Ergenekon sanıklarından Yalçın Küçük, haklarında açılan davanın siyasi olduğunu söyledi. Mahkemenin haklarında idam kararı vermesi gerektiğini de söyleyen Küçük, "Bizi idam etmekten korktular ve kaybettiler" diye konuştu.
Abone olErgenekon sanıklarından Yalçın Küçük, Ergenekon davasının temyiz duruşmasında, mahkeme sürecini değerlendirdi. Savcı Zekeriya Öz'ün kendisini tutuklayacağına emin olduğunu söyleyen Küçük, Ergenekon davasının siyasi olduıunu söyleyerek, "Bizi idam etmeleri lazımdı. Bizi idam etmekten korktular ve kaybettiler" ifadelerini kullandı.
Yargıtay 16. Ceza Dairesindeki "Ergenekon" davasının temyiz duruşmasında 12. gün sanıkların savunmalarıyla devam ediyor. Duruşmaya, emekli Orgeneral Hurşit Tolon, Yalçın Küçük'ün de aralarında bulunduğu bazı sanıklar, avukatları ve yakınları katıldı.
Hukuk, ceza davaları ile siyasi davalara bakan 3 tür mahkeme bulunduğunu ifade eden Küçük, "Bu bir siyasi davaydı. Siyasi davalar hemen yapılır, kapıdan alırlar ve idam ederler. Bizi idam etmeleri lazımdı. Bizi korktukları için, cumhuriyetten korktukları için topladılar. Bizi anında alıp, uzatmadan idam etmeleri lazımdı. Bizi idam etmekten korktular ve kaybettiler" diye konuştu.
"DEDİKLERİM DOĞRU ÇIKTI"
Kendisi için "manyak, megaloman" ifadelerinin kullanıldığını belirten Küçük, "Çünkü çok yeni şeyler söylerim. 12 Eylül'den kısa bir zaman önce, 'Bu ordu gelecek, Erbakan'ı hapse atacak, Erbakan'dan daha yobaz bir rejim kuracak' dedim. Pek çok üniversitedeki arkadaşlarım 'Yalçın Küçük'ün yeni manyaklığı' dedi ama doğru çıktı" ifadelerini kullandı.
"Ergenekon" davasının siyasi bir dava olduğu görüşünü yineleyen Küçük, "Bir cumhuriyet savcısının bu kadar usulen bozuk olduğunu söylediği bir davanın esası kalmamıştır ki" dedi. Hakkındaki suçlamalara değinen Küçük, şunları söyledi:
"YUMUŞAK OLDUĞUMA BAKMAYIN"
"Ben bir numarayım. Öyle çok yumuşak olduğuma bakmayın. İddianameye göre PKK'yı ben yönetiyorum, Türk ordusunu ben yönetiyorum, CHP'yi de ben yönetiyorum. Bir de OdaTV davasında tuttular. Soner'i (Yalçın) nasıl yönetirim
anlamıyorum. Ben bir numarayım. Nasıl olduğunu bilemiyorum.
TUNCAY ÖZKAN GÖNDERMESİ
Mahkeme başkanı bana 'ne iş yaparsın' dedi, hapse girerim, hapisten çıkarım, mesleğim budur. Ancak Silivri dünyadaki en güzel siyasi dava. İçlerinde bir tek çürük çıkmadı. Hepsi ayaktaydılar. Bu da tarihe geçecekti. Onlarla beraber olduğum için onur duydum. Ancak bir kısmı çıktı, çıktıktan sonra çöktüler. Bir daha cumhuriyet tehlikede olursa böyle mahkemeler olursa beni tutuklayacaksınız. Tutuklayın beni. Ben orada moral veriyorum herkese. Benim işim orasıdır. Ancak buraya gelmeyen bazı arkadaşları almayacağım yanıma. Tuncay Özkan'ın adını veriyorum, almayacağım yanıma. O mahkemelerde onlara moral vermeyeceğim. Huzurunuza gelmeliydiler. Bu kadar güzel bir mahkemede her şeylerini anlatmaları lazımdı."
"GÖREVDEN ALINACAKSINIZ"
Eski savcı Zekeriya Öz'e, "Beni tutuklayacaksınız öyle anlaşılıyor ama beni tutukladığınız için bu görevden alınacaksınız" dediğini aktaran Küçük, sözlerinin doğru çıktığını söyledi.
Küçük, "Biz o mahkemeye göre suçluyduk. Biz cumhuriyeti savunuyorduk. Cumhuriyeti savunanlar veya savunma ihtimali olanlar suçluydu. Bu bir cumhuriyet savaşıydı. Biz orada kazandık. Bütün arkadaşlarımı kutluyorum. Onurla orada cumhuriyetin bekçiliğini yaptılar. Onlar kaybetti, bizleri idam edememekle bu işler bitti" dedi.