BIST 8.885
DOLAR 34,31
EURO 37,19
ALTIN 3.018,55
HABER /  GÜNCEL

Varsayalım “Millet İttifakı” kazandı! Abdurrahman Dilipak yazdı

Yeni Akit Gazetesi yazarı Abdurrahman Dilipak, 24 Haziran seçimlerini Millet İttifakı'nın kazanması halinde Türkiye'nin nasıl bir güne uyanacağını yazdı.

Abone ol

Gazeteci-yazar Abdurrahman Dilipak 24 Haziran seçimlerine ilişkin dikkat çeken bir yazı kaleme aldı. "Varsayalım “Millet İttifakı” kazandı!" başlıklı köşesinde Dilipak, muhalefet partilerinin kazanması halinde kamuoyunun nelerle karşılaşacağını anlattı. İşte o yazıdan bir bölüm:

TÜRKİYE YENİDEN ERKEN SEÇİME GİDECEK
"BÇG, FETÖ ve PKK’nın siyasi uzantıları ile birlikte Türkiye’yi AK Parti’den kurtarıp, birlikte yönetecekler.. Bu sacayağından biri çökerse Türkiye yeniden erken seçime gidecek.

"APO'YU ÇIKARACAĞIZ" DİYORLAR
"Görünen köy”ün hikâyesi böyle. Bir ihtimalden söz ediyorum. Ekonomi nereye gider, siyaset nereye gider siz tahmin edin. HDP ıslah mı olacak. “Apo’yu çıkaracağız” diyorlar. Sadece Apo’yu çıkarmakla kalmazlar. Demirtaş da Cumhurbaşkanı yardımcılığı görevini artık Öcalan’a devreder herhalde. 

Temel Karamollaoğlu’na Diyanet ve vakıfları bağlarlar. Demirtaş ve Öcalan’a AB ile ilişkiler, Dış Politika, İçişleri, Meral Akşener, Dersaneler, Savunma, Ekonomi, Aile, Adalet.. Eğer Akşener başkan olursa İnce’ye Çalışma, Sosyal Güvenlik, İmar-İskan, Çevre, kültür, Ulaştırma..

İÇERİDE NE FETÖ'CÜ KALIR NE 28 ŞUBAT'ÇI
Genel af çıkar. Ne FETÖ’cü kalır içeride, ne 28 Şubat’çı, ne BÇG’li ne de PKK’lı kalır. Suriyelileri ölüm tarlalarına geri sürerler. TİKA mika kalmaz. İHH’yı filan düşman ilan ederler. Bugün yükselen medya, STK ve sermaye grupları yeni sanıklar olur.

15 TEMMUZ'UN RÖVANŞINI ALIRLAR
15 Temmuz’un rövanşını almış olurlar. “Hoca efendi” (!) geri döner “nerede kalmıştık” derler. Onlar böyle bir hayal görüyorlar. Tabi 15 Temmuz gecesi sokağa çıkanlar bütün bunlar olurken kasaplık koyun gibi bekleyecekler değil mi! Birileri böyle bir “rüya”, bir “hayal” yolunda kan dökmekten çekinmeyecek karaktere sahipler."

Abdurrahman Dilipak'ın yazısının tamamı