Selahattin Demirtaş'a dönük suçlamalarına devam eden Yalçın Akdoğan "HDP bu süreçte baş belası oldu" dedi.
Abone olBaşbakan Yardımcısı Yalçın Akdoğan, "Selahattin Demirtaş kampanyayı 'Erdoğan'ı başkan seçtirmeyeceğiz' diyerek başlattı. Bu başkanlık seçimi mi? Şimdi Cumhurbaşkanı niye konuşuyor? Sen kampanyayı onun üzerine kurdun. Bütün partiler hedefe Cumhurbaşkanı'nı koydu, sabah akşam ona saldırıyorlar. Ne yapacak Kasımpaşalı Tayyip Erdoğan, orada oturup şamar oğlanı gibi bunları mı dinleyecek? Cumhurbaşkanı bunların hiçbirine eyvallah etmez, hepsine gereken cevabı verir" dedi.
Akdoğan, AK Parti Çankaya İlçe Teşkilatı Sosyal İşler Başkanlığınca Rixos Otel'de düzenlenen "Ankara'nın Değerleri" toplantısında yaptığı konuşmada, AK Parti'nin 12 yılda Türkiye'yi çok köklü dönüşümlere uğrattığını söyledi.
Türkiye'nin, AK Parti'nin iktidara geldiği yıllarda "hasta adam" muamelesi gördüğünü belirten Akdoğan, ülkenin "IMF makinesine bağlı olduğunu" ifade etti.
Akdoğan, AK Parti iktidara geldiğin dönemde Türkiye'nin memur maaşını ödeyemeyecek konumda olduğunu, ülkenin 1 milyar dolar için haftalarca IMF'ye yalvardığını dile getirdi.
"BU SEFER HDP'NİN İPİNE SARILDILAR"
AK Parti hükumetinin IMF borcunu kapatmasıyla Türkiye üzerine oyunlar oynanmaya başladığını anlatan Akdoğan, "Bu seçimlerde yeni bir senaryo ürettiler. Bu sefer HDP'nin ipine sarıldılar. HDP'yi parti olarak seçime soktular, 'Barajı geçerse bir ihtimal AK Parti hükümet kuramaz, AK Parti'yi deviririz'. Bu bir kaos planı, yani (HDP barajı geçmezse ortalık karışır, geçerse hükümet kurulamaz, yine ortalık karışır, kriz çıkar, vesayet odakları tekrar bir vesayet düzeni kurarlar)" diye konuştu.
Yalçın Akdoğan, "HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş'ın kendisini Paralel Yapı'ya kullandırttığını" ifade ederek, "Selahattin Demirtaş kampanyayı 'Erdoğan'ı başkan seçtirmeyeceğiz' diyerek başlattı. Bu başkanlık seçimi mi? Şimdi Cumhurbaşkanı niye konuşuyor? Sen kampanyayı onun üzerine kurdun. Bütün partiler hedefe Cumhurbaşkanı'nı koydu, sabah akşam ona saldırıyorlar. Ne yapacak Kasımpaşalı Tayyip Erdoğan, orada oturup şamar oğlanı gibi bunları mı dinleyecek? Cumhurbaşkanı bunların hiçbirine eyvallah etmez, hepsine gereken cevabı verir" dedi.
"BÖYLE CEBERRUT BİR ANLAYIŞA KÜRLERİ TERK EDEMEYİZ"
Yeni Türkiye'yi kurmanın eşiğine gelindiğini belirten Akdoğan, bu aşamadan sonra yaşanacak en ufak bir yuvarlanmanın her şeyi mahvedeceğini ve bütün kazanımları yok edeceğini söyledi.
Akdoğan, yatırım yapan, insanını kucaklayan, reformlar yapan devletin karşısında, zulüm eden, baskı yapan bir örgütün bulunduğunu vurgulayan Akdoğan, "Kandil Baasçı, dibinde ot bitirmeyen bir örgüt. Önce HDP'yi atıyorlar ortaya, HDP kapıları açıyor. Arkasından oy aldıkları mahallelere gidin, insanları sokmuyorlar. Başka partiden olana tahammülleri yok. Kendi insanının başka bir şey söylemesine tahammülleri yok. Böyle ceberut bir anlayışa biz Kürtleri terk edemeyiz" değerlendirmesinde bulundu.
"HİÇ BİR PARTİNİN ÇÖZÜM SÜRECİ VAADİ YOK"
Çözüm Süreci'ni AK Parti'nin başlattığını ve sürdüreceğinin altını çizen Akdoğan, şöyle konuştu:
"Şu an hiçbir partinin Çözüm Süreci ile ilgili bir vaadi yok. '8 Haziran'da Çözüm Süreci'ni başarıya ulaştıracağım' diyen biri var mı? HDP barajı geçse de geçmese de AK Parti süreci başarıya ulaştıracak. Bizim derdimiz bir partinin barajı geçip geçmediği değil. Biz demokratik siyasetten yanayız, siyasi mücadeleden yanayız. Bugün kim ne derse desin ama gelsin siyasi zeminde desin. Bugün herkes her şeyi söylüyor. Gök kubbe altında söylenmedik laf kalmadı. Ama biz şuna karşıyız; bir terör örgütü varsa, silahlı güç yükselirken siyasi kanadının yükselmesi tehlikeli bir durumudur. Siyaset kurumunu şantaja açık hale getirir. Yedeğinde böyle bir örgüt olan parti başı sıkıştığında insanları sokağa döker."
"HDP BU SÜREÇTE BAŞ BELASI OLDU"
Akdoğan, HDP'nin Çözüm Süreci'ne hiç destek vermediğini vurgulayarak, "HDP bu süreçte baş belası oldu. Sen olmasaydın bu işler 10 defa hızlı olurdu. Bu terör meselesi el freni çekilmiş arabada gitmek gibi. Terör olaylarından dolayı bu süreç ağırdan gitti. Demokratik reformlar, toplumsal destekle olur. Ötekisi toplumsal desteği zehirliyor. Siz bu süreçte engel ve ayak bağı oldunuz. Size rağmen biz bu süreci buraya kadar getirdik" dedi.
AK Parti'nin, Türkiye'nin siyasi bütünlüğünü sağladığını dile getirerek, "Seçim güvenliği çok önemli. İnsanlara baskı yapılmaması gerekiyor. Herkes sandığa gitsin, iradesini ortaya koysun. Kime oy vereceğini söylemiyorum. 'Türkiye'nin geleceğinde ben de söz sahibiyim' desin. Bu çok önemli. Kimse korkmasın, devlet her türlü tedbiri alır. Kamu düzenini sağlamak konusunda da en ufak bir ihmal olmaz" ifadesini kullandı.