BIST 8.885
DOLAR 34,33
EURO 37,28
ALTIN 3.027,62
HABER /  GÜNCEL

Ya istiklal ya ölüm

Türk-İş Genel Kurulu'nda ateşli konuşmalar vardı

Abone ol

Türkiye Haber-İş Genel Başkanı Ali Akcan, ''Türk-İş, bu genel kuruldan sonra ya istiklal ya ölüm diyerek, Türk işçi hareketini kurtarmak zorunda'' dedi.

Türk-İş'in, Milli Eğitim Bakanlığı Şura Salonu'nda gerçekleştirilen 20. Olağan Genel Kurulu'nda sendika temsilcileri görüş ve önerilerini dile getirdiler. Koop-İş Genel Başkanı Eyüp Alemdar, Türk-İş'in çalışan çalışmayan herkes için güven ve umut kaynağı olması gerektiğini söyledi.

Gerektiğinde üretimden gelen güç kullanılarak, dayanışmanın arttırılmasını isteyen Alemdar, Türk-İş'in, ''Ankara'da Türk-İş vardır'' sözünü hayata geçirmesini beklediklerini ifade etti. Güçlü Türk-İş'in, daha güçlü ve demokratik bir Türkiye anlamına geldiğini kaydeden Alemdar, bunu sağlamak için herkesin elinden geleni yapması gerektiğini ifade etti.

Türk Metal Genel Başkan Yardımcısı Pevrul Kavlak da DİSK ve Hak-İş'e eleştiriler yönelterek, ''Bu genel kurul delegeleri, Amerika ve Avrupa'nın değil, Türk işçisinin sesi olacaktır'' diye konuştu. Sosyal güvenlikte yapılmak istenen değişikliklerle mevcut hakların geriye götürülmek istendiğini savunan Kavlak, ''Artık sosyal devlet yok. Eli sopalı hükümet var'' dedi.

Türk-İş Genel Sekreteri Mustafa Kumlu'nun listesinde genel teşkilatlandırma sekreterliğine aday olduğunu bildiren Kavlak, yapılacak seçimler sonucu pazartesi günü Türk-İş'in kazanacağına inandığını kaydetti. Tez-Koop-İş Genel Başkanı Gürsel Doğru ise özelleştirmelere, sosyal güvenlik düzenlemelerine karşı ciddi bir muhalefet sergilenmesine ihtiyaç olduğunu belirterek, Türk-İş'te çözüm üreten bir yönetime gereksinim duyulduğunu söyledi.

Türk-İş'in yeniden yapılandırılması gerektiğini dile getiren Doğru, ''Hükümetle ilişkilerin bozulmamasına dayalı bir anlayışla sorunlara çözüm bulmak mümkün değil'' dedi. Türk-İş'in milyonların umudu ve geleceği olduğunu kaydeden Doğru, güçlü bir Türk-İş'in Türkiye'deki demokrasiyi ve hakları güçlendireceğini dile getirdi. -

'TÜRK-İŞ YÖNETİMİ, MÜCADELENİN LOKOMOTİFİ OLMALI''

Genel Maden-İş Genel Başkanı Ramazan Denizer de yeni Türk-İş yönetiminin, mücadelenin lokomotifi olması gerektiğini söyledi. Denizer, Türk-İş'in savunma anlayışını terk edip örgütlenme ve büyüme sürecini başlatmasına ihtiyaç olduğunu ifade etti.

Türk-İş yönetiminde olmak istediklerini ancak bunun gerçekleşmediğini anlatan Denizer, ''Biz listeye alınmadık diye birileri burada hesap yapıyormuş. Kimseye burada, şurada olacağız demedik. Gücüm, param yok sen gelme... Bunları bırakalım. Buralar kimsenin malı değil. Mustafa Kumlu ve arkadaşlarıyla yola çıktık. Kumlu ve arkadaşları için ölmeye hazırız'' diye konuştu. TGS Genel Kurul delegesi Ali Er de basının demokratik baskısını yapabilmesi için editoryal bağımsızlığa ihtiyaç olduğunu belirterek, sermayenin basına girmesi, sendikanın olmaması nedeniyle gazetecilerin mesleklerinin gereğini yapması ihtiyacının da ortadan kalktığını ifade etti. Er, bu gelişmeler nedeniyle işverenlerin kaliteli gazeteciye ihtiyaç duymamaya başladığını belirtti.

Türk-İş yönetiminin delege sayısı ve mali güce bağlı olarak oluşmasının başarıyı getireceğinin tartışmalı olduğunu söyleyen Er, yönetimde aynı şeyleri düşünen 10 kişinin yer almasıyla yönetimde tek kişi bulunması arasında bir fark olamayacağını kaydetti. Er, başarıyı yakalamak için daha farklı bir yönetim anlayışına ihtiyaç duyulduğunu dile getirdi.

''ONURLU BİR MÜCADELE VERMELİYİZ''

Türkiye Haber-İş Genel Başkanı Ali Akcan ise çalışanları iyi bir geleceğin beklemediğini ifade ederek, işçilerin 2008 yılını sokaklarda geçireceğine yönelik bir tabloyla karşı karşıya olunduğunu söyledi. Genel kurulda dün yaşananları değerlendiren Akcan, ''Türk-İş'in Genel Başkanını alkışlamayanların, Başbakanı alkışlamasından utandım. Bize yakışan, ülkeyi idare edenlere kendi evinde saygı göstermektir. Onların olduğu yerde de kendi yöneticilerimize saygı ve kararlılığımızı göstermeliyiz'' dedi.

Mücadele ederken yalnızca kazanılmış hakları korumakla yetinemeyeceklerini vurgulayan Akcan, ''Çocuklarımız ve geleceğimiz için onurlu bir mücadele vermeliyiz. Onlar için mücadele edemiyorsak, dün bizler için mücadele eden atalarımızın kemiklerini sızlatırız'' diye konuştu. Türk Telekom grevinde kendilerine destek olanlara teşekkür ederek, bu kesimlere bugüne kadar haksızlık etmediklerini belirten Akcan, ''Ama hiçbir zamanda uşak olmadık'' dedi. ''

Türk-İş, bu genel kuruldan sonra ya istiklal ya ölüm diyerek, Türk işçi hareketini kurtarmak zorunda'' diyen Akcan, Salih Kılıç'ın listesinden genel eğitim sekreterliğine aday olduğunu bildirdi. Akcan, kendisine bu görevin verilmesi halinde bayrağı daha ileriye taşımak için gayret göstereceğini kaydetti.