WhatsApp grubu pişmanlıktır!
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın büyükşehir belediye başkanlarıyla yaptığı 3,5 saatlik toplantının sonunda bir komisyon ve bir de WhatsApp grubu kurma kararı çıkmış. Şimdi insan WhatsApp grubunu duyunca bir irkiliyor haliyle ve tabi merak da ediyor.
CHP'li belediye başkanları partilerinin genel başkanı gibi "Ben Saraya gitmem" demedi ve Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın büyükşehir belediye başkanlarıyla yaptığı toplantıya katıldı.
İyi de yaptılar. Sonuçta Cumhurbaşkanlığı makamı, elbette gitmeleri gerekirdi.
Görüşme belli ki güzel geçmiş. CHP'li başkanların memnuniyetleri yüzlerinden okunuyordu.
3,5 saat süren toplantının sonunda bir komisyon ve bir de WhatsApp grubu kurma kararı çıkmış.
Şimdi insan WhatsApp grubunu duyunca bir irkiliyor haliyle ve tabi merak da ediyor.
Bu grubun yöneticisi kim olacak mesela? Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay mı? Çünkü bildiğim kadarıyla komisyon onun başkanlığında ilerleyecek.
Grubun adı ve simgesi ne olur sizce?
Sonra mesela her Cuma resimli, gifli Cuma mesajları falan atan başkanlar çıkacak mı içlerinden?
Ya belediye başkanları birbirine bozulur da gruptan ayrılırsa? Ya da grup yöneticisi içlerinden birine kızıp gruptan atarsa ne olacak?
Araları iyi olan başkanlar yandan bir grup açıp sohbetin seyrine göre diğerlerini çekiştirecek mi mesela?
Başkanlardan birinin başka bir gruba yazacakken yanlışlıkla bu gruba hem de hiç olmayacak bir şey yazdığını düşünün...
Olaylar olaylar...
Zaten grubun sohbet içeriği ayrıca bir merak konusu...
Ben yine Belediye Başkanlarını baştan uyarayım: WhatsApp grubu pişmanlıktır.
YERELDEN GENELE DÖNEMEMEK!
Farkında mısınız?
Yerel seçimler yapıldığından bu yana ülkece genel gündeme dönemiyoruz bir türlü.
Gündem hep yerel siyaset üzerinden ilerliyor.
İstanbul, Ankara... Kısmen İzmir.
Sonra kayyum atanan iller derken hep yereli konuşur olduk.
Bugün gündemde Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın belediye başkanlarıyla toplantısı var. Bu da yerel.
Bakalım daha ne kadar devam edecek yerelin gündem hakimiyeti?
ARDA DEĞİL DE BAŞKASI YAPSAYDI?
Arda Turan ve şarkıcı Berkay hakkında açılan davada mahkeme 3. duruşmada karar verdi.
Arda Turan 3 ayrı suçtan 2 yıl 8 ay 15 gün hapis cezasına çarptırıldı. Ve mahkeme verilen hükmün açıklanmasını geri bıraktı.
Yani Arda Turan 5 yıl içinde kasıtlı bir suç işlemezse bu olaylar hiç yaşanmamış gibi olacak.
Yani Berkay'ın burnunu kırması ya da ruhsatsız silahla hastaneyi basıp ateş etmesi falan hepsi cezasız kalacak. Tacizden zaten beraat etmiş.
Şimdi elinizi vicdanınıza koyup söyleyin; Arda'nın yaptıklarını sıradan bir vatandaş yapsaydı ne olurdu?
Yine böyle bir hüküm çıkar mıydı yoksa paşa paşa cezasını çeker miydi?
Cevabı galiba hepimiz biliyoruz.
Ne zaman ki ününe, şöhretine, gücüne yani kişinin kim olduğuna bakılmadan "yargı herkes için aynı kararı verir" diyebilirsek, işte o zaman "adalet" sadece mahkeme salonlarında yazan bir kelime olmaktan çıkacak.
CÜBBELİ AHMET HOCA KABİNEYE GİREBİLİR!
Çok merak ediyorum eğer kadınlar olmasaydı bu hocalar neyi konuşacaktı acaba?
Bence o zaman da tüm sorunları kadınların olmamasına bağlar yine de bir şekilde kadınları çekiştirmekten vazgeçmezlerdi.
Şimdi de ülke ekonomisinin bozuk olmasının, işsizliğin falan nedeni olduk iyi mi?
Cübbeli Ahmet Hoca diyor ki; Kadınların çalışması ama erkeklerin olduğu ortamda çalışması büyük bir fitnedir.
Bu öyle bir fitneymiş ki erkekler bizim yüzümüzden az maaş alıyormuş.
Hoca bunu derken az maaş alan erkekleri de çalışan kadınlara karşı dolduruyor ama ona fitne denemez değil mi? Ne de olsa hoca erkek. Fitneyse kadının işi!
Bunca zamandır ekonomi şöyle, faizler böyle, artan işsizlik, hayat pahalılığı falan diye konuşan, nedenleriyle sonuçlarıyla çözümler sunmaya çalışanlar hep boşa konuşmuş.
Meğer hepsinin nedeni çalışan kadınlarmış!
Çekeceksin erkek ortamında çalışan kadınları iş hayatından bak nasıl düşüyor dolar!
Hazır gündemde kabine revizyonu da var Cübbeli Hoca'yı ekonominin başına getirseler de tak diye çözse şu ekonomik sorunları. Bakanlık olmazsa danışmanlık da olur.
Böylelikle maaşı artan erkekler de Hoca'ya bol bol dua eder artık.