Yeni Maden Yasası'yla maden kaynakları yabancı yatırımcılara açıldı. Yabancılar artık ormanlar, sit alanları, tarihsel ve kültürel alanlarda maden araması yapabilecek.
Abone olBirgün Gazetesi'nden Kemal Aktaş ve Ömer Leventoğlu'nun haberine göre, Yeni Maden Yasa Tasarısı ile maden kaynakları yabancı yatırımcılara açıldı. Devlet yabancı yatırımcı için maden sahasını 'kamu yararı' gerekçesiyle istimlak edebilecek.
Yabancılar artık ormanlar, sit alanları, milli parklar, tarihsel ve kültürel alanlarda maden araması yapbilecekler. Bu aramalarda çevre raporu da istenmeyecek.
Meclis'te sessiz sedasız kabul edilerek Köşk'e gönderilen Maden Yasa Tasarısı, yabancılara karşı direnişlerle hafızalara kazınan Bergama köylüleri de dahil, yabancıların önündeki bütün engelleri kaldırdı. Tasarı ile birlikte, maden kaynaklarının yoğunlaştığı orman alanları başta olmak üzere, sit alanları, milli parklar, kaplıcalar, tarihsel ve kültürel alanlar yabancılara açılacak.
Yerli ve yabancı maden arayıcılarının, maden işletmesi kurabilmek için, maden aramak istedikleri sahayı bildirmeleri yeterli olacak. Yeni yasanın 3'üncü maddesi ile, özel mülkler de dahil, izinler tek bir merciye bağlandı. Daha önce izin alınması gereken kurumlar yerine Maden İşleri Genel Müdürlüğü ikame edilecek. Bu arada, "Madencilik faaliyetleri ve/veya bu faaliyetlere bağlı tesisler için verilmiş izinler, ruhsat hukuku devam ettiği sürece geçerlidir" ifadesi kondu. Uzmanlar, bu ifadenin siyanürlü altın işlemesi nedeniyle yargıya takılan firmaların bu faaliyetleri için yargıya karşı sorumluluğunu ortadan kaldırdığını vurguladı. Jeoloji Mühendisleri Odası Genel Başkanı İsmet Cengiz, bu düzenlemenin, "siyanürlü faaliyete izin" anlamına geldiğini söyledi.
Düzenlemenin 20'inci maddesine göre Enerji Bakanlığı'nın "kamu yararı vardır" kararı ile söz konusu alanlar istimlak edilerek işletmeye açılabilecek. Böylece daha önce Danıştay tarafından "çevresel riskler var" denilerek durdurulan Normandy Madencilik'in faaliyetleri, bu kez ilgili bakanlığın "kamu yararı var" görüşü ile aşılacak. CHP Adana Milletvekili Tacidar Seyhan'a göre, "Şu ana kadar işletme ruhsatı almış olanlar, bu kanun hükmünde belirtilen yasak ve sınırlandırmalardan da muaf tutulacaklar. Bu düzenleme ile, daha önce açılan davalar bile iptal ettirilebilecek."
Daha önce siyanürle altın işletmeciliği yapan Normandy madenciliğin faaliyetleri, İzmir Bölge İdare Mahkemesi ve Danıştay 6. Dairesi tarafından, "bu faaliyette kamu yararı yoktur" gerekçesiyle durdurulmuştu. Daha sonra 57 hükümeti Bakanlar Kurulu, aldığı bir prensip kararı ile faaliyetlerin devamına izin vermişti. Şimdi 3'üncü maddeye konan hükümle, siyanürlü altın işlemesinin önü açılıyor.
ANAYASA'YA AYKIRILIK İDDİASI
Maden arayıcılarının kazanılmış haklarının da saklı tutulduğuna dikkat çeken Seyhan, şunları söyledi: "Böylece bu firmaların hukuken sorunlu üretimleri durdurulamayacak. Daha önce açılan davalar iptal edilecek" dedi. CHP Grup Başkanvekili Kemal Anadol ise yasanın anayasaya aykırı olduğunu savundu. Anadol, bu itirazlarının AKP tarafından dikkate alınmamasını sert bir dille eleştirdi.
ÇED RAPORU GERİKMİYOR
Yasa ile, petrol, jeotermal ve maden arama faaliyetleri, Çevresel Etki Değerlendirme (ÇED) kapsamı dışına alındı. Böylece yerli ve yabancı şirketlerin maden arama faaliyetlerinde çevreye zararlı değildir belgesi istenmeyecek. Çevreye zararlı olduğu iddia edilemeyecek. Ormanlık alanlar içerisinde yürütülen faaliyetler de, işletmeci firmanın ağaçlandırma masraflarını ödemesi ile aşılacak. Firma, ağaçlandırma masrafını ödediği bütün alanlarda serbest olacak. Kaplıcalar için daha önce verilmiş imtiyaz süreleri de 20 yıla çıkartıldı.
HAM İHRACAT, ESDÜSTRİYİ VURACAK
Öte yandan maden kaynaklarının çıkartıldıktan sonra doğrudan ihraç edilmesine ilişkin kapsamlı düzenlemeler yapıldı. Bu çerçevede, maden ocağından dışsatım limanına taşıma giderleri de dahil olmak üzere ham ihracata vergi teşviki getirilerek, madenlerin Türkiye'de kurulacak endüstrilerce işlenip katma değer yaratılması yerine doğrudan ihracatı özendiriliyor. Meslek örgütleri, bu düzenlemenin sektörel üretimi vuracağını, Türkiye'ye sadece madenlerinin işletmesini yabancılara tahsis etmiş bir ülke haline getireceğini savunuyorlar. Maden mühendisleri Odası Genel Başkanı Mehmet Torun, düzenlemeye tepki göstererek, "madencilik sektörünün önemi üretip yurtdışına hammadde olarak satmakta değil, yerli sanayiye düşük maliyetle kaliteli girdi sağlanmasındadır" dedi.
Tasarının, ülkenin doğal kaynaklarını tamamen yabancılara açtığına işaret eden Jeoloji Mühendisleri Odası Genel Başkanı İsmet Cengiz ise madenlerin ham cevher olarak satılmasına tepki gösterdi. Cengiz, "Ülke içinde işletmeye yönelik bir düzenleme yok. Madenlerin üretimi değil, yabancılarca bulunup götürülmesi bir zenginlik kaynağı olarak görülüyor. Bu, yer altı kaynaklarının ulusötesi şirketlerin eline verilmesidir" şeklinde konuştu.
YABANCILAR İSTEDİ, YASA HIZLA ÇIKTI
Yeni Maden Yasa Tasarısı için baskı yapan yabancılar ile Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, geçen yılın Haziran ayında toplantılar yapmıştı. Başbakan, Eldorado firması ile görüşmesi sonrasında, yasa için düğmeye basıldı.
Daha sonra Başbakanlığı mekan tutan Mornandy, Eldorado, Corunco, Rio Tinto ve YAMAS gibi firmaların baskısı sonucu tasarı, Meclis'te CHP'nin Anayasaya aykırılık iddialarına rağmen çıkartıldı. Tasarının, Cumhurbaşkanlığındaki onay sürecinin ardından, CHP'li milletvekilleri tarafından Anayasa Mahkemesi'ne götürülmesi tartışılıyor.
KİM NE ARIYOR?
Normandy Madencilik: Altın başta olmak üzere değerli madenler
Eldorado (Tüprag): Altın, gümüş, platin, bakır, kurşun ve diğer değerli madenler
Coninco: Altın, Bakır, Kurşun, Çinko ve diğer değerli madenler
Rio Tinto: Trona, (soda) başta olmak üzere değerli madenler
YAMAS (Yeni Anadolu Madencilik-Kanada): Değerli metaller ve diğer baz metaller
Bu firmalar başta olmak üzere çok uluslu bir çok yabancı şirketlerin halen Türkiye'nin 585 yerinde alınmış altın arama ruhsatı bulunuyor.