“Keşke 27 Mayıs 1960, 12 Mart 1971, 12 Eylül 1980 ve 28 Şubat 1997 tarihlerinden önce de bugün girilen Kozmik Odaya girilseydi de.....
Abone olAdnan Berk Okan
Sağcısı, solcusu, dincisi, dinsizi, laikçisi, ikinci cumhuriyetçisi bütün Medyanın başlattığı bir “Akıl Tutulması” yaşıyoruz tıpkı “Güneş Tutulması” gibi…
Üstat Abdülhak Hâmid, “Her yer karanlık” derken sanki bugünümüzü anlatmış…
Milletçe bir makberdeyiz adeta…
Daracık çukura doluşmuş, birbirimizi paralıyoruz…
Yalan, dolan, iftira, düzmece, hakaret!..
Kozmik odadaki bilgilerin kısa süre sonra "yandaş" medyaya servis edileceğini söyleyip yanlar bile var…
Yok yok…
Bu sıradan bir “suikast” palavrası değil…
Bu sıradan bir “demokrasi aşkı” da değil…
Bu, tarafların “mevzi kapma” savaşı…
Bu, fillerin zücaciye dükkânı dalaşması…
Ortalık cam, porselen ve seramik kırığından geçilmiyor..
Yahu ne oluyoruz?..
Bu ne egoizm!..
Bu ne materyalizm!..
Hiç kimsenin devlet sırlarını aldığı ve hükümetten yana medyaya falan vereceği yok…
Ortalıkta darbeyi gerektirecek bir durum da yok…
Suikast falan da yok…
Ama…
“Keşke 27 Mayıs 1960, 12 Mart 1971, 12 Eylül 1980 ve 28 Şubat 1997 tarihlerinden önce de bugün girilen Kozmik Odaya girilseydi de o aptalca darbeler olmasaydı” diyen milyonlar var…