BIST 10.025
DOLAR 35,16
EURO 36,68
ALTIN 2.956,54
HABER /  SAĞLIK

Yağ değil bu kalp krizi geçirtiyor

Prof. Dr. Canan Efendigil Karatay, sanılanın aksine yağın değil karbonhidratın kalp krizi geçirttiğini söyledi.

Abone ol

Türkiye'de sağlıklı beslenme konusunda farklı görüşleriyle bilinen, 'Karatay Diyeti'nin yaratıcısı Prof. Dr. Canan Efendigil Karatay, Muğla'nın Datça İlçesi'nde çarpıcı açıklamalarda bulundu.

İnsanların kalp krizleri sonucu hayatlarını kaybedince yağların suçlandığını belirten Prof. Dr. Karatay, “Çok yağlı yiyordu, kalp krizi geçirdi diyorlar. Aslında, yağlar yenilmedi. Keşke yenilseydi, yağlar koruyucudur. Çok karbonhidrat yenildiği unutuluyor. Kimse karbonhidratı suçlamıyor” dedi. Konferansa katılan Yüksek Mimar Okan Çağlar da 'Karatay Diyeti' sayesinde iki yılda 50 kilo verdiğini söyledi.

Prof. Dr. Canan Efendigil Karatay, sağlıklı beslenme prensiplerini, Datça'nın doğallığıyla buluşturmayı planlayan, 'Sağlıklı Yaşam Kasabası Projesi' kapsamında My Marina Select Otel'de konferans düzenledi. Konferansı aralarında Datça Belediye Başkanı CHP'li Şener Tokcan, Hürriyet Gazetesi'ndeki 'Güzin Abla' köşesinin yazarı Feyza Algan'ın da yer aldığı çok sayıda kişi izledi.

YAĞLAR KORUYUCUDUR

Prof. Dr. Karatay konuşmasında şeker ve karbonhidratların insan sağlığı için büyük tehlike oluşturduğuna dikkat çekti. Yaş ilerledikçe hareketsizliğin fazla kilolara neden olduğunu ifade eden Prof. Dr. Karatay, spor yapmayı önerdi, şeker ve insülinin obeziteyi başlatan temel ikili olduğunu söyledi. İnsanların kalp krizleri sonucu hayatlarını kaybedince yağların suçlandığını, oysa gerçeğin çok farklı olduğunu belirten Prof. Dr. Karatay, “Çok yağlı yiyordu, kalp krizi geçirdi diyorlar. Aslında, yağlar yenilmedi. Keşke yenilseydi, yağlar koruyucudur. Çok karbonhidrat yenildiği unutuluyor. Kimse karbonhidratı suçlamıyor. Çünkü düşünmüyorlar, kafaları yağa takılmış. Herkes yağ vagonuna binmiş, inemiyor. Yağsız et, yağsız peynir, yağsız yoğurt peşinde koşuyorlar. Size soruyorum. Eskimolar neyle besleniyor? Yalnız yağ maddesi tüketir. Hayvansal yağ tüketirler. Balina yağı, fok yağı yani hayvansal yağ yerler. Bizim kuyruk yağı örneği gibi. Eskimolar bir günlük kalorilerinin yüzde 75'ini yağdan karşılıyor ve kalp hastalığı yok. Eskimolarda kalp, tansiyon, obezite, diyabet hastalıkları yok. Neden? Sağlıklı hayvansal yağ yedikleri için” diye konuştu.
FRANSIZLARDA KALP KİRİZİ YOK
Yağlı yemekler yenmediğinde A-B-E-K vitaminlerinin vücuda girmeyeceğini vurgulayan Prof. Dr. Karatay şunları söyledi:
“Dört vitamin de hayatta kalmamız, sağlıklı olmamız için en elzem, en gerekli vitaminlerdir. Fransızlar'ın hayatı yağ yemekle geçer. Fransızlar'da da kalp krizi yoktur. Yağa karşı olanlar bunu nasıl izah ediyor? Adı Fransız paradoksu oldu. Yağ yedikleri için kalp krizi geçirmiyorlar diyemediler. Fransız paradoksu, Akdenizdelermiş, şarap içiyorlarmış, yok bilmem neymiş. Aslında yağ yedikleri için kalp krizi yok. Şişmanlığa bakalım. Yağ yemeyen ABD'de şişmanlık oranı yüzde 31. Fransa'da bu oran yüzde 9 civarındadır. ABD'de kalp krizleri, kanser, felç çok fazladır.”

KOLA KALP KİRİZİ NEDENİDİR

Konuşmasında nelerin yenilmesi gerektiğine de değinen Prof. Dr. Karatay, “Doğal karbonhidrat, köy tereyağı ve doğal protein yemeliyiz. Datça da bunun için ideal bir yer. Datça çok güzel sağlık kasabası olacak, buna yürekten inanıyorum. Doğal protein, doğal yağ ve doğal karbonhidrat en çok çekirdeklerde bulunur. Fındık, fıstık badem, ceviz mineral deposudur. Yıllarca fındık-fıstık yemedik. Çünkü yağı çok fazla dediler. Oysa yağı çok önemli. Omega 3 var içinde. Yumurta yenmesi lazım. Yumurta yiyin dedikçe kıyametler koptu. 'Kolesterolü yükseltir, aman ölürsünüz' dediler. 'Karatay Diyeti öldürür' diyenler bile oldu. Bilimsel çalışmalar gösterdi ki haftada bir iki tane yumurta yiyen, haftada beş tane, haftada 24 tane yiyen karşılaştırılmış, kolesterollerinde hiçbir fark yok. İşlem görmemiş bütün proteinleri rahatlıkla yiyebilirsiniz. Meyve suyu, kola, ekmek göbeği kalp krizi nedenidir” dedi.

SAĞLIĞINA KAVUŞTU

Datça'da uyguladığı 'Karatay Diyeti' sayesinde iki yılda 50 kilo vererek, 140 kilodan 90 kiloya düşen 58 yaşındaki Yüksek Mimar Okan Çağlar, konferansın açılışında yaptığı konuşmada hem fazla kilolardan kurtulduğunu hem de sağlığına kavuştuğunu belirtti. Çağlar, “Bir kitap okudum, hayatım değişti. İki yılda içimden bir insan çıktı. Diyete başladıktan sonra yaptırdığım tahlillerde tüm değerlerim normal çıktı. 12 yıl süreyle her gün aldığım 11 tablet ilacı artık kullanmıyorum. Yaptığım tek şey, sağlıklı beslenme ve yürümekti” dedi.