyorum. Maalesef yaşanan süreçteki iki yanlış bir doğru yapmaz. Bu süreç tamamen o iyi niyetli insanların kontrolünden çıkmış ve farklı kesimlerin, farklı çabaların, kötü niyetli bir takım emellerin kurbanı olma riskiyle baş başa kalmıştır. Peki, burada gündeme getirilen ifade özgürlüğü, gösteri yapma özgürlüğü, eylem yapma özgürlüğünün AB sürecimizdeki karşılığı nedir? Daha ilk gününden itibaren çözüm sürecine karşı olduğunu ifade eden bir ana muhalefet partimiz var. Hiçbir şekilde bunun parçası olmayız diğer bir başka muhalefet partimiz var. Kardeşlik dokusunu güçlendirmekle hiçbir ülke bölünmez. Ülkeler kalleşlikle bölünür, biz de ona son vermek için bu yola çıktı. Bunun AB süreciyle direkt alakası vardır. İşte AB süreci bizim üzerinde yoğunlaşmamız gereken bir süreçtir” ifadelerini kullandı.
(İHA)