Vatansızlar, reziller ve de katiller

15 Temmuz 2016; o gün ülkemizde en sinsi darbe ve işgal girişimi yaşandı. Bu darbe destansı bir direnişle püskürtüldü. Türk milleti, Türk halkı gücünü bir kez daha gösterdi. Tam tamına 8 koca yıl geçti. Bedeli ağır oldu. Büyük bir mücadele başladı. Halen mücadele ediliyor, edeceğiz de.

253 şehit, şehitlerimizi Rahmetle ve minnetle anıyorum.

3 bine yakın gazi, gazilerimize Hak’tan şifalar diliyorum.

Ekonomi ve siyasi dengeye verdiği maddi manevi zarar,

Özel hayata, sosyal hayata ve toplumsal birlikteliğimize verdiği zarar,

Hukuk, adalet ve emniyet sistemimizi asli yerleşke haline getirmeleri ve verdikleri zarar…

Ülkemize yapılan bu darbe girişiminde birlik olmamız, vatan için tavizsiz duruşumuz ve milletin devletine olan mutlak bağlılığı ve ölüme yürüyüşü…

Diğer yandan bu yaşananın “kontrollü darbe” ya da “tiyatro” olduğunu söyleyecek kadar küçülenler, o cılız ve ucuz sesler…

15 Temmuz darbe girişimi FETÖ’nün ılımlı İslam’ın başarısız projesidir.

Tam 8 yıl önce FETÖ’nün ne kadar; Makyavelist, beyin yıkayan, acımasız bir örgüt olduğunu, FETÖ’nün gerçek yüzünü millet olarak, devlet olarak hep birlikte gördük. 253 şehit ve 2190 gazinin yanı sıra 15 Temmuz darbe girişiminden önce hayatlarını vakfeden onca “cemaat mensubu”

FETÖ hain hedeflerine ulaşmak için dini kullandı. Binlerce öğrenciye ev açtı, okuttu, devletin pek çok önemli kadrolarına bu şekilde sızdı. Öğrenci evleri, Salı sohbetleri, Perşembe sohbetleri, kermesler, kurbanlar yardımlar derken iyice palazlanıp “cemaat” dedikleri yapıdan terörist militanlar yetiştirdiler. FETÖ’nün evlerinde tek derdi okul okumak olanlarında hayatlarını kararttılar.

Yetiştirdikleri teröristlerle beraber çete oldular. Çeteler olarak yol aldılar.

O çeteler; siyaset, iş, sanat, spor ve cemiyet hayatında ileride olanları mercek altına aldılar. Sonra; İftira, kumpas, şantaj, yalan belgelerle acımasızca saldırdılar.

Ve o gece…

Cumhurbaşkanı Sayın Erdoğan ve ailesini korkakça, alçakça hedef aldılar. Kadın, çocuk demeden bir kez daha hiçbir ahlaklarının olmadığını gösterdiler.

Ama başaramadılar.

Başarabilecekler mi? Asla. Asla. Asla…

Onlar hedefleri için kendilerinden olmayan herkesi düşman ilan ettiler ve en son bu millete bu milletin silahıyla, mermisiyle, askeriyle, tankıyla, tüfeğiyle saldırdılar. Her karanlık olayın arkasından onların parmak izine rastlandı. Türkiye’nin son 25-30 yılda yaşadığı bütün olumsuz olayların arkasında onların gölgesini değil taa kendilerini gördük.

Bu ülkeyi işgal etmek için; karanlık ilişkilere girmekten, istihbarat servislerinin maşası olmaktan çekinmediler. Anlamadıkları anlayamadıkları bir şey var, Türklerin devletlerini Türkler’in ruhları oluşturur. Türklerin ruhunuda akılları bir namusları oluşturur. Fethullahçılarsa akıldan da namustan da eksiktirler.

FETÖ ülkemize kastetti. Böyle aşağılık bir olay ülkemizi birleştirirken bir yandan da böldü, ayrıştırdı. Kasıtlı veya kasıtsız pek çok siyasetçi bu olayı sadece Cumhurbaşkanımızın şahsına yapılmış gibi algıladılar. Oysaki bu kalkışma direkt olarak Türk Devletini ve Türk Milletini hedef aldı. Hatta maalesef ana muhalefet partisinin eski Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu darbenin “Tiyatro” olduğunu, böyle büyük bir yalanı ve kirli bilgiyi ortaya atmıştır. Toplum birleşmiş, kenetlenmiş ve ferasetle ilerlemiyor olsaydı o karanlık gecede çok büyük fitne çıkardı. Sonrasında öğrendik ki Kılıçdaroğlu’na bu kirli ve fitneye gebe bilgiyi FETÖ’nün eski MİT imamı S.Z vermiş. Allah(cc) dostun da düşmanın da şerefli olanını versin…

Hem bu hain kalkışmayı planlayacaksın sonra da biz yapmadık diye siyasileri siper olarak kullanacaksın. FETÖ’ye alternatif kanallar açıp, maşa sayısını artıracaksın. O nedenle FETÖ konusunda CHP Genel Başkanı Sayın Özgür Özel’in tavrı, duruşu ve ifadeleri çok anlamlı ve önemli olacaktır. CHP’nin yeni Genel Başkanı olarak muhalefetin hala aynı mantalitede olup olmadığını gösterecek Özgür Bey’in tutumu ve duruşu.

FETÖ’cüler bu milletin karşısına bir daha çıkamazlar.

FETÖ’cüler eridi, yok oldular.

Artık varlıklarını sürdüremezler. Güvenlik Bürokrasimizin ve Yargımızın cansiperane mücadelesi sürüyor. Bu mücadele her gün daha da ivme kazanıyor, FETÖ’cü teröristler kaybetmeye devam ediyor. Gözünü budaktan sakınmayan bu ülkenin evlatlarına, fedailerine, bu aslan parçalarına ne kadar teşekkür etsek azdır.

İlkokul terk bir vaizin Fethullah’ın emirlerini Allah’ın (cc) emirlerinden bile üstün tutanlar

İnandılar. İnanmaya devam ediyorlar. VATANSIZLAR.

Ve öyle de can verecekler. Bu kadim ülkenin topraklarında yatamayacaklar. Toprak bile kabul etmez böyle münafıkları. Yaptıkları pisliklerin bedelini uhrevi ve dünyevi olarak da ödeyecekler.

İftira, hırsızlık, pedofili, vatan hainliği, montaj, şantaj, suikast, katliam, münafıklık, şirk…

FETÖ’cülerin yaptıkları onları bu dünyada da ahirette de mahvedecektir. Çünkü onca masumun, mazlumun, polisin, vatan nöbetinden gelen özel harekatçının, öğretmenin, işçinin, annenin, babanın, evladın, eşin, oğulun kanı var ellerinde…

O esir hayatının tasmasını elinde tutan, çok güvendikleri ABD bile ipini çekti bu rezillerin.