11. Dünya Editörler Forumu'nun sabahki ''Tabloid Patlaması-Sınır Yok mu?'' konulu oturumda dünyanın önde gelen gazetelerin editörleri tabloid basını tartıştı.
Abone ol11. Dünya Editörler Forumu'nun sabahki ''Tabloid Patlaması-Sınır Yok mu?'' konulu oturumda konuşan İngiltere'de yayınlanan The Intependent Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Simon Kelner, neredeyse her hafta saygın bir gazeteden birinin daha tabloid yayıncılığa geçtiği haberlerinin duyulduğunu söyledi. Bazı öngörülere göre, 2010 yılına kadar tüm gazetelerin tabloid yayınlanacağının belirtildiğine işaret eden Kelner, bu akımın arkasında yatan sebebin araştırılması gerektiğini bildirdi. Kelner, bunun bir moda mı yoksa okuyucunun isteğine cevap vermekten mi kaynaklandığının araştırılması gerektiğini ifade etti. Simon Kelner, kendilerinin tamamen tabloide geçtiklerini, geniş gazeteyi bıraktıklarını ve sadece bir yerde tiraj düşüşü yaşandığını, onu da çeşitli satış yöntemleriyle artırdıklarını söyledi. Tabloide geçtikten sonra son 6 yılın en yüksek tirajını yakaladıklarını belirten Kelner, özellikle genç ve kadın okur sayısının arttığını kaydetti. Kelner, 20 yaşından sonra düşen okuyucu sayısını da tabloid gazetenin çıkmasıyla koruduklarını söyledi. İngiltere'de yayınlanan The Times Gazetesi Yazı İşleri Müdürü George Brock da, The Times'ı hem büyük boyutlu, hem de tabloid olarak çıkardıklarını belirtti. Tabloid versiyonun çok başarılı geçtiğini ifade eden Brock, reklam verenlerin de daha çok tabloid gazeteyi tercih ettiklerini vurguladı. İngilizler'in işlerine giderken veya işten dönerken genellikle kitap okuduğunu, tabloid gazeteyi çıkarmalarıyla birlikte bu alışkanlığın tabloide dönüşmeye başladığını, bu yılın sonunda esas yönelimlerinin tabloide kayacağını belirten Brock, ''2-3 yıl daha geniş sayfa devam edecek, ama 20 yıl içinde ne olur onu bilmiyorum'' diye konuştu. Polonya'da yayınlanan Fakt Gazetesi Editörü Grzegorz Jankowski de, 3 yıl önce tabloide geçtiklerini ve satışlardan oldukça memnun olduklarını belirterek, tabloidin okurlar tarafından tercih nedeninin basitlik ve rahatlık olduğunu kaydetti. Jankowski, tabloidin daha rahat okunduğunu, halkın dilini kullandığını ve çok sayıda ekler verdiklerini belirtti. TİRAJ SORUNU Dünya Gazeteler Birliği Kongresi'nin sabahki oturumunda, ''Tiraj Başarıları-Dünyanın En Çok Satan Gazetelerinden Alınacak Dersler'' konusu ele alındı. Milliyet Gazetesi İcra Kurulu Başkanı Hanzade Doğan, tirajın bir gazetenin başarısında ana ölçüt olmaya devam ettiğini, teknolojik gelişmeler, demokratik gelişmeler, politik ve kamu morali gibi değişimlerin tirajları etkilediğini kaydetti. Doğan, gazetelerin gelişen teknoloji nedeniyle internet, mobil telefon, televizyon ve radyolarla rekabet etmek zorunda olduğunu ifade ederek, Türkiye'deki gazetelerin tiraj konusundaki tarihsel gelişimini anlattı. 12 Eylül askeri döneminde gazetecilerin büyük baskı altında kaldığını belirten Doğan, 1983 yılından sonra bu baskıların azaldığını ve gazetelerin yeni açılımlara yöneldiğini söyledi. Doğan, 1983-93 yılları arasında gazetelerin sürekli promosyon yaptıklarını ve tirajlarını birkaç kat artırdıklarını bildirdi. Bu dönemde toplam promosyon meblağının 12 milyon dolara ulaştığını belirten Doğan, 10 yıllık promosyon döneminin ardından 1990'dan itibaren artık tiraj artışı sağlanamadığını anlattı. Doğan, promosyonun yasayla yasaklanmasıyla birlikte gazetelerin yeniden promosyon öncesi tirajlarına geri döndüğünü ve tirajlarını artırmak için yeni arayışlar içine girdiğini söyledi. Hanzade Doğan, ''Promosyonlar tirajı artırıyor, kısa vadede okuyucu kazandırıyor. Fakat promosyon uzun vadeli okuyucu sağlayamıyor. Bunu sağlamanın yolu ürün çeşitliliğini ve kaliteyi artırmaktan geçiyor'' dedi. Tirajı artırmak için kaliteye önem verdiklerini ve reklamı küçümsemediklerini belirten Doğan, okuyucularla iyi bir iletişim kurmaya çalıştıklarını ve bir kimlik geliştirdiklerini söyledi. Avustralya'da yayınlanan The Border Morning Gazetesi İcra Kurulu Başkanı Tony Whiting ise, gazete çıkarmaktaki amaçlarının gazetenin haber için okunması, daha iyi bir görüntü olması ve okurun bir gazete alacaksa kendilerini seçmesi olduğunu belirtti. Whiting, tirajı artırmak için teknoloji yatırımlarına önem verdiklerini, müşteri hizmetleri bölümü kurduklarını, gazetenin içeriği ve kalitesini artırdıklarını, değişik ekler verdiklerini ve okurlarıyla daha iyi bağlar kurduklarını kaydetti. Tony Whiting, ''Okurların ihtiyaçlarına cevap verdiğiniz zaman hem tirajınız, hem karınız artar'' dedi. Brezilya'da yayınlanan Zero Hora Gazetesi Başkan Yardımcısı Geraldo Correa da, tabloid bir gazete olduklarını, kalite ve bağımsızlığa önem verdiklerini belirterek, ''Felsefemiz yenilik, hizmette mükemmeliyet ve okuyucu memnuniyetine dayanıyor'' dedi. Aynı gazete yöneticilerinden Marcelo Rech ise, tirajı artırmak için iskonto ve bedava hediye vermediklerini, pazarlama stratejilerini iyi uyguladıklarını, gazeteyi okura teslimatta esneklik gösterdiklerini, gazeteyi okur işteyse işe, evdeyse eve teslim ettiklerini, abonelik koşullarında ve ödemelerde esneklik yarattıklarını söyledi. Rech ayrıca, gazetede çağrı merkezleri kurarak okuyucu eleştiri ve görüşleri aldıklarını bildirdi. Yine bu gazete yöneticilerinden Cristiaro Nygaard da, gazete olarak sevilmeyi değil, dikkat edilmeyi tercih ettiklerini belirterek, ''Gazete canlı bir ruh gibidir. Biz okurlara pencere değil, kapılarımızı ardına kadar açıyoruz'' diye konuştu.